Yemin olsun bunu ben emekli yazarınız uydurmadı, bu sözü bir sendika toplantısında, Sakarya AKP Milletvekili ve aynı zamanda FİSKOBİRLİK Genel Başkanı da olan sayın 'Lütfi Bayraktar' büyüğümüz söylemiş!.. Milletvekillerinin şu anda aldıkları maaş tutarının "73.379 TL" olduğunu, bu maaşın da, her masrafı ceplerinden karşılayan Milletvekillerine yetmediğini, bu pahalılıkta bu kadarlık maaşla bu işin asla yapılamayacağını söylemiş, iyi mi!?
Duyduğumuza göre bu büyüğümüz, aynı zamanda FİSKOBİRLİK Genel Başkanı olduğunu ve oradan da ayda '50.000 TL' maaş almakta olduğunu duyduk!.. Yani toplamda, ayda eline geçen para "123.379 TL" ediyor!.. Eğer bu büyüğümüz bu parayla da geçinemiyorsa, ayda sadece '7.500 TL' emekli aylığı alarak yaşamaya çalışan emekliler nasıl geçinebiliyorlar acaba? Bunları söyleyen de bir 'Muhalefet Partisi Milletvekili' değil, bir iktidar partisi Milletvekili dostlar!.. Yoksa biz emekliler artık açlıktan öldük de bundan haberimiz mi yok!?
Şahsen ben, çaresiz bir emekli olarak bu arkadaşa sormak isterim: "Siz 2023 Türkiye Bütçe Görüşmeleri sırasında Meclis'te İktidar Vekili değil miydiniz? Memur, işçi ve emekli maaşları günlerce TÜİK'in her zaman kimsenin inanmadığı enflasyon ve pahalılık rakamlarını tartışıp, bunlara enflasyonun çok çok altında zamlar verilirken hiç istifinizi bozmadınız da; sıra sizin kendi 'Milletvekili Maaşlarına' yapılacak zamma gelince, TÜİK rakamları hiç tartışılmadan, birkaç dakika içinde 'Jet Hızıyla' ve de ballı şekilde geçmesi için elleriniz havaya kalkmıştı!.. Siz bu maaşlarınıza o zaman niye itiraz etmemiştiniz!? Ballı maaşlarınızı alıp, cebinize koyup, bunları harcarken mi piyasanın pahalılığı aklınıza geldi !? Peki, bu 73 Bin TL yetmediği zaman, hiçbir gün '7.500 TL' maaşla yaşamaya çalışanlar aklınıza geldi de, bunlara hiç üzüldünüz ve sorunlarını bir gün olsun Meclis kürsüsünde dile getirdiniz mi !?"
Emekliler olarak moralimizi bozan şeyler sadece bunlar olsa neyse, ama daha neler var, neler!? Bakınız; Fransa'da açık arttırmaya çıkarılan 150 Milyon yıllık ve adına "Barry" denilen 2 Metrelik dinozor iskeleti, tam "1,2 Milyon Euro'ya" satılmış!.. Fiyatı Türk Lirası ile "35 Milyon TL" ediyor!.. Bu para, benim gibi tam "46.666 Emekli Maaşına" denk geliyor!.. Yani biz emekliler, bir aylık maaşımızla bu dinozorun bir tek 'kaburga kemiğini' bile satın alamıyoruz, iyi mi!?
Sadece bu mu? Biliyorsunuz, 15 Nisan 1865 tarihinde Washington'da bir tiyatroda suikasta uğrayan 16. ABD Başkanı 'Abraham Lincoln'un gittiği o tiyatronun, o gün satılan tiyatro biletlerinden iki tanesi açık arttırmaya çıkarılmış ve tam "262 Bin Dolara" satılmış!.. Bu iki eski bilet parası da, tam "10 Bin Emekli Maaşı" ediyor, ya bu nasıl!? Yani biz 10 Bin emeklinin toplam aylığı, iki tane eski tiyatro bileti bile etmiyor!.. Şimdi bu işe kimin canı sıkılmaz ki!? Sahi, bunca değer kaybetmiş paramızla bizler gerçekten yaşıyor, karnımızı doyuruyor, ihtiyaçlarımızı gideriyor muyuz yani!? Bir doz 'Kanser İğnesi' fiyatı 11.000 TL olmuş, bir 'implant Dişi' deseniz, "6.000 TL ile 19.000 TL" arasında takılıyor, bu koşullarda sağlığımızı nasıl koruyacağız, bir fikri olan var mı acaba!?
Şimdi o '73 Bin TL' ile geçinemediğini söyleyen Milletvekili büyüğümüze sormak isteriz; siz eğer Emeklilerin 'on katı' olan maaşlarınızla geçinemiyorsanız, emeklilerin ne yapmaları gerektiğini bir zahmet anlatır mısınız? Bu söylemleriniz sonrasında, bundan sonraki seçimlerde emeklilerden nasıl ve hangi yüzle yine oy isteyeceksiniz, bir zahmet bunu da anlatır mısınız!?
Neyse, bugün de Muğla Şairimiz İbrahim Ergin dizeleriyle veda edelim:
"Bu yağmur senin ağladığın/ Sular seller içindeyim/ Yokluğunu biriktirdim bunca yıl/ Şimdi öyle uzak ki sesin/ Bütün aynalar tenha/ Bir tek sen içindesin!../// Coşkun bir nehir miyim, neyim/ Hep sana doğru akıyorum/ Kendi kanımda zehir miyim/ Yoksa, yazılmadık şiir miyim/ Zamanı sen ağarttın saçlarımda/ Ben artık, sevmek gibi bir şeyim!.." Sakin KOŞAR...