BU SINIRLARI KİM GENİŞLETİYOR

 

 

BU SINIRLARI KİM GENİŞLETİYOR

   Sendikaların her ay yaptığı açlık-yoksulluk sınırlarını açıklamaları hiçbir zaman "bir ay öncesinin sınırları" korunmuyor, sürekli değişiyor. Önceki ayların rakamları bir sonraki aylara hiç uymuyor. Son açıklanan ayın rakamları geçmiş aydan biraz daha yüksek olmaktadır. ÇÜNKÜ BU SINIRLAR DEVAMLI BÜYÜYOR VE GEÇMİŞLERİ AŞIYOR. Örneğin Ağustos ayının 2 Bin 977 olarak açıklanan yoksulluk sınırı ondan sonraki ayda 2 Bin 955 lira olarak ortaya çıkmış. Yani bu ay cebimizden 22 lira fazla çıkmış Geçen ayın aldıklarımızı alabilmek için 22 lira daha fazla ödememiz gerekiyor. Aynı ayda 10 Bin 300 lira yoksulluk sınırı bir sonraya 10 Bin 221 lira olmuş. Yani bu demektir ki geçen ay cebimizde harcamak için 1o Bin 300 LİRA VARKEN BU AY AYNI PARAYLA AYNI MALZEMELERİ ALAMIYORUZ. Aynısını alabilmek için bu ay 79 lira fazla ödememiz gerekiyor. Böylece her ay cebimizden önceki aylarda alabildiklerimizi alabilmek için 20, 30, 40 lira harcamamız gerekiyor. Ya da  bu ay bu kadar yoksullaşıyoruz demektir bu.. Cebimizden çıkan bu paralar herhalde yoksulluğun azaltılması için çıkmıyor. Ama bir yerlere artı olarak yansıyor yani oralarda varsıllılığı artırmak için bizde yoksulluğu artırmak için çıkıyordur...

   Geçtiğimiz günlerde B.M açıklamalarına göre Dünyada gıdaya erişemeyen milyonlarca çocuğun olduğu söyleniyor. Çocukların açlıktan en çok öldüğü Afrika'dan görüntüler de yayınlanmıştı. Kemikleri bir bir sayılan çocukları bekleyen sadece ölüm oluyor. Afrika'nın kara derili annelerinin kara yazgıları gereği çevrelerinden en az beş-on çocuk dolanıyor. Bu çocuklara bu yazgıları yaşatan elbette birileri olmalı. İşin doğasında bu görüntüler yok insanların yarattığı dünyada ancak var. İşte burada akıl soruyor. Kendini bile bakmaktan aciz insanların çevrelerinde onlarca çocukla yaşamaları nasıl bir haktır acaba? Bu kadar çocuğa neden sahip oluyorlar bu insanlar? Akıl denilen yetenek bu insanların yanlarında çevrelerinde ve onları yönetenlerde bulunmuyor mu acaba/Kimlere kiraya vermişler bu akıl denileni? Tanrı onlara akıl verirken kullan diye vermedi mi yoksa?

  Aynı raporda Dünyada 35 MİLYON KİŞİNİN AÇLIKTAN ÖLDÜĞÜNÜ SÖYLÜYOR. Sıradan bir ölüm değil söz edilen. Bunun adı AÇLIKTAN ÖLÜM, YOKSULLUKTAN ÖLÜM ey insanlar. Bunun bir tek sorumlusu olmalı. İnsan, insan, insan denilen yaratıktır asıl sorumlu olan, İnsan tüm değerlerini bunu önlemek için kurmalı. İnsan yönetim anlayışlarını bu ölümleri yok etmek için geliştirmeli.

  Bu mümkün değil diyenlere söyleyelim. Mümkün beyler mümkün. TANRI BU DÜNYAYI YARATIKEN BU ÖLÜMLERİ HAK OLARAK SUNMADI ÇÜNKÜ. ruh ve bedenlerini bir yerlere kiralayan insan ve anlayışlardan kurtulmadığımız sürece bu mümkün olmayan gibi duracaktır önümüzde..

 OYSA BU MÜMKÜNÜ AKIL DENİLEN GÜCÜMÜZLE YARATMAK ZORUNDAYIZ..

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI