20 MAYIS DÜNYA ARI GÜNÜNDE ARICILARIN TALEBİ; TARIMSAL DESTEKLERİN HEPSİNİ BİZ DE İSTİYORUZ..

20 MAYIS DÜNYA ARI GÜNÜNDE ARICILARIN TALEBİ;  TARIMSAL DESTEKLERİN HEPSİNİ BİZ DE İSTİYORUZ..

 

Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği'nin yeni başkanı Yılmaz Kaya'yı tebrik için arayıp ziyaret talebimi ilettiğimde '20 Mayıs günü Dünya Arıcılık Günü' etkinliğine davet etmişti beni.

"Davet edildiğin yere erinme, davet edilmediğin yerde görünme" derdi bir büyüğümüz.

Biz de davete icabet ettik.

Bu yıl 15'incisi düzenlenen etkinlikler, Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği ev sahipliğinde "Arıya Saygı, Geleceğe Umut" sloganıyla Muğla'da gerçekleştirildi. Emeği geçen herkesin emeğine sağlık.

TÜRKİYE ÇAM BALINDA LİDER

Türkiye, arı varlığı ve bal üretimi açısından dünyada ikinci sırada, çam balı üretimi açısından ise lider durumda.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK, 2024) verilerine göre Türkiye'de bal üretimi 95.492 ton iken arılı kovan sayısı 8.961.975 adettir. Türkiye'de arıcılık yapan işletme sayısı 97.984 adet olup, balmumu üretimi ise 3.315 ton olarak gerçekleşmiştir.

Türkiye'de en çok bal üreten İller sırasıyla Ordu, Adana, Muğla, Sivas ve Siirt.

Ordu uzun yıllarda Türkiye'nin en çok bal üreten İli olmuştur. TÜİK verilerine göre 2024 yılında Ordu 13.001 ton bal üretimi ile Türkiye'de ilk sırada yer almaktadır.

Adana 11.582 ton ile ikinci,

Muğla 7 bin 31 ton ile üçüncü. Muğla, zengin flora yapısı ve iklimiyle bal üretiminde adından sıkça söz ettiriyor.

ARICILIK BİTERSE TARIM BİTER

Muğla'da arıcılık yapmak, sadece bal üretmek değil; aynı zamanda doğanın döngüsüne katkıda bulunmaktır. Bu küçük canlılar, biyo çeşitliliğin korunmasında anahtar rol oynar. Her damla bal, binlerce çiçeğin özüdür; her kovan, doğanın bir parçasıdır.

Arıcılık biterse, tarım biter; tarım biterse, hayat sona erer.

Ballarını bir kenara bırakalım, arılar eko sistem, dünyadaki besin ve hayat zinciri için çok önemliler.

Yaşam dengesinin en önemli aktörlerinden arıları korumalı, arıcılık faaliyetlerini desteklemeliyiz.

ARICILIĞI KÜÇÜK BEYİNLERE KAZIMALIYIZ

Üretimin zorluğunu gören, üretim zevkinin aşılandığı bilinçli çocuklar geleceğimizin teminatıdır.

Gıda enflasyonundan kurtulmak, temiz gıdaya ulaşmak ve sağlıklı bir ruha sahip olmaları için çocuklarımıza arıcılık ve diğer çiftçilik dallarında yararlı meziyetler öğretmeliyiz.

Ki etkinlikte arıcılığın beyinlere kazınması, ağaç yaşken eğilir misali  minik arıların gösterileri de anlamlıydı.

ARICILARA MAZOT DESTEĞİ VERİLMELİDİR.

Türkiye'de arıcılık gezgin yapılan bir faaliyet. Arıcılar havanın durumuna göre kovanların yerini değiştiriyorlar.

Arıcılarımızın en önemli giderlerinden birisi ülkemizde gezici arıcılık olduğu için arılarını taşıma yani yakıt gideridir. O yüzden arıcılarımıza mazot desteği verilmelidir.

"Arıcılık doğanın ve tarımın sigortasıdır. Bitkisel desteklerin hepsini ben de istiyorum" diyordu Arıcılar Birliği Başkanı Ziya Şahin, haklı olarak.

ÜRÜNE DAYALI TEŞVİK

Ayrıca bu destekler önemli olmakla birlikte ülkemiz arıcısının dünya ile rekabet edebilmesi için polen, arısütü, propolis ve arı zehiri gibi kovandaki mucizevi ürünleri de alabiliyor olması lazım ve bunun için de ürüne dayalı teşviklerin ülkemizde olması gerekiyor.

SAHTE BAL ARICILIĞI BİTİRİYOR, DENETİMLER YETERSİZ

Üretim alanları artırılsın, taklit ve tağşişle adımız kirlenmesin, arı ve arı ürünlerimizin kayıt altına alınsın, raflarda sahte balın satılmasın, denetimler artırılsın, talepleri de arıcılar birliğinin ve arıcıların talepleri arasındaydı.

