DİYORLAR Kİ SÖYLEMLER..
Büyük laflar edince insan çok önemli bir şeyler mi söylemiş oluyor? Örneğin SPOR KARDEŞLİKTİR DEYİNCE gerçekte öyle olduğuna inanıldığı için mi söyleniyor yoksa söylenmiş olsun diye mi söyleniyor?
Çünkü çocukluğumuzdan beri kimi doğrudan kimi dolaylı olarak yer aldığımız sporun hiç bu özelliğini nedense keşfedemedik. Seyircisi ve oyuncusuyla sadece bunu dilemek kalıyor elimizde.
Bunun yanında bir de dışarıdan ithal ettiğimi bir FAİR-PLAY diye anlayış var ki bunu sadece topun "al sen kullan yok sen kullan" denilen taç atışlarında görebiliyoruz..
İstenmeyen olayların önlenmesinde ise bunların hiç olmadığını görüyoruz dünyanın her tarafında aynı sahneler yaşanıyor sürekli..
Rakip takımı taşıyan araçları yapılan fiili saldırılardın tutun da her türlü saldırı örneklerinin sergilenmesi ne kardeşlik anlayışına ne fair/play denilen anlayışa uygun düşüyor.
Ancak su durumda taraflar adına ve yetkililer adına yapılan açıklamalarda mutlaka bir KARDEŞLİK muhabbeti sıkıştırılır araya.
Geçmişte iki komşu ilin maçında elliye yakın insan ölmüştü .O zaman yapılan açıklamalarda da yine kardeşlikten söz edilmişti.
Bu nasıl kardeşlik anlayışı ki onlarca insanın ölmesi önlenemiyordu
Bunun yanında çok daha vahim başka açıklamalar da yapılıyor bu örneklerden sonra.
O da şu oluyor; efendim bu olayları falanca kentimize mal etmeyelim ..
Sanki birileri çıkıp da bu olayları yarata şu kent insanlarıdır diyor gibi. Elbette olayların yaşandığı yerin adı zikredilecektir, bu orada yaşayanların hepsinin sorumlu olduğu demek değildir ki. Olay falanca yerde yaşanmıştır ama oradaki insanların hepsi bu olaya katılmışlardır denilmiyor ki. Son Trabzon'da yaşanan olaylardan sonra yine aynı açıklamalar yer aldı. Burada tüm Trabzonlulara mal etmeyelim. Sanki birisi tüm Trabzonlular sorumludur demiş gibi..
Bu yaklaşım budan önceki tüm benzer olaylarda kullanılmıştır.
Elbette tüm Trabzon sorumlu değildir. Âmâ olayın yaşandığı yer neresi ise onun belirtilmesi gerekmiyor mu?
Bu tür soruşturmalarda özellikle birilerinin kendi sorumluluklarını hafifletmek çabasını da görüyoruz.
Böylece bu tür olayların soruşturmaları sürekli sonuçlanmamakta..
Göreceğiz ki baştaki duyarlılıklar gittikçe azalacak ve olay yine en basit şekilde kapanacaktır.
Çünkü örnekleri o kadar çok ki bunu.
Örneğin yakın zamanda bir hakem dövme olayı yaşandı olayın hemen sonrasında yapılan açıklamalara bakılırsa olayı karışanların en büyük ve ağır cezalar alacağı söyleniyordu. Hatta bu olayı sporun MİLADI olarak görenler bile olmuştu. Nedensiz o milattan birkaç gün sonra yine sahalarda görmesini istemediğimiz görüntüler yaşandı. Bir başkan takımını sahadan çekti. Olaya adı karışan kişi kısa bir süre sonra serbest kaldı. Saha kenarındakilerden kimseye bir ceza gelmedi. Birilerinin anlayışı bunu gerektiriyordu sanki..
Olayla ilgili söylemler çok ağır ama bakalım cezalar ne kadar hafif olacaktır?