EMRE CEMİL AYVALI
"İktidara geldiğimizde sanki kadrolarımız vardı da çok muktedirdik de (Bir işi başarıyorduk da, "başaramama anlamında") böyle bir fanteziye mi girdik? Hayır. Bir tarafta darbeci Kemalist gelenek vardı, bir tarafta FETÖ vardı ve bunları birbirine kırdırmak suretiyle yol almak mecburiyetinde kaldık."
Eyvah, eyvah, eyvah!
Anam derdi ki; "Yavrum cahilin cahili vardır. Düşümü şöyleyim derken oynaşını söyler. Açıldı sandık, döküldü fındık" diye başlar, Keloğlanın Padişahın kızını nasıl aldığını anlatır, ağzımız açık dinlerdik.
AKP 18 yıldır iktidarda. Mutlu bir başlangıcı vardı, Emre Cemil Ayvalı sayesinde mutsuz bir sonla bitecek gibi gözüküyor. Ülkeyi yönetecek kadrolarının olmadığının (Hala da olmadığını) itiraf etmesine mi yanarsınız, yoksa terör örgütleriyle bile iktidarda kalmak için işbirliği yapmasının itirafına mı yanarsınız? Yoksa ülkeye ve ülkem insanına nasıl tuzak kurulduğunun ortaya çıkmasına mı? De hadi bakim, gel de işin içinden çık çıkabilirsen. Vallahi bu kadar rezaletten sıyrılıp çıkmak hiç de kolay olamasa gerek. Bu itiraftan öte çaresizliğin, ülkenin yönetilememesinin göstergesi, iktidar partisinin intiharıdır!
Bu itiraftan sonra ülkenin yönetildiğini kimse iddia edemez.
Benim bildiğim reis bunun altında kalmaz(!) ama onca zaman geçti, reizin bir açıklamasını duymadık, henüz karar vermiş değil. Reiz, zamana bıraksa, unutturmaya kalksa bu unutulacak gibi değil. Mesela; 17/25 Aralık yolsuzluklarını darbe dedi, marbe dedi, tereyağından kıl çeker gibi halletti ama unutturamadı. FETÖ'yle ortaklıkları tam olarak sona ermemiş, Fethullah Gülen Cemaatini hizmet hareketi olarak nitelemişler, "Ne istediler de vermedik" demelerine rağmen, "Aldatıldık" diyerek işin içinden sıyrılmışlar, hatta muhalefeti FETÖ'cü terör örgütleriyle bir tutmuşlardı.
Emre Cemil Ayvalı, bir şeyi daha itiraf etmiş oldu. AKP, kadrolarının bilgiden, bilinçten, liyakatten yoksun olduklarını, hatta kendileri muhalefetteymiş gibi açıklamalar yapıp, birinin açıklamasını diğerinin yalanladığı gibi. Ülkeyi bir aşiret, çadır devleti gibi yönettiklerini, o nedenle Cumhuriyetin kurumlarını tahrip ettiklerini, ülke kurucularına saldırdıklarını itiraf etmiş oldu.
Türkiye Cumhuriyeti yokmuş, AKP Genel Başkanı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirmek Cumhuriyeti, vatanı, Cumhurbaşkanını eleştirmekle eş anlamlı tutmalarını nasıl izah edeceğiz. Recep Tayyip Erdoğan herkesi (Özellikle muhalefeti) parti başkanı olarak eleştirirken, kendisinin eleştirilmesini Cumhurbaşkanını eleştiriyorsunuz kalıbının içine sokulmasının mantıklı bir açıklamasını bilen varsa söylesin! Cumhurbaşkanı dahi olsa hakaret edilmediği sürece eleştirilmesi hem ülkeyi yönetenlerin hem de ülke menfaatinedir.
AKP, yamalıklı elbise gibi bir bir dökülüyor. İktidarda kalmak için demokrasi dışı, hukuk dışı davranışlarda bulunuyor. Bu davranışları ülke için, ülkem insanının hayrına olmadığı gibi kendi hayırlarına da değildir. Demokrasinin, adaletin olmadığı bir yerde ülke kalkınması da olamaz.
Emre Cemil Ayvalı belli ki, bu ülkeyi kuranlar hakkında bir şey bilmiyor. Ülke hakkında bir şey bilmediği gibi Osmanlı Tarihini, Dünya tarihini de bilmiyor. Mustafa Kemal Atatürk'ü örnek alanlar onun akıl ve bilim yolundan gidin sözünden feyz alırlar (Örnek alırlar).
Emre Cemil Ayvalı gibiler bugün beğenmedikleri, değiştirmeye çalıştıkları, aşağıladıkları Cumhuriyetin "Kimsesizlerin kimsesi" olduğunu, Osmanlıların Balkan Savaşında ve Birinci Dünya Savaşında nasıl yenildiğini, Kurtuluş Savaşının ne zorluklarla yedi düvele karşı kazanıldığını, Osmanlı Sarayındakilerin düşmanla nasıl işbirliği içinde hareket ettiklerini lütfen öğrensinler!
Tüm dünyanın, hatta düşmanlarının bile hayran olduğu Mustafa Kemal Atatürk'ü kimsenin aşağılamaya hakkı yoktur. Tarihi bilmeden geleceğe yol vermek olası değildir. Emre Cemil Ayvalı'nın da itiraf ettiği gibi bugün ülkeyi yönetememelerin bir nedeni, dar dünya görüşü, bir diğeri akıl ve bilimden, liyakatten uzaklaşmalarıdır.
Eyvah, eyvah, eyvah! Emre Cemil Ayvalı, AKP'nin içine pimi çekilmiş bombayı bıraktı. Nasıl işin içinden çıkılacağını da kimse bilmiyor. Bilse de sesini çıkaramıyor. Herkes reizin ağzına bakıyor. Patlamadan çözerse reiz, yada ortağı Bahçeli çözer! Ben onu bunu bilmem, gerisini Emre Cemil Ayvalı düşünsün!
Not: Son çıkarılan medyada "unutulma" yasası (Günah işleme özgürlüğü dedikleri gibi) olarak bilinen, Meclisten geçmiş olsa bile, kimsenin "3Y"de olduğu gibi unutması mümkün değil!
Saygılarımla.
Kemal Gürbüz
Şair, Yazar-Devlet Sanatçısı
17.06.2020