AŞIYA NEDEN KARŞIDIRLAR

   AŞIYA NEDEN KARŞIDIRLAR

 Başta inanç değerleri olmak üzere, tüm değerler, insan yaşamını düzenlemek, kolaylıklar getirmek. İnsanca yaşanılan bir dünya yaratmak için ortaya çıkmıştır. Hiç bir değer yaşamı zorlaştırmak amacıyla ortaya çıkmamıştır. Çünkü bu değerleri yaratan insanlar sürekli en iyi, en güzel, en doğru, en rahat, en huzurlu yaşamı yaratmak düşündeydiler. Yaşamı zorlaştıran ne varsa onları yenebilmek peşindeydiler. Ahlak denilen inanç denilen kurallar bunun için ortaya çıkmıştır. Hukuk kuralları bunun için ortaya çıkmıştır.

    Ne var ki kurallar bazen egemen anlayışların etkisiyle yaşama aykırı örneklerin oluşmasına da neden olmuştur. Gerek ahlak kuralları gerek inanç kuralları ve gerekse hukuk kuralları egemen anlayışların çıkarlarına uygun, öngörülerine uygun davranışları da getirmiştir. Başlangıç noktalarından uzak düzenlemelere neden yapılmıştır. Bunların içinde en çok istismar edilenler din ve hukuk kuralları olmuştur. Bu istismar bu kuralların getirilerinden yararlanmayı düşünenler tarafından yapılmıştır. Hala da öyle yapılmaktadır.

     Bu gün dünyada aşıya karşı duranların başında inançlar adına davranalar gelmektedir. Yani en çok inançlar adına karşı çıkılmaktadır. Örneğin ABD ordusunda Katolik başpiskoposu, Katolik askerlerin aşıya zorlanmaması çağrısı yapmıştır. Olmak istemeyenlerin zorla aşı yaptırılmamasını önermiştir. Genellikle aşıya karşı çıkışlar önce inanç adına hareket edenlerden gelmiştir.

  Bizde de aşıya karşı yürüyüş dinci bir parti üstlenmiştir. Devlet de buna seyirci kalmış ve yaklaşık bin civarında gösterici aşı karşıtı söylem ve eylemlerini gerçekleştirmiştir. Gerçi önceleri devlet adına birileri buna izin vermemiş ama sonradan ne olduysa izin verilmek zorunda kalınmıştır.

    Gerçi aşıya karşı olmak ve görünmek sadece dincilik adına yapılan bir duruş değildir. Dinci olmayanların da karşı olanları vardır. Ama onlar inançları gereği karşı çıkmıyor. Onların karşı duruşlarının din değil başka etmenler körüklemektedir..

    Bu yazının yazıldığı saatlerde ekranlarda bir haber yer almıştı. YEDİ AYLIK hamile bir kadın salgına yakalanıp yaşamını yitirmiş. ÇOCUK KURTARILMIŞ AMA ANNE KURTARILAMAMIŞ. İkinci çocuğunu göremeden salgında yaşamını yitirmiştir. Eşi ise şunları söylüyordu. Aşıya karşı olduğu için aşı olmadı. Neden karşıydı. Çünkü çevresindekilerin aşı olmamasını söylediği için.. Aşı olursa ileride bilinmeyen birçok hastalıklara yakalanacağından korkuyordu. Çünkü ona böyle  anlatılmıştı.. Ne yapalım Allah'ın taktiri buymuş..

   Oysa tanrının böyle bir taktiri olabileceğini gösteren bir örnek yak ki.. Neden tanrı böyle bir ölümü layık görsün  o çocuğa ve kişilere/Elbette o kişinin bunu sorabilecek akıl gücü  bu kadar derin konulara çalışmazdı. Onlar sadece tanrının insanlarına böyle layık gördüklerini söyleyebilirler..

  Bu yaklaşım hem tanrı anlayışına aykırıdır hem tanrıda varsayılan hak adalet gerçekliğine aykırıdır. Ama bunu görebilmek için  sadece akla uygun düşünmek gerekir..

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI