SİLİVRİ ZINDANI ZİYARETİ
İstanbul Başakşehir CHP ilçe Başkanımız Beyzade Kayabaşı ve CHP İlçe Saymanımız Gökay Ölmez ile birlikte Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'nu ve özgürlük mücadelesinin simgesi haline gelmiş gençlerimizi, adaletin ve direncin yankılandığı Silivri zindanlarında ziyaret ettik.
Zulme karşı boyun eğmeyen, hak ve özgürlük için direnen gençlerimizi yalnız bırakmadık.
Ekrem başkanın bedeni tutsak ama fikirleri ve zihni kuşlar kadar hürdü. Tüm Muğlalı hemşehrilerimize kendisinin selamları var.
Kendilerine, Büyükşehir Belediyemiz tarafından basılan, Ülkemizin, Cumhuriyet'imizin ve Muğla'mızın belleği, sözlü ve yazılı tarihi olan, Muğla Devrim gazetesi sahibi değerli büyüğümüz merhum Ünal Türkeş'in "Kurtuluş Savaşında Muğla" kitabını verdik. Bir kardeşimizin ve ailesinin verdiği kitapları da takdim ettik.
Genç kardeşlerimize de aynı kitabı verdik.
Ekrem başkanımız, bir dönüm noktasında olduğumuzu, umutla çok çalışarak hep birlikte güzel günler ve güzel bir gelecek inşa edeceğimizi belirtti.
Gençlerle yaptığımız ziyarette ise şunu gördük; Gençler çok moralli ve ne yaptıklarını biliyorlar.
Atatürk'ün Cumhuriyeti gençliğe emanet ettiğini ve durumdan vazife çıkardıklarını, sadece özgürlük, hak, hukuk, adalet istediklerini dile getirdiler. Hiç bir öğrencinin baskıya tahammül edemediğini ve gelecek kaygısı yaşadıklarını ve bunun için Saraçhane'ye gittiklerini, barışçıl şekilde farklı üniversitelerden hiç tanımadıkları öğrencilerle aynı talepler için bir araya geldiklerini, sonra parkta gözaltına alındıklarını ve orada bulunmaktan dolayı cezaevine gideceklerinin akıllarına bile gelmediğini belirtiyorlar. Atatürk'ün dediği gibi "Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır" diyerek özgür bir ülke hayalinin peşinden koştuklarını dile getiren gençlerimizi dinledikçe, tüylerimiz diken diken oldu ve duygulandık, gururlandık.
Bizi gururlandıran iki husustan birisi, konuştuğumuz gençlerin hiç birinde bir pişmanlık emaresi olmaması ve bugün olsa yine aynı şekilde davranacaklarını söylemeleriydi.
Hepsinin ortak noktası, Atatürk'ün, gençliğe hitabesiyle kendilerine verilen görevi yerine getirdikleri şeklindeydi.
İkinci nokta da şuydu; Ölümünün üzerinden 87 yıl geçmesine rağmen, hâlâ gençleri motive edebilen bir büyük liderin ileri görüşlülüğü!
CUMHURİYETİ GENÇLİĞE EMANET EDEN ÖNGÖRÜ
Bu nasıl bir öngörüdür ki, Cumhuriyeti gençlere emanet edecek kadar isabetli bir karar versin.
Bu ülke için çalışmak istediklerini belirten genç kardeşlerimize moral verelim derken kendimiz moral bulduk.
Çok umutlandık. Her birinin alınlarından öpüyorum.
Gözaltına alınan, tutuklanan gençlerimize yönelik kötü muamelelere de üzüldük. Ancak toplumsal destekle birlikte kötü muamelelerin azaldığı şeklinde bir görüş de edindik.
Finalde umutsuzluğa yer olmadığını gösteren halkımızı ve karanlığı aydınlatan gençleri hayranlıkla izliyoruz.
Bu umudun peşinden gitmek ve onu büyütmek için elimizden geleni yapacağımızı bir kez daha teyit edelim.
KAHROLSUN İSTİBDAT YAŞASIN HÜRRİYET
Ziyaret günümüzün akşamında CHP Parti Meclisi üyemiz Berkay Gezgin ve 102 tutuklu gencimiz serbest bırakıldı.
Tutuklu bütün gençlerimizin serbest bırakılmalarını bekliyoruz.
Bir tek gün cezaevi yüzü görmemesi gereken suçsuz gençler nasıl hapiste tutulur?
Hangi gerekçeyle bu çocuklar bayramı ve onca geceyi cezaevinde geçirir?
Bu gece evinde ailesi ile olacak olan herkes için mutluyuz.
Ailelerinin gözü aydın.
Bir an önce haksız yere cezaevinde tutulan insanlar serbest bırakılsın..
İnadına, her şey çok güzel olacak!
Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!