TUTARLILIK VE DUYARLILIK ÜSTÜNE

  TUTARLILIK  VE DUYARLILIK  ÜSTÜNE

       Ahlakın olmazları vardır.bunlardan biri eksikse,yoksa orada ahlakın varlığından kimse söz edemez.İnsanların kendilerini ahlaklı olarak göstermesine kimse aldanmasın.Eğer ahlakın olmazlarından yoksun ise kimse o kişi için ahlaklı diyemez Ahlakın olmazları arasında ilk sırada vicdan yer alır.Neredeyse bu temelidir ahlakın.Bundan başka TUTARLILIK,SORUMLULUK,DUYARLILIK,DOĞRULUK     gibi koşullar bulunur.İşte bunlardan birinin eksik olması halinde orada asla ahlaktan söz edilemez.Nedense insanların çoğu ahlakı  bu özellikleriyle değil giyim-kuşamla ölçmeğe kalkmaktadır.Oysa hiç  bir ahlak anlayışının giyimle ilgisi yoktur  .Uzun giyinmiş-kısa giyinmiş;açık giyinmiş-kapalı giyinmiş  olmak insanları ahlaklı veya ahlaksız yapmaz.Ahlakı giyimle ölçen tek anlayış dinci ahlak anlayışıdır.

   Ekranda bir PRF konuşuyor,Boğaziçi üniversitesi ile ilgili suçlama yarışına katılmak istiyor.AĞZINA GELENİ SÖYLÜYOR.Ertesi gün konuşmasına getirilen tepkilere yanıt veriyor sevgili profumuz.BELLİ Kİ BU TEPKİLERİ ALMAYACAĞINI DÜŞÜNDÜĞÜ İÇİN AĞZINA GELİNİ SÖYLÜYOR.Söylediklerinin tümü de sesli olarak yayınlanıyor.Ancak ertesi gün sayın prf söylediklerini yalanlıyor ve ben BOĞAZIÇI ile ilgili bir şey söylemedim diyor,Sözlerimi  çarptırmışlar diyor,Ben sözleri  FETÖ darbesi için söyledim diyor.Üstelik o üniversite  ile ilgili bir tek söz çıkmadı ağzımdan diyerek yalan a sığınıyor.Fetö darbesi ile ilgili söyleminde Boğaziçi öğrencilerinin neden adını kullanıyor.Bu sözleri nasıl kullandığı ekranlarda   yayınlanıyor üstelik kendi sesinden bunu nasıl yadsıyabiliyor..örneğin öğrencilere saldırırken ne diyordu:Biz gelirsek öyle gürültüyle değil bir gecede geliriz ve hepinizi yok ederiz.

  Söylediklerini yadsırken sözlerinin çarpıtıldığını söylüyor.BU SÖZLERİ ÇARPITANLARI İSE MAHKEMEYE VERECİĞİNDEN SÖZ EDİYOR.Oysa sözlerinde hiçbir çarpıtma yoktu.Doğrudan öğrencileri hedef alarak kendilerinin   böyle gürültülü bir şekilde değil  ansızın geleceklerini söylüyordu.Kimdi bu kendileri ve nereye geleceklerdi?

 Bu tür insanların ortak bir özellikleri vardır.KULLANDIKLARI SÖZLER TEPKİ ÇEKERLERSE HEMEN ARKASINDAN AÇIKLAMALAR YAPARLAR.Ya YANLIŞ ANLAŞILDIM derler ya da sözlerim kasıtlı olarak çarpıtıldı derler ama hiçbir zaman beni bunu dedim diyemezler.ÇÜNKÜ BUNLARIN ETİK ANLAYIŞI BUDUR.Tutarlı değildireler.Evet öyle dedim diyemiyecek kadar da yürekleri yoktur.

 Sevgili profmuzu.Belki sizin yetiştidiğiniz öğrencileriniz  bu yalanları yutarlar ama ahlakın ne olduğunu üstelik bunu yıllarca okutmuş bizim gibilerin söylediklerinize inanmalarını bekleyemezsiniz.Siz eğer tepki görmeseydiniz çevrenizden yanlış anlaşıldım diyecekmiydiniz,ŞİMDİ ÖNCE VİCDANINIZA havale edelim sizi..SONRA TUTURLU DUYARLI,DÜRÜST GİBİ ÖZELLİKLERİNİZİ SUNALIM.Ekranda duyulan sözler sizin ağzınızdan değilde sizin yerinize bir başkasından mı çıktı,önce bunu açıklayınız..

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI