DOKSAN DOKUZ YIL SONRA!
Notlarımı karıştırırken uzun zamandır bulamadığım, bulup da okuyucuyla paylaşamadığım bir yazım elime geçti. Bundan altı yıl önce dile getirdiğimiz, Cumhuriyetin yıkılmasıyla ilgili öngörümüzün gerçek olduğunun bir kanıtı gibi. O gün bize hamaset yapıyorsunuz, önyargılısınız diyenlerin yanıldıklarının kanıtıdır. AKP iktidara geldiği gün bunlar demokrasiden, Cumhuriyetten yana değil, bunların gizli ajandalarının var olduğunu her konuşmalarımızda dile getirirken de aynı sözleri söylüyorlardı. Keşke bize hamaset yapıyorsunuz diyenler haklı çıksaydı da bu günleri görmeseydik. O günkü kaleme aldığım yazıyı sizlerle paylaşma ihtiyacını duydum.
***
Dün bir Kasım Saltanatın kaldırılışının 93. yılı. Evet, doksan üç yıl önce tek kişi egemenliğinden halkın kendi kedini yönetmesi olan Cumhuriyete geçtik, saltanata son verdik. Bu gün 2 Kasım 2015 tarihinde saltanatını açıktan ilan eden tek adam yönetimini onaylamış olduk. Ne yazık ki; demokrasinin, Cumhuriyetin yıkılışını seyretmek zorunda kalıyor insan.
Ülkenin kaderini tayin eden bu seçimler, iktidarı elinde bulunduranların kanlı oyunu ve eşit olmayan şartlarda yapılması, halkın "ölümden korkup, sıtmaya razı olmasını" sağladı. Devlet kaynaklarını hukuksuz bir şekilde kullananlara yaradı.
İktidar partisi terörü tırmandırarak yüzlerce, binlerce insanın ölümü üzerine inşa ettikleri seçim zaferini kutluyorlar. AKP Genel Başkanı Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun teröristlerin Gar katliamı sonucu, "Saldırı sonrasında oylarımız artıyor" diyerek iktidarlarını kan gölü üzerine kurduklarını itiraf etmiş oldu. Değer miydi iktidar olmak için onca ölüme göz yummak? Bize göre değmez ama gözünü kan bürümüş iktidar ve iktidar yanlıları hem iktidara, hem de ülkenin geleceğine zarar vermekteler!
Gücü elinde bulunduranlar, güçlerini hukuk, adalet, hakkaniyet dışında kullandıkları takdirde insanlar radikalleşir, devletten umudunu keser, kendi adaletini kendi uygulamaya başlarlar. Bu da en çok terör örgütlerinin işine yarar!
Bizi yöneten beyler, aklınızı başınıza alın, hukuktan, adaletten, hakkaniyetten ayrılmayın. Demokrasiden ve Cumhuriyet ilkelerinden vazgeçmeyin, birliği, kardeşliği, barışı destekleyin! Yoksa Allah korusun, Afganistan'a, Irak'a, Suriye'ye vb. ülkelere dönmemiz içten bile değildir. Bunları size bir emir vermek, veya başka bir anlamda değil, bir vatandaş, bir seçmen ve barıştan yana biri olarak söylüyorum!..
Görüldüğü gibi demokrasi, Cumhuriyet, adalet ve barıştan yana umudumuzu kesmediğimizi gösteriyor. Maalesef altı yıldır daha da geriye gittiğimizi görüyor, ülkem ve halkım adına üzülüyorum. Ne acı değil mi?
Saygılarımla.
Kemal Gürbüz
Şair, Yazar-Devlet Sanatçısı
28.10.2021