Son yıllarda uygulanan ve özellikle "Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)"nun, maaşların hesaplanacağı son ayının 'Enflasyon Verileri' beklenip, memur-emekli-işçi maaşları bu oranlara göre arttırılmıyor mu? Hepimiz bunu bilmiyor muyuz? Başımızdaki iktidar yöneticileri de bu oranları beklediklerini her ortamda söylemiyorlar mı!? Ama o ay geldiğinde "İstanbul Ticaret Odası (İTO)" ve bütün ekonomi uzmanlarından oluşan "Enflasyon Araştırma Gurubu (ENAG)" da o ayın enflasyon rakamlarını açıklıyorlar, sonuçta halkın esas hissettiği enflasyon rakamları İTO ve ENAG rakamları olurken, devletin resmi kuruluşu TÜİK rakamlarına asla inanan olmuyor, çünkü hep olduğundan düşük rakamlar açıkladıkları düşünülüyor, sonuçta bu insanların maaşları hep düşük veriliyor, her maaş zammı ayında verilen zamlardan kimseler hoşnut olmuyor, yalan mı!?
Ben üşenmeyip, araştırdım: "23 Temmuz 2022 _-İndependent Haber Sitesi-" haberine göre; 2021 yılında "Emekli Danıştay Hakimi sayın Önder Tekin" bu durumu kabullenemeyip, emekli olduğu 'DANIŞTAY'a; "2021 yılı Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarının iptali için" bir dava açmış. Danıştay 10. Dairesi, 'Yetkisizlik' nedeniyle bu davayı, "18. Ankara İdare Mahkemesi"ne gönderiyor. Uzun tartışmalardan sonra bu dava; "TÜİK verileri dikkate alınarak ücretlere zam yapılır" diye bir 'Mevzuat Hükmü' yoktur, esas olan bu kurumun verileridir" diye, bu davayı reddediyor!..
Bu ülke bir 'Hukuk Devleti' mi, değil mi? Bu ülke insanlarına tanınmış bazı 'Anayasal Hakları' var mıdır, yok mudur? Eğer bu memur-emekli-işçi ücretlerine zam yaparken her zaman beklenen 'TÜİK Verileri' nin bir 'Mevzuat Hükmü' yok idiyse, bu kurumun açıklayacağı enflasyon rakamları niye beklenir!? Maaş hesaplarında bu kurumun söyledikleri geçerli idiyse, bu dava neden reddedilir!? Bunu içinizde anlayabilen var mı?
Hepiniz biliyorsunuz, yine Temmuz-2023 zamları için her ayın üçünde açıklanan TÜİK rakamları, bu sefer 'Bayram Tatili' bahanesiyle geç açıklandı ve TÜİK 05 Temmuz 2023 günü, o evlere şenlik enflasyon rakamlarını % 38,21 olarak bildirdi!.. İki gün önce de İTO= % 64,27 ve ENAG da % 108,2 olarak açıklamıştı. Maaşına zam bekleyenlerin hiç birisi bu seferki oranları asla beğenmediler ve hepsi de haber dinlemeye tövbe edecek hale geldiler!.. Yahu, bu kurumun üyeleri bir gün olsun marketlere ve pazarlara gitmiyorlar mı, bu gülünç sonuçları nasıl bulup da alay eder gibi dertli halka sunuyorlar!?
Bütün bunları görünce, siz de kendinize soruyor musunuz acaba; "Biz haklarımızı nerede ve nasıl arayacağız!? Biz kime gidip de derdimizi anlatacağız!? Uğradığımız böylesi haksızlıklar olduğunda, mahkemelerimizin bu kararları orada dururken, biz kime gidip de sığınacağız kardeşim!?" diye hiç kendinize sorduğunuz oluyor mu!? Yıllardır bir değişim olmuyorsa, bizler bu köşelerde ne diye yazıp-çizip duruyoruz, neyi ispatlamaya çalışıyoruz!? 2023 yılına gelinmiş bir dünyada, hâlâ bunlarla uğraşmaktan size de gına gelmedi mi!?
Herhalde duymuşsunuzdur; İzmir Büyükşehir Belediye ekipleri, caddelerdeki "Arapça-Farsça-İngilizce-Rusça" levhaları kaldırmakla uğraşıyor ve bunu yapmakla övünüyorlar değil mi? İyi de efendiler, yıllardır bunlar oralara asılırken bu sizin ekipleriniz nerelerdeydi!? Madem mevzuata uygun değildi, şimdiye kadar niye görmezden geldiniz bunları!? Sakın siz de 'Seçim Geçiversin' diye mi beklediniz yoksa!?
Son gelişmelerden sonra ben emekli dallamaya bir haller oldu; haber izlemek, gazete-kitap okumak, herhangi bir sosyal etkinlikte yer almak, toplum için bir şeyler yapmaktan buz gibi soğumaya başladım, inanın!.. Hele bir yerlere 'Yardım Etme' sözüne bile asla tahammül edemez oldum!.. Peki, siz ne âlemdesiniz bakayım!? Benim bu hastalığımın bir çaresi, bir tedavisi var mı, yoksa ben 'umutsuz vaka' mı oldum!? Sakin KOŞAR.