CENNET GİBİ BİR ÜLKEDE CEHENNEM AZABI YAŞATIYORLAR.

CENNET GİBİ BİR ÜLKEDE CEHENNEM AZABI YAŞATIYORLAR.

 

Bir takipçimiz cep telefonuma

"Kabullenilmiş çaresizlik" demiş ve şu mesajı atmış.

"Yurdumun insanının psikolojik tarafını anlatmam gerekirse ancak ve ancak bu travmatik isimle ozetleyebilirim. Bu şu demek oluyor: bireyin sürekli olarak olumsuz sonuçlarla karşılaşması durumunda gelecekteki olumlu sonuçlara ulaşma yeteneğine olan inancının yitirilmesi.... açlık sınırının altındaki gelir eşitsizliği , bazı sektörlerin maaş zammının neredeyse teğet geçildiği, umutsuzluk ve eşitsizliğin dibini yaşadığımız şu karamsar gunlerde bu durumdan tek etkilenmeyen tek yer, saray halkı.

Madem ki refah içinde yaşama şansımız şimdilik yok lütfen gelir artışımiz için uygun bulamadığınız zammı, hayatımızın devam etmesine olanak sağlayan yaşam piramidimize de uygulamayın. Memleketimin vay haline ölümü görmüş sıtmaya razı olmak zorunda kalmış,nee yazik..

Ama hayır,her zaman içimize yeşeren bir umuttur yaşamak"demiş ve bitirmiş.

Vatandaşı bu duruma getiren ve isyan ettiren nedir diye sordum kendime.

Bulduğum tek cevap ise tek  adam rejiminin emekçi halkta yarattığı travma oldu.

Cennet gibi ülkede,insanlara cehennem azabı yaşatıp isyan ettirdiler.

Ancak iktidar şunu da çok iyi görüyor artık.

Zulmünü artırdıkça,vatandaşın direnci ve isyanı da artıyor ve umudu da. Gidicisin diyor yani.

Bir insana "ölelim gitsin" dedirten bu isyanını ülkenin kaymağını yiyenler anlayabilir mi?

Yoksulluk ve yolsuzluğu bitireceğiz diye iktidara gelip yiğidi kuru soğana muhtaç eden zihniyet anlayabilir mi?

Elbette hayır..

KRİZDEN EN FAZLA ETKİLENEN KESİM KADINLAR

Kriz, yoksulluk, kölece çalışma koşulları, düşük ücretler.. Tüm işçi ve emekçiler için yakıcı olan çöküş toplumsal hayatın her alanında olduğu gibi kadınları daha fazla etkiliyor. İşsizlik açlık demek; ocağa koyacağı yemeğin hesabını yapmak zorunda kalan milyonlarca emekçi kadın için çocuğun okula aç gitmesi, sonraki ayın kirasını çıkaramamak, üzerine ödenememiş faturalar, eksilen pazar poşetleri demek.

NEREDESİN EY AR DAMARI !!!

Açlık sınırı 26.500 TL

Yoksulluk sınırı 85.000 TL

Asgari ücret 22.100 TL

Emekli maaşı 14.469 TL

Ülkede açlık ve yoksulluk bile lüks oldu,

Ancak hatırlayalım,

"Sen maaş alıyorsun, en fazla neyini kaybedersin? Enflasyon altında ezilirsin" denildi bu ülkede.

Yani, yüzleri  kızarmadan çarkların dar gelirliler hariç yalnızca patronlar için döndüğünü itiraf ettiler.

"Yani zengini daha zengin yapmak için fakiri enflasyona ezdiriyoruz" dediler

İktidarın politikaları,zenginin faizini, fakire açlıkla ödetiyor!

Halkımızı kura, kuşa, zamlara,hayat pahalılığına yem edenler için soruyorum:

Neredesin  ey ar damarı?

Son sözümüz de bu bozuk düzene isyan edenlere gelsin;

İyiler var oldukça ;

Umut her zaman vardır

Eşit ve özgür bir gelecek için kötü niyetlilerden de daha çok çalışacağız ve güzel günlere kavuşacağız.

Kurtuluş Yok Tek Başına

Ya Hep Beraber, Ya Hiç Birimiz

YAZARIN DİĞER YAZILARI