İlçemiz Yatağan'ın 'Bozüyük Beldesi' halkından, kendilerine "Öğretmenler Ailesi" denilen merhum öğretmenimiz merhum Süreyya Buğday'ın en büyük oğlu, Sosyal Bilgiler Öğretmeni 'Avni Buğday' da, çağımızın hastalığı yüzünden tedavi gördüğü Denizli'de, 25 Mart 2024 Pazartesi günü Hak'kın Rahmetine kavuştu; ailesine metanet ve sabır dilerken, 'toprağı bol, mekânı Cennet olsun, ışıklar içinde yatsın inşallah' diyorum...
Bozüyük İlkokulu'ndan 1964 yılında mezun olduğumuzda, o zamanlar 6 yıllık eğitim süresi olan "Isparta-Gönen İlköğretmen Okulu" na yatılı okul sınavları için müracaat etmiştik!.. Sınavlara 15-20 gün kala, Süreyya Buğday öğretmenimiz, bu sınavlara müracaat eden 8 öğrenciyi hemen okula çağırdı ve sınav öncesi kursta, sınavda çıkabilecek sorular üzerinde hızla çalıştırdı... Bu 8 öğrenciden 4 tanemiz yazılı sınavlara kazanıp, Gönen'e gittik, orada da iki kişi olarak sözlü sınavları başardık; Muammer Kâhya ve Ben...
Bizler 14 Eylül 1964 tarihinde Öğretmen Okulu Birinci Sınıfında eğitime başladığımızda; okulun 3'cü sınıflarında da İlçemizden Avni Buğday, Nail Oral, Hamdi Topçuoğlu, Ali Şimşek ve 6'ncı sınıfta da Fuat Badem ağabeylerimiz okuyorlardı... Gönen'de 2.000 dönümlük bir arazi üzerine kurulu olan okulumuzda en fazla iki kat üzerinde bulunan İdare Binası, Dersaneler, Loboratuvarlar, İşlikler, Müzikhane, Yemekhane ve Yatakhaneler, Spor ve Sinema Salonları, Ahırlar, Arı Kovanları, Meyve Bahçeleri ve Bağlar, şeker pancarı yetiştirdiğimiz tarlalar vardı... Buraların tanıtımında bu ağabeylerimiz bize çok yardımcı oldular, kaç defa okuldan kaçma teşebbüsünde bulunduysak, bunlar bize hep engel oldular ve sonuçta biz de 'Öğretmen Olmayı' bu büyüklerimiz sayesinde başarabilmiştik!..
Okulumuzda birçok İlden (Isparta-Denizli-Burdur-Afyon-Muğla) öğrenci vardı ama, okulun en faal, en çalışkan, en başarılı müzik ve sporcu öğrencileri hep bizim Muğla'dan idi... 11 kişiyle futbol sahasına çıkan futbolcuların, en az 7 veya 8 tanesi hep Muğlalı olurdu!.. Okul Bandosunda, Tiyatroda oynayanların, Okul Gazetesi çıkaranların çoğu, hele hele Müzik Korosu'nda bulunanların en fazlası hep bizimkilerdi!.. Zaten bizim okula giriş sınavlarımızda 'Okul Birincisi' olan kişi de; bizim Kavaklıdereli, şu anda Ceyhan Ünv. Göğüs Hast. Ana Bilim Dalı Başkanı olan sınıf arkadaşım 'Prof. Dr. Ali KOCABAŞ' idi...
Öğretmen olup da yıllar sonra kendi köyümüzde toplandığımızda, yine aynı samimiyet ve karşılıklı saygı ile halkımıza hep birlikte hizmet etmeye devam ettik!.. Daha öğrenciyken 1960'lı yılların sonları ve 1970'li yıllar, siyasi olarak çok gergin, çok çatışmalı yıllardı!.. Köyün Sağcıları ve Solcuları olarak bizler, hemen her gün "Terzi Süreyya Usta" dükkânında toplanır, geç vakitlere kadar hep orada tartışır, fikir alış-verişinde bulunur, geceleri irmik helvası pişirir, sonra da hiçbir şey olmamış gibi evlerimize dağılırdık!.. Avni Buğday-Mehmet Bilginsoy-Avni Şimşek Sağcı, yani MHP'li; Hasan Öztürk-Suat Gencel-Mehmet Beçin-Turgut Keleş ve Ben Solcu olarak, yıllarca orada tartıştık, Başbakan hep Adalet partili olan 'Süreyya Usta' olmak üzere, orada nice hükümetler kurup-hükümetler yıktık, ama bir gün olsun birbirimizi kırmadık, kavga etmedik, küsmedik!.. Köyde meydana gelen siyasi küskünlüklerde de, hep buradaki gurup araya girerek, o dargınlıkları gideren gurup olmuştur!.. Rahmetli Avni Buğday hep barıştan, hep kardeşlikten yana tavır alan, herkesle uyumlu geçinen bir 'Barış Adamı' olarak yaşadı, hep öyle hatırlanacaktır!..
Sevgili dostlar; yıllar geçtikçe birer birer eksiliyor, yerlerimizi de yeni nesle bırakıyoruz!.. Bu fani dünyadan ebediyyen ayrılırken de, çevremizdeki tüm insanlar sizden bahsederken; "Çok iyi insandı, Allah gani gani rahmet eyleye!" dedirtmekten daha büyük bir mutluluk ve zenginlik olabilir mi!? İşte onlardan birini daha ebediyete uğurladık; toprağı bol, mekânı Cennet olur inşallah, güle güle Avni ağabey; seni hiç unutmayacağız ve unutturmayacağız, bundan emin olunuz... Sakin KOŞAR...