FAİZ ÇİFTÇİDEN 16 KAT DAHA DEĞERLİ(!)
Bütçe elbette sadece bir rakamlar tablosu değil; kaynakların,toplumun hangi kesimlerinden toplanıp kimlere nasıl dağıtıldığını gösteren en açık sınıfsal ve siyasal belgedir.
Daha önce yine bu köşede 2026 bütçesinin genel bir değerlendirmesini yapmıştık.
Bugün tarımsal anlamda iktidarın 2026 yılında çiftçilerimiz için nasıl bir tercihte bulunduğunu rakamlarla ifade edeceğiz.
Tarım Kanunu'nun 21. Maddesi, tarımsal desteklemeler için "Bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hasılanın yüzde birinden az olamaz" diyor.
Bugün (30.09.2025) açıklanan Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'na göre ise çiftçiye ödenecek tarımsal destek; 2025'te kanunun emrettiğinin dörtte biri,2026'da ise beşte biri seviyesinde.
Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2026 yılı için "tarıma 888 milyarlara ayırdık" demişti.Oysa bunun 168 milyar Lirası çiftçiye doğrudan destek.Yani üreticiye ulaşan kısım 168 Milyar TL.
Mesele bütçe meselesi değildir. mesele bu milletin alınterine, bu toprağın bereketine verilen değerin meselesidir,
2026 bütçesi açıklandı. cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz dedi ki ; tarıma 888 milyarlara ayırdık.
bunun 168 milyar Lirası çiftçiye doğrudan destek,yani üreticiye ulaşan kısım.
Faize ayrılan kaynak ise 2 Trilyon 742 Milyar TL.
Yani,iktidar, çiftçiye verdiğinin tam 16 katını faize verecek.
Yanlış okumadınız.Tam 16 katı.
Somak lazım;
Bu topraklarda ülkenin çiftçisi mi değerli yoksa bu ülkenin faiz lobileri mi?
2025 yılında çiftçiye 135 milyara doğrudan destek verildi.2026 yılında %24 arttış yapıldı.Enflasyon ise ise %70'ler seviyesinde.
İktidarın yaptığı bu artış bir destek değil bir geri gidiştir.
SENİN EMEĞİN DEĞİL BENİM BORCUM ÖNEMLİ!
"Sen üretme biz ithal ederiz demektir" bunun anlamı."Benim için senin emeğin değil benim borcum mühimdir" demektir.
Bu hailyle bu bütçe faizi besleyip çiftçiyi eziyor.Köylü milletin efendisidir sözü bu iktidarla birlikte yok oldu gitti.
Çiftçi tarlasına gübreyi, traktörünü, mazotunu borçla alıyor.Ama ürünü para etmiyor ve sonuçta ülkesini doyuran çiftçi kendi evinde kendi karnını bile doyuramıyor.
Bu ülke neden kendi evlatlarına değil de faize çalışıyor, ithalat lobilerine çalışıyor?
Tarımın doğduğu bu topraklarda bırakın yoksulluğu açlığı konuşur olduk bu iktdarın politikaları yüzünden.
Çiftçilerin yoksullaşması, borçlanması, tarımın itibar kaybetmesi, gençlerin kırsalı terk edip tarımla uğraşmak istememesi, şehirlerin kırsala doğru genişlemesi ile gittikçe büyüyen hizmet ve inşaat sektörünün tarım arazilerine hücum etmesi tarım alanlarının AKP'li yıllarda hızla daralmasına neden oldu.
Ancak her zaman söylüyoruz, " bütçe bir tercih meselesidir"
İktidarın tercihi faiz lobileri ve ithalat lobileri.
2026 bütçesinde bir kez daha görüldü ki;bu iktidarın tercihleri arasında üretici yoktur, çiftçi yoktur, mutfaktaki yangınla mücadele eden vatandaşımız yoktur.
TOPRAĞI İŞLEYEN EKMEĞİ DİŞLER
Atalarımız ''Toprağı işleyen ekmeği dişler''der. İktidarın politikaları yüzünden tarımın doğduğu bu topraklarda bırakın yoksulluğu, açlığı konuşur hale geldik.
Unutmayın çiftçiyi hor gören gıdayı da zor görür.
Faiz çiftçiden 16 kat daha kıymetli görülüyorsa o bütçe bu millete değil borca hizmet eder.
Çiftçiye kredi veren bankalar karda, Çiftçiye gübre, tohum, ilaç, yem satan şirketler karda, Çiftçiye traktör, tarım makina ve ekipmanı satanlar karda, Çiftçiden ürün alıp satanlar, ihraç edenler karda ama çiftçi zararda ise bunun neden iktidarın tercihinden dolayıdır..
Onların aklına destek denilince hep yandaş beşli çete akla geliyor maalesef
Ülke tek kişinin iki dudağı arasından çıkan sözlerle yönetildiği sürece bu durum devam edecek.