Havaya Kalkan o '275 Eli' Sakın Unutmayınız !?
Evet, 101 Yaşına ulaşmış güzel ülkemiz "Türkiye Cumhuriyeti Devleti" tarihinde, bu kadar tartışılan, karşı çıkılan, eleştirilen bir yasa tartışmasına çok nadir rastlanmıştı!.. Yapılan bütün anketlerde, bu yasanın halk tarafından istenmediği, hepsinde en az '% 71 oranında HAYIR' denilmesinden belliydi, ama bu halkın 'VEKİLLERİ' olan Gazi Meclis'teki o 275 kişi, yine bu milletin 'ASILLARI' olan halkına nispet edercesine, adeta onlarla alay edercesine ellerini havaya kaldırarak 'EVET' dediler, yazıklar olsun!..
Gösteri bununla kalsa iyiydi, ama o AKP'li ve MHP'li 'VEKİLLER' sanki çok matah, çok iyi bir iş yapmışlar gibi; önce 275 Kişi topluca hatıra fotoğrafı çektirdiler, sonra üçer-beşer kişi bir araya gelip, kollarında milyonluk saatleri ve ellerinde son model cep telefonları ile selfiler çektiler, hızlarını alamayıp, bir de Meclis Lokantası'ndaki 'fiyatı çok ucuz tatlıları' birbirlerine ikram ettiler, 30 Temmuz 2024 gecesi, Ekim-2024 tarihine kadar sürecek olan -pek hak ettikleri (!)- iki aylık uzuuunn bir tatile girdiler, iyi tatiller size hanımlar-beyler (!..)
İnşallah ve umarız ki, halkın kendilerine 'VEKİL' seçtiği bu '275 Kişi' bu uzun tatilde seçildikleri İllere- İlçelere-Beldelere-Köylere giderler, bir zamanlar oy veren seçmenlerinden epeyce hayır-dualarını alırlar, son gün becerdikleri bu işin karşılığı olarak, inşallah oralardan övgüler, tebrikler, madalyalar ve yeniden oy verme sözü alırlar, inşallah; çıkardıkları bu 'hayvan idamı yasası' için kendilerine diyelim 'MAŞALLAH!..'
Bu 'Hayvanları Islah Yasası' Komisyonda ve Meclis'te tartışılırken, sanki çok gerekliymiş gibi, artık adını-sanını unuttuğumuz, eski hızlı Atatürkçü ve Solcu gazeteci, adı da 'Bay Hulki Cevizoğlu' muydu, yoksa 'Sulhi Fındıkoğlu' muydu neydi; Milletvekili olmak için çalmadık kapı bırakmamış, hiçbir parti kabul etmemiş, en son şu günlerde AKP sıralarında Milletvekili olarak oturan biri vardı ya, yaşlılıktan unuttum; o da bir yerlerden çıkıp gelip tartışmaya katılmış ve şöyle buyurmuştu ya; "1932 yılında Atatürk de büyük şehirlerden köpekleri toplatmış, modern şehirlerde hayvan olmaz demişti, şimdi siz niye karşı çıkıyorsunuz!?" demez mi?
Ülkemizin en ünlü tarihçisi sayın Prof. Dr. İlber Ortaylı anında kendisine şöyle dedi: "Bu arkadaş tarihi nereden ve kimden öğrenmiş acaba!? Atatürk hayvanları çok sever, bizzat kendisi de köpeğiyle gezerdi!.. 1932 yılında Atatürk'ün yaptığı hayvan katliamı değil, o tarihte çok yaygın olan 'Kuduz Vakalarını Önlemek' için aşılama ve korunma çabalarıydı!.. Bugünkü durumla hiçbir alâkası yoktu!.." dedi, ağzının payını veriverdi...
Daha neler oldu, neler: Aklı başında yayın yapan bütün TV ve Radyo programlarında bu yasanın Meclis'ten geçmemesi için onlarca program yapıldı!.. Birçok Araştırma Şirketi anket yaptı, hepsinde halkın en az % 71 oranında bu işe karşı olduğu ortaya çıktı... Eğitimli ve liyakat sahibi bir sürü 'veteriner-gazeteci-yazar-hukukçu' sözlü ve yazılı tepkilerini gösterdi... Meclis'te sürekli kavga ve dövüş görüntüleri vardı... Çocuklar bile ağlayarak bu işten vazgeçilmesi için büyüklerine yalvarıyor, besledikleri hayvanlarla sosyal medyadan fotoğraflarını yayınlıyorlardı!.. Ses sanatçıları yeni şarkılar besteleyip, kara vicdanlılara hayvanları sevdirmeye çabalıyorlardı!..
Biz insanlar, yıllarca bu hayvanları evcilleştirip, eğiterek; avcılıkta, yük taşımada, iz sürmede, deneylerde, bilimsel çalışmalarda, ilâç denemelerinde kullandık!.. Hızımızı alamayıp, birçoğunun etinden-sütünden-derisinden-kemiğinden-kılından-bokundan yararlandık, -hatta bazıları tecavüz de ettiler-ama onların kıymetini ve bize yararlarını, sadece bir avuç insan anlayabildi!.. Bakın işte sonunda da, halkın sadece % 20 kadarının dedikleri oldu, 'azınlığın, çoğunluğa tahakkümü' tezahür etti, bu yasa Gazi Meclisimizden işte böyle geçti!.. Havaya kalkan o 275 elin sahiplerini sakın unutmayınız, bunlardan oy verdikleriniz varsa, orada ne halt ettiklerini mutlaka sorunuz, en yakın seçimde de gereğini yapınız!.. Sakin KOŞAR...