Ticaret borsası ile birlikte Büyükşehir Belediyesi'nin kurduğu laboratuvarın olması, Ula'da Üniversiteye bağlı Arıcılık Yüksek Okulunun olması, az da olsa kurulu kooperatifler varlığı, Muğla Büyükşehir Belediyesinin Kovan, Arı yemi, Ana arı, Arıcılık ekipmanı desteği sağlaması, Bakanlığa bağlı birimlerin yaptığı çalışmalar, kısacası Üniversite-Üretici-Yerel Yönetim-İlgili kurum ve kuruluşların bu konuda ortaklaşması önemli..

BASRA BÖCEĞİNİN ANAVATANI MUĞLA

Çam balında ülkedeki üretimin yüzde 92'si Muğla'da üretiliyor.

Çam balı üretiminin aracı böceği olan basra böceğinin ana vatanı ülkemiz olup, merkezi ise Muğla'dır. Muğla ili yüzyıllardan beri arıcılık sektöründe Türkiye'nin merkezi konumundadır, bunu da çam balına borçludur. Basra çamlarının korunması, çoğalması ve korunması için özen göstermeliyiz.

MUĞLA'YA ARI YETİŞTİRİCİLİĞİ VE BALCILIK ENSTİTÜSÜ KURULMALI

Ülkemizde çam balı üretiminde büyük pay sahibi olan ve geliştirilmesi halinde ekonomik olarak ilimize büyük katkı sağlayabilecek olan arıcılık ve bal üretimi sektörüne katkı sağlamak amacıyla, Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) ve Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği'nin istek ve talepleri doğrultusunda, Muğla Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Daire Başkanlığımızın da görüşünü alarak merkezi Muğla'da olmak üzere, bir "Arı yetiştiriciliği ve Balcılık araştırma ve geliştirme enstitüsü" kurulması için kanun teklifi vermiştik.

Muğla'yı dünya arıcısının yakından tanıdığı bir merkez haline getirmek için enstitü kurulması için gerekli adımlar atılmalıdır. Ülkemizde kurulu olan tek enstitü Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü'dür ve çam balının anavatanı Muğla ilimiz de böyle bir enstitüye kavuşmalıdır.

MUĞLA ARISI

Dünya arı ırklarının % 20'si ülkemizdedir, ülkemizde 7 arı ırkı bulunmaktadır. Adı ilimizle özdeşleşen 'Muğla Arısı' ülkemizdeki arı ırklarından biri olan Anadolu Arısının alt ekotipidir. Bu arımız yüz yıllardır ilimizde üretilen Çam Balımıza adapte olmuştur. Ancak gerek ilimizin çok fazla gezgin arıcı alması gerekse Muğla arıcısının yurt içine dağılması nedeni ile Muğla Arısı kaybolma tehlikesi yaşamış, ancak Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından yapılan ıslah çalışması sonucunda bunun önüne geçilmiştir. Islah devamlılık gerektiren bir çalışmadır, kurulacak olan Araştırma Enstitüsü, 'Muğla Arısı'nın ıslahı çalışmasında devamlılığın sağlanmasının da teminatı olacaktır.

MUĞLA ARICILARIN KIŞLAK YERİ

Muğla ili, gerek kendi arıcı sayısının fazlalığı gerekse ülkemizin diğer illerinin arıcılarının, hem çam balı üretimi yapmak hem de kışlatmak amacı ile Muğla ilini tercih ediyor olmaları nedeniyle Eylül-Mayıs ayları arasında ülkemiz arı varlığının % 40-50'sini barındırmaktadır. Bu durum arı sağlığı ve yetiştiricilik konularında ciddi sorunları doğurmaktadır. Bu sorunların çözümü adına da Muğla ilimize bir Araştırma Enstitüsü ivedilikle kurulmalıdır.

Çam balımızın kaynağını oluşturan Basra böceği ve basralı sahalar ile ilgili daha kapsamlı bilimsel çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu çalışmaların yapılması, yine çam balının merkezi ve basra böceğinin doğal yayılış alanı olan Muğla ilimizde olmalıdır. Bu çalışmaların da yine bir Araştırma Enstitüsü bünyesinde yapılması, çalışmanın güvenilirliği ve saygınlığını arttıracaktır.

Programa ev sahipliği yapan Muğla Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yılmaz Kaya'nın sözüyle noktalayalım; Arılara sahip çıkmak geleceğimize sahip çıkmaktır"

Kovanların başında sabırla, sevgiyle üreten herkese selam olsun!

20 Mayıs Dünya Arı Günü kutlu olsun!


YAZARIN DİĞER YAZILARI