KİM DÜZELTECEK ACABA?

 


   Futbol denilen bir oyun var dünyada. Öylesine ki dünyada en çok oynanan ve izlenen bir oyun olmuştur. Ancak tüm oyunlarda olduğu gibi bunda da birilerinin nemalanması kazanması öngörülürken çoğunluğun sadece seyirci kalması sağlanmaktadır. Hele pek çok ülkede bu oyun siyasetin nemalandığı ,beslendiği   oyuna dönüştürülmüştür. Her türlü hilenin her türlü numaranın çevrildiği bir araç durumundadır pek çok ülkede..

    Bu oyunun tüm özelliklerini koyan organize eden bir yönetim kadrosu var her ülkede. Çoğu ülkelere bu kadro seçimlerle belirlenmektedir. Kimi ülkelerde ise egemen anlayışların isteklerine uygun olarak belirlenir. Gerçi burada da seçim vardır ama bu göstermeliktir. ÖRNEĞİN bizde en kalabalık yandaşı olan futbolun patronları belirlenirken onun gerektirdiği  bilgi, beceri, yetenek, deneyim gibi özellikler aranmadan siyasetin öngördüğü  kişilerin başa getirilmesi ile oluşur yönetim kadroları. Sözde seçimlerle gelinir ama sadece birilerinin iznine almış olanların seçilmesidir bunun şekli. En kalabalık  kitleye sahip futbolun kadroları seçimle değil "sen aday ol başkası seçimesin"   anlayışına uygun olarak ortaya çıkar bu karolar. Yani burada demokrasi varmış gibi görünür ama seçilmesi istenen kişilerin seçilmesiyle oluşur yönetim kadroları

     Siyasetin icazetiyle oluşturuldukları için kendilerine onay veren anlayışın dışında bir tavır da koyamazlar. Dünyanın pek çok ülkesinde bu şekilde bir  oluşum vardır. Biz de dünyadan farklı olamayız galiba

..Ortada TFF diye bir kurum var ama oluş şekli siyasi öngörüye dayandığı için hiç de demokratik görüntü sergilememektedir  yıllardan beri bu değişmez.. Böyle gelmiş böyle gider dedirtecek şekilde sürüp gidiyor

  İşte bu oluşum bon yıllarda özellikle hakemlerle ilgili en çok eleştiri alan oluşum olmuştur. Bir türlü bu hakem konusuna gerekli görüntüyü verdirememektedir. Son yıllarda ise bir başka sorun  eklenmiştir üstüne.. Örneğin futbol denilen oyundaki futbol artistlerinin numaraları.. Bu öyle büyük bir kandırmacadır ki ekranlardan maç seyretmek isteyenleri uzaklaştırmaktadır. Her yıl düzelmesini beklerken daha çok kötüye gitmektedir. Bu artistlerin yaptığı numaralardan dolayı Örneğin bu hafta Cumartesi akşamı izlediğimiz bir maçta öyle numaradan sakatlıklar yapıyordu. Bir artist rakip ceza sahasına girerken topu kaybediyor ve yere düşüyor. Düştüğü hokt ceza sahasının tam üstünde. Âmâ adam öyle kıvranıyor ki yarım aya çizerek yerde ceza sahasının içine  giriyor, Üstelik yerde tam beş defa dönerek. Uzaktan bakınca bunu değil top oynaması bundan sonra yürümesi zordur diyecek insan. Öyle kıvranıyor ki yüzünün neresini tutağına bile karar veriyor. Sonra kalkarken ilgisi olmayan  boynunun tutarken kalkıyor. Demek ki yerdeki beş takla, üstelik yarım ay şeklindeki bu taklalar onun hemen iyileşmesini sağlamış, Bunu izleyen küçük çokları yeni bir şey öğrenmiş olacak. Yere düşünce bir iki sağa bir iki sol yuvarlanır ve akyalarınla çimleri översen yumruklarsan hemen iyileşirsin. Çünkü ağabeyleri öyle yapıyor.

  Çocuklarımıza ne güzel bir değerler eğitimi veriyoruz değil mi?

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI