"SEN BİR DEVENİN GELMESİNİ BEKLE HACI !.."
Bugün size birkaç fıkra ve bilmek istediğiniz çok önemli canlılar dünyasından yeni duyduğum bazı bilgileri aktaracağım, bu işten pek memnun kalacağınızdan adım gibi eminim!.. İşte başlıyorum:
---Hani geçenlerde yazmıştım; "Ayılar bu yıl 'Kış Uykusuna' yatmaktan feragat ettiler, ormanlık alanların eteklerinde bulunan köy ve kasabalara inmeye başladılar!" diye uyarmıştım ya? Meğerse Yaz aylarında korkulu rüyamız olan 'Sivrisinekler' de Kış uykularından vazgeçip, çok sevdikleri bizim kanlarımızı emmeye devam ediyorlarmış !.. Uzmanlar uyarıyor; şu salgın hastalıklar sırasında sivrisineklerden uzak durmamızı, bu hastalığı her yere bunların da bulaştırabileceğini söylüyorlar!.. Hani, Ayılar bir şey değil de, şu baş belâsı Sivrisinekler neye bozuldular da, bizim için Kış uykularından bile niye vazgeçtiler acaba?
---Geçen yıl açıklanmıştı: Bugüne kadar görülen ve dünyada yakalanan en büyük yılan, '7,67 Metre uzunluğu ve 158 Kg.' ağırlığı ile "Ağlı Piton Yılanı (Medusa)" kayıtlara geçmişti ya? Bolivya'dan gelen yeni haber ise şöyleydi: "Bolivya'da iki kişinin yakaladığı, fotoğraflarını çekerken suyun içinde kaçırdıkları 'Yeşil Anakonda' denilen yılanın boyu ise '9,1 Metre, ağırlığı da 226 Kg.' imiş... Ancak, ellerinden kaçırdıkları ve belge sunamadıkları için bu yeni rekor kabul görmüyormuş...
---İslâm dininde, kesilen hayvanların akan Kanı, Bevi Âleti, Bezeleri, İdrar Kesesi, Safra Kesesi, Dişi Hayvanın Memesi, Erkek Hayvanın Hayaları (Koç Yumurtası) yenmez, çünkü haramdır!.. Niye bunlar kasap veya marketlerde parayla satılır, ben anlamıyorum!? Ne günlere kaldık, Haramı da parayla satar oldular yahu!..
Umarım bu yeni ve hayati bilgileri unutmaz, yakınlarınıza da anlatırsınız gari...
---İslâm vaizi Zakir Naik, Londra'da bir taksiye binmiş... Radyoda İngilizce bir melodi çalıyormuş... Naik taksi şoförüne: "Kardeşim lütfen radyoyu kapat, çünkü biz Müslümanların kutsal kitabı Kur'an ve Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa, müzik dinlememize izin vermiyor, bizde bu çok günahtır!.." demiş...
Çok okuyan ve bilinçli biri olan İngiliz taksi şoförü, taksiyi durdurup kapıyı açmış: "Lütfen arabamdan inin" demiş... Naik sormuş: "Neden ineceğim kardeşim?.." Taksi şoförü cevap vermiş: "Sizin dinin Peygamberi zamanında Taksi yoktu, Radyo yoktu, camilerde Hoparlör yoktu, Televizyon yoktu, İnternet yoktu... Bunların hepsini bizimkiler icat ettiler, ama siz ise hem bunları kullandınız, hem de bizi sürekli 'İmansız Gâvurlar' diye küçümsediniz!.. Yani artık devir değişti; kapa çeneni, çık dışarı ve sen en iyisi buraya bir 'Devenin' gelmesini bekle, çok övündüğünüz Arabistan çöllerine geri dön Hacı efendi..." deyip, gazlayıp gitmiş...
---Yeni aldığı arabasıyla üç araca çarpıp, yol kenarındaki kalın bir direği de toslayarak durabilen Temel'in yanına, kazayı telefonla haber veren vatandaşların çağırdığı trafik polisleri hemen gelmişler!.. Polisin biri; "Geçmiş olsun, lütfen dışarı çıkın ve bana ehliyetle ruhsatınızı verin!" demiş... Temel'in dışarı çıkmak istemediğini fark eden öteki polis; "Niye çıkmak istemiyorsunuz, hemen şu ehliyetinizi verin bakayım!" diye bağırınca, Temel yine polisleri suçlarcasına; "Çok ayıp ediyorsunuz ama; iki yıldır hiçbir sınavınızı kaçırmadım, bir türlü ehliyetimi vermediniz, şimdi ben kaza yapınca da, vermediğiniz ehliyeti benden geri istiyorsunuz, vallahi çok ayıp ediyorsunuz ama!.." diye sitem etmiş...
Bugünlük bu kadar yeter, hadi bana eyvallah dostlar!.. Sakin KOŞAR...