Nedensellik açısından bakılınca şiddetin de
 elbette bir nedeni olmalıdır sonucuna ulaşırız. Son 
 yıllarda ise gittikçe artan bir şiddet örneği
 sergileniyor bu toplumda. Elbette bunun nedeni ve 
 nedenleri vardır. Bunun sonucunda şunu söylemek 
 olasıdır: Bir şeyler artıyor ki bununla beraber şiddet 
 örnekleri de artıyor. İşte o "artan bir şeylerin" ne 
 olduğunu bulmak zorundayız. Bu artışı sağlayan bir 
 anlayış bir bakış bir yaklaşım şekli mi var? Bu anlayışı 
 sağlayan bir kültür örneği mi bulunuyor?
 İnsanın insanlarla ilişkileri vardır.. İnsanın
 toplumla ilişkileri vardır. İnsanın eşya ile, hayvanlarla 
 doğal çere ile ilişkileri vardır. Biyolojik, psikolojik, 
 sosyal, kültürel bir varlık olarak insanın bu ilişkiler 
 sırasında hoşuna giden veya gitmeyen durumlar 
 yaşar. Bu durumlarda da tepkileri ortaya çıkar. Bu 
 tepkilerin ifade edilmesi onun biyo-psiko, sosyal, 
 kültürel özelliklerine göre olur. Bu özelliklerin kendini 
 yansıtması doğrudan kültürüne bilgisine bağlıdır.
 Kültür toplumun bilinç altısıdır. Yaptığı ve
 yapacağı tüm davranışlar bu bilinçaltının
 yönlendirmesiyle gerçekleşir. Yani bu bilinçaltı ona 
 "ŞUNU SÖYLE YAP" diye emir verir. Tüm davranışlar 
 bu emre göre gerçekleşir.
 Nasıl ki normalde insan davranışları bilinçaltından 
 gelen itilere göre gerçekleşiyorsa toplumsal nitelikli 
 davranışları da toplumun kültüründen gelen
 buyruklara göre gerçekleşir. Bu kültür varlık ve 
 olaylara nasıl bakıldığını, bakılması gerektiğini
 dayatır insana. Söz gelimi bir toplumda insanlar 
 çevrelerinde kısa yoldan "köşe olmuş " örnekleri 
 görürse, benim de böyle olmama mümkün diyerek 
 kolayca emek dışı kazançların peşine düşebilir. 
 Nitekim son yıllarda bu şekilde varsıllık vaad
 edenlere kolayca kan bir toplum görüntüsü
 veriyoruz. Emek harcamadan herkesten farklı
 tazanmak düşü insanları kolayca istenmeyen
 davranışlara sürükleyebilmektedir.
 Tadına yönelik şiddetin gerisinde de kadına bakış 
 vardır. Kadınla ilgili beyinlere yerleştirilen yargılar 
 vardır. Kadın ve erkeğe bakış vardır. Bu bakışı 
 besleyen bir anlayış bir kültür vardır.
 Tüm bunların yanında sokaklarda şiddet
 örneklerinin alabildiğine artmasını getiren başka bir 
 şeyin de olması gerekir. Çünkü kadına yönelik 
 bakışlar ve yargılar şimdi oluşmuş değildir.
 Yüzyıllardan beri vardır bu toplumun derinliklerinde 
 bu yargılar. Ama bugün görülenler eskiden
 görünmüyordu diyemeyiz fakat bu günkü kadar çok 
 g2örünmüyordu ve mantı k sızl ı k örneğ i
 sergilemiyordu. Örneğin kadına şiddeti çocuklarının 
 gözü önünde uygulama gibi. Bu vahşeti yaratan erkek 
 hangi anlayışla yola çıkıyor dersiniz?
 Bana göre bu şiddetin gerisinde uyuşturucu 
 belası yatıyor. En ufak bir tartışmayı şiddet
 örnekleriyle yapabilen insan normal değildir çünkü.