BİRİNCİ PARTİ CHP, İKTİDARA '7 PUAN' FARK ATMIŞ !?

 

     BİRİNCİ PARTİ CHP, İKTİDARA '7 PUAN' FARK ATMIŞ !?

Yemin olsun ben bunları kafamdan uydurup da yazmıyorum, işte Araştırma Şirketleri rakamları, işte ünlü gazetecilerin yorumları:

Memduh Bayraktaroğlu, 31 Temmuz tarihli yazısında: "...Ben 'MetroPOLL Araştırma Şirketi' ne çok güvenirim, çünkü onun yöneticisi sayın Prof. Dr. Özer Sencar'a inanırım!.. Son anketinde CHP'nin oyu, AKP'nin tam 'Yedi Puan' önünde çıkmış... 'Bundan bir cacık olmaz' diyenleri utandıran CHP Lideri sayın Özgür Özel; kavgayla, hırlaşmayla değil, uzlaşmayla siyaset yapıyor ve partisini sürekli kazandırıyor!.." diyordu... Arkasından yine aynı yazar; "...Tayyip Bey kaybediyorsun, kaybedeceksin!.. Çünkü kazandığın dönemlerde söylediğin 'Demokrasi, Hukuk, Adalet, Kuvvetler Ayrılığı İlkesi, İnsan Hakları ve Uzlaşma' üzerine yaptığın konuşmaları unuttun!.. 'AB ile Tam Üyelik Antlaşmasını' imzaladığın günü ve o maddeleri, gündüz vakti bunu havi fişeklerle kutladığınızı unuttun!.. Bunun için kaybediyorsun, kaybedeceksin!.." diye yazıyordu...

Can Ataklı: "...Nedir bu 'Muhalif Medyanın' Tayyip Erdoğan kollamaları; 'Biz Cumhurbaşkanımıza söz söyletmeyiz' demeler filân !? Hiçbir medeni ülke yöneticisinin çıkıp da söylemeyeceği, Erdoğan'ın; "Libya'ya, Karabağ'a nasıl girdiysek, İsrail'e de öyle gireriz!" sözünde çok ciddi yanlışlar var!.. Biz Karabağ'a girmedik ki? Libya'ya istek üzerine girip, tıpış tıpış da geri döndük, bunu bilmeyen mi var? Azerbaycan'a da sadece biz değil, İsrail de SİHA, silah ve mühimmat yardımı yaptı, böylece İsrail de Karabağ'a girmiş mi oluyor? Erdoğan'ın sözleri yanlıştır, Türkiye'ye bir yararı yoktur, NOKTA." diyordu...

Eski Liberal Parti lideri Cem Toker de sosyal medyası paylaşımından; "Bence Erdoğan, İsrail'i askeri olarak tehdit filân etmiyor!!! Bunu kendisi de biliyor; 'Ay'a dört şeritli yol yaptık!' dese, buna inanacak olan kendi seçmenine oynuyor!? Erdoğan içeride ekonomiyi mahvettiği için, kendi seçmen tabanına, siyasete oynuyor!" diye yazıyordu...

Yine Can Ataklı, aynı yazısının sonunda şu iddiada bulunuyordu: "...KKTC Büyükelçisi olarak, 'muhalefetten, sol düşüncelerinden dönen' ve Prag'a Büyükelçi olarak atanan Metin Feyziooğlu yerine, oraya Büyükelçi atanan Yasin Ekrem Serim olmuştu ya? Kıbrıs'ta suikastla öldürülen mafya lideri Halil Falyalı ile yeni Büyükelçinin babası ve amcası iş ortaklarıymış!.. Böyle ticari ilişkileri olan biri oraya atanmış" diye eleştiriyordu...

AKP iktidarı ve sayın Erdoğan hakkında kimler, ne kadar ağır eleştiriler yazmaya başladılar, yukarıda görüyorsunuz!.. Şimdiye kadar bu kadar dozu yüksek eleştiriler ve itirazlar yapılmazdı!.. Sizce bunun sebebi, CHP'nin artık birinci parti ve iktidara en yakın parti haline gelmesi mi, yoksa ekonomisi artık felç olmaya başlayan ve iktidarın da buna hiçbir yeni çözüm üretememesi mi!? Gördüğünüz gibi, iktidar yöneticilerinde de, muhalefette de sinirler gergin, kimse ağzından çıkanı kulağı duymaz hale geliyor!.. Seri şekilde önümüze sunulan yeni yeni 'Algı Yöntemleri' de işe yaramaz hale geldi, kimse bunları yutmuyor olmalı ki; (iktidara yakın biri hariç) muhalefet partileri oylarını arttırıyor, her geçen gün yeni bir 'erken seçim' söylemleri bu yüzden mi dillendirilmeye başlanıyor acaba !? Ben bu işin içinden çıkamadım da, onun için sizlere soruyorum; kısa sürede yanıt verirseniz çok sevinirim efendim!..

Bugünkü yazımızı bir fıkrayla bitirelim:

Bir sergi açılışına giden ünlü romancı, ressam arkadaşına; "Vallahi seni yürekten kutlarım üstat, serginin açılışına bir sürü de Bakan gelmiş, ne güzel!" deyince, ressam yüzünü buruşturmuş, bu işten pek de memnun olmadığını göstermiş ve demiş ki; "Ne önemi var ki, keşke buraya sadece 'Bakanlar' değil de, biraz da eserlerimi 'Satın Alanlar' gelseydi dostum!" demiş, iyi mi?                        Sakin KOŞAR...

YAZARIN DİĞER YAZILARI