17. Yüzyıl sonunda Osmanlı İmparatorluğu, Bozüyük ve çevre köylerinden "Öşür (Vergi)" toplamak amacıyla, 'Tımarlı Sipahi' denilen kişilerden "Siyam ve Benli Bey" isminde iki kardeşi buraya görevli gönderdi. Bu iki kardeş yıllar boyunca çevre halkıyla çok iyi diyaloglar kurdular, vergi toplama ve Osmanlıya göndermede hiçbir sorun yaşamadılar, yaptıkları disiplinli görevler neticesinde de, Osmanlı kendilerini çeşitli ödüllerle onurlandırdı!.. Bu ödüller içinde parasal ödüller ve tapulu araziler de vardı.
Bu iki kardeş, bunca süre zarfında hiç evlenmediler, yanlarına hiçbir hısım-akrabaları da gelmedi!.. 18. Yüzyıl ortalarına doğru, Osmanlının yeni çıkardığı yasalar çerçevesinde, sahip oldukları paralarla Bozüyük merkezine bir Camii yaptırdılar, kendi mezarlarının konulacağı Türbeyi de burada inşa ettiler!.. Ölümlerine yakın da, sahip oldukları '1.200 Dönüm' civarındaki arazilerinin tapularını, 'Bozüyük Nahiyesi Tüzel Kişiliğine' asla 'satılmamak' ve bu arazilerin yöre halkının ihtiyaçları için kullanılması koşuluyla 'Vakıf' olarak bağışladılar!.. Zaman içinde bir kısmı halkın yerleşim alanları oldu, yollar yapıldı, halkın hayrına sosyal tesisler için kullanıldı.
Aradan yıllar geçti, Osmanlı Devleti 29 Ekim 1923 tarihinde resmen sona erdi, kurtarıcımız ve kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk, aynı gün yeni 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurdu, yeni yasalar ve yeni Anayasamız ile bu devlet aynen tam "100 Yıldır" devam ediyor!.. İşte o Siyam ve Benli Beylerin bağışladığı topraklar da, Bozüyüklüler tarafından o yıllardan beri "Bozüyük Tüzel Kişiliği" adına aynen 'Ata Mülkü' olarak devam ediyordu!.. Mart 2014 yılında Muğla Büyükşehir Belediyesi olup, bizim Bozüyük de "Belde olmaktan çıkarılıp, Mahalle olunca" bütün mal varlığı da Yatağan ve Muğla Belediyelerine aktarıldı!..
Şimdi duyduğumuza göre, Yatağan Belediyesi bir karar almış ve Bozüyük'ün bu Vakıf arazilerinden iki parçayı ve '80 Dönümünü' satılığa çıkarmış!.. Köyümüz insanlarının, atalarının bağışladığı bu Vakıf Arazilerini, üzerinde hiçbir emeği ve tasarrufu olmayan Yatağan Belediyesi asla satamaz!.. Satarsa da, bu yöre insanlarının beddualarından ömür boyu kurtulamazlar!.. Çünkü Bozüyüklüler, yüzyıllardır gözleri gibi korudukları bu ata yadigârı toprakların haraç-mezat satılmasına asla kayıtsız kalmazlar!.. Çok iyi bilirler ki, yarın Ahirette bunların sahibi olan hayırsever atalarının yüzlerine asla bakamazlar, onların kemiklerini sızlatmaktan çekinirler!..
Yeni alınan kararlar ne derse desin, bu yörede bizler ve çocuklarımız yüz yıllarca beraber yaşadık, yaşayacaklar; bu yapılanlar asla doğru değildir ve yanlışın neresinden dönülürse bizler için kazançtır!.. Gelin bu kötülüğü birbirimize yapmayalım, bu ayıplı satıştan hemen vazgeçip, borç ve harcamalarımız için başka çözüm yolları üretelim!..
Bizim yöre insanlarımız bu Vakıf arazilerine karşı çok duyarlı ve çok hassastırlar!.. Bu Vakıf arazilerini kiralayan çiftçilerimiz, her yıl bu arazilerin başında, bunları bize bağışlayanlar için dualar eder, adaklar keser ve bu arazileri sürdükleri sabanları da, çaylarda iyice yıkayarak, oraya ait toprakların bir gramını dahi, kendi mülkleri üzerine asla getirmezler!.. Köy yönetimi de bunların devredildiği güne kadar, her yıl düzenli olarak 'Şükran Yemeği' hazırlar, hep beraber atalarımıza mevlitler okutulur ve dualar edilirdi. Halkımız bu konuda bu kadar titizken, Yatağan Belediyemiz de bunlara biraz saygılı olmalıdır!..
Bu Bozüyük Vakıf Mülkleri, merhum Belediye Başkanımız Hasan Haşmet IŞIK zamanında Yatağan Belediyesi'ne devredilirken, merhum Başkanımızın; "Asla endişe etmeyiniz, bu Vakıf arazilerinizi gözümüz gibi koruyacağız, zamanı gelince de aynen size geri iade edeceğiz!" sözünü hiç birimiz asla unutmuyoruz!.. Öyle değil mi bu sözlerin ilk şahitleri sayın Yaşar Gencel, öyle değil mi sayın Tarcan Oğuz!? Bu sözünü de ölene kadar tutmuştu rahmetli Başkanımız!.. Önümüzdeki günlerde 'Muğla Büyükşehir' statüsünün sona ereceği, eğer Fethiye ve Bodrum İl olurlarsa, eskiden olduğu gibi Bozüyük'ün de yeniden "Belde" statüsü kazanacağı söyleniyor!.. Yani, Bozüyük Vakıf Arazileri, yangından mal kaçırılır gibi satılamaz!..
Biz şimdilik bunları söylemekle yetinelim de, bu satış konusunda illâ ısrarlı olurlarsa eğer, devrisi günlerde bu Vakıf Arazilerimiz için başka söyleyeceklerimiz ve yapacaklarımızın olacağını da şimdiden belirtmekle yetinelim!.. Sakin KOŞAR.