Dünyada uluslar arası bazı göstergeler sıralanır sık sık. Örneğin hukuk anında, demokrasi alanında, temizlik-kirlilik alanında, gelişmişlik alanında.. Kim nerede; hangi sıralamalarda yer alıyor? Sorununa yanıt getiren araştırmalar sıralamalar yer alıyor ünlü dergilerde. Yayın organlarında. Nedense olumlu sayılabilecekler arasında başlarda yer bulamıyoruz. Bu tür sıralamalarda genellikle olmamızı gereken yerlerde yazılıyor adımız. Sadece olumsuz örneklerde ilk başlarda görünüyoruz. Bunun değerleriyle övünen bir toplumda iyi bir örnek sayılamayacağını kabul etmek zorundayız. Hatta bizi bu sıralamalarda kasıtlı olarak kötülerin arasında göstermek isteyen düşmanlarımızın varlığından bile söz ediyoruz. Böylece İÇ ve DIŞ DÜŞMANLARDAN en çok yakınan ülke durumundayız.
Bu düşmanlar sayesinde yerimiz hep olumsuzluklar içinde gösteriliyor.. Bazıları buna inanıyor ve savunabiliyor. Bu iç-dış düşmanlar edebiyatı olmasa belki de kendimizi tüm iyi örneklerin başında bulacağız..
Son olarak ünlü bir derginin araştırması yayınlandı dünyada; Yaşanılması gereken kentler diye bir sıralama yapmışlar. EN YAŞALANILMASI İSTENEN Kentler sıralamasında irinci sırada VİYANA yer almış. Yani insanlara sorulduğu zaman hangi kentte yaşamak istersin diye yanıtları VİYANA olmuş ilk sırada.. İkinci sırada DANİMARKADAN, ÜÇÜNCÜ SIRADA YİNE Avrupa'nın ünlü kentlerinden biri yer almış. Tam 272 Kent arasında ilk ellinin içinde bizden bir kent yer almıyormuş. Oysa biz dünyanın en güzel kentlerine sahip olduğumuzu ileri sürüyoruz.
Demek ki bizim baktığımız gibi bakılmıyor bu kentlere..
Bazen kendimizi kıyıslarken0 "dün böyle idik bakını bu gün nasılız" türünden bir yanlış ölçü kullanıyoruz. Özellikle otuz-kırk yıl öncesi siyasetçilerimiz bu tür sıralamalar giderdi.
Örneğin dün yolumuz yoktu bu gün var. Dün arabamız yoktu bu gün var diyerek dünlerden daha ileride olduğumuzu söylerler. Oysa kendimizle değil başka toplumlarla kıyaslamaların yapılması gerekir Dünlere baktığınız zaman tüm toplumların bu günkü araç ve gereçleri yoktur Ama bugün onlar nerede bulunuyor? Bizim de yoktu ama bu gün var sayılanlar onların varlarıyla karşılaştırılabilir mi? Dün yoklar arasında yer alan toplumlardan bu gün orda kalanlar ve ileri gidenler var mı yok mu?
İşte buna bakılması gerekir ve kıyaslamanın kendimizle değil başka toplumlarla yapılması gerekir. Örneğin dün yokluklarda aynı olduğumuz toplumlarla bu gün efsanemiz var mı ,yok mu? bunu sorup yanıt getirebilirsek ancak o zaman ne kadar ileride olduğumuzu anlayabiliriz
Bir çocuğun büyümesi akranlarına bakılarak doğru olarak görülebilir. Yoksa kendine bakarak değil.
Bizim yaptığımız en büyük yanlışlık işte bu noktada
Neden acaba EN YAŞANILMASI İSTEN KENTLER SIRALAMASINDA dünyada 272 kenti sıralıyorlar da bizi aralarında katmıyorlar?
Yoksa birilerinin dediği gibi TÜRKÜN TÜRKTEN BAŞKA DOSTU YOKTUR diye bir şey mi var?