YİNE ŞEHİT, YİNE ŞEHİT!

YİNE ŞEHİT, YİNE ŞEHİT!

 

Yara sarılacağına yara derinleşiyor. Acılar çoğalıyor. Her gün şehirler artarak devam ediyor. Her gün analar, babalar, kardeşler, akrabalar ve tüm canlar ağlıyor. Buna dur diyecek bir yetkilinin bulunamaması acının daha da derinleşmesine neden oluyor.

 

Sahi, ülkemiz saldırı altında bizim mi haberimiz yok? Mehmetçiklerimiz vatan savunmasın da mı şehit oluyor? Yoksa Mehmetçiklerimiz başka bir ülkenin topraklarında mı şehit oluyorlar? Gerçekler nedir? Tüm bu sorulara tarafsız, objektif cevap verecek bir yetkili neden yok? Halkı aydınlatmak, bilinçlendirmek bizi idare edenlerin sorumluluğu değil mi?

 

Evet, ne yazık ki, acı bir gerçekle karşı karşıyayız. Evlatlarımız bir hiç uğruna Suriye topraklarında şehit oluyor. Günlük boş siyasi söylemlerin dışında bu ölümlerin nedeni tam olarak açıklamıyorlar/açıklayamıyorlar! Halkı aptal yerine koyuyorlar ama halk gerçeği biliyor. Bizim amacımız dilimizin döndüğü kadar ölümleri kader gibi sananlara gerçeği bir nebzede olsa açıklayabilmektir. Ortadoğu (Suriye) tam olarak bir bataklıktır. Bataklığa girende kolay kolay bu bataklıktan kurtulamaz. Bataklık kımıldadıkça yutar!

 

Emperyalistlerin bir oyunu, özellikle ABD'nin dâhil olduğu ve yönettiği bu büyük oyun Ortadoğu'yu dolayısıyla Müslüman halkların birbirini yemesini sağlayan, Arap Baharı denen - Arap kışı demek daha doğru olur - bir ayaklanma başlatmış yüzlerce, binlerce insanın ölmesine neden olmuşlardır. ABD'nin istediği birçok diktatör devrilmiş başka diktatörler iktidara getirilmiştir. Irak başta olmak üzere Mısır, Tunus, Libya, Bahreyn, Cezayir, Yemen, Fas, Lübnan v.b. ülkelerde iktidarlar değişmiş, son olarak da Suriye'de ayaklanma başlatılmıştır.

 

ABD, 22 ülkenin sınırlarının (Buna Türkiye'de dâhil) değişeceği Büyük Ortadoğu Projesini (BOP) hazırlayıp, (Eş Başkanlığını da Recep Tayyip Erdoğan'ın üstlendiği) projeyi ABD Dışişleri Bakanı Condeleezza Rice tarafından açıklanmıştır. Sınırları değiştirilemeyen ülkelerde kendine bağımlı ılımlı İslam (Bağımlı İslam) yaratarak sömürünün devam etmesini sağlamayı amaçlamışlardır. Daha geniş bilgi için Mustafa K. ERDEMOL'un 21.04.2017 tarihli yazısını okuyabilirler.

 

Tüm emperyalist ülkeler Suriye'nin parçalanması için bir araya gelmişler ve terör örgütlerini maşa olarak kullanarak Suriye'de bir iç savaş başlatmışlardır. Ülke içi ve dışından ki iddialar, bizim de Suriye'yi bölmek isteyen emperyalistlerle birlik olup bu suçu işlediğimiz yönündedir. Hatta bu iddialar dışarıdan gelen 100 binin üzerinde İslamcı teröristlerin finansmanını

(Para ve silah) Suudi Arabistan ve Katar, eğitimini de Türkiye'nin üstlendiği yönündedir. Şunu iyi biliyorum; "Şam'da "Emevi Camisinde namaz kılacağız" söylemi ve "Suudi Arabistan, Katar'la Suriye'ye demokrasi götüreceğiz" diyen öngörüsüz politikacıları biliyorum!

 

Suriye'de iktidarda bulunan meşru Esat iktidarı, Rusya ve İran'ın desteğiyle bu iç savaşı kazanmış görülüyor. Kendi toprağında terör örgütleriyle mücadele ettiğini söylüyor. Bu iç savaşta binlerce insanın ölmesi insanlığın ayıbıdır. Rejim yönetimi de savaş suçlusudur! Ama bu uluslar arası bir sorunken sanki bizim sorunumuz gibi düşünülmesini anlamak mümkün değil. İktidarca Esat'ı devirmek bir saplantı haline gelmiş bulunuyor. İslamcı teröristleri koruyacağız diye bizim askerlerimiz şehit oluyor. Bizim ülkemiz hem ekonomik hem de can kayıpları yaşıyor. Neden neden? Bizim Suriye'de ne işimiz var? Tüm bu soruların cevapsız kalacağını biliyorum. Şimdi de ABD, aynı Irak'ta Saddam'ı kışkırtıp İran ve Kuveyt'e saldırttığı gibi Türkiye'yi de kışkırtıp Suriye'yle savaştırmak istiyor. Uyanık olmalıyız!

 

Şimdi sizleri Halk Ozanı Ferhati'nin (Ferhat Avcı) dizeleri ile baş başa bırakıyorum. Allah sunumuzu hayreyliye!..  

         Kemal GÜRBÜZ,  14.02.2020

 

BEYLER

 

Bitmiyor acılar, bitmiyor keder,

Her günümüz böyle karalı beyler.

Yiğitler, şehitler analar heder,

Yüreğimiz her dem yaralı beyler.

 

Bilmem nere geldik, nasıl bir çağa,

Elbette can vermez paşayla ağa,

Fidanlar düşüyor kara toprağa,

Sormayın ki, bunlar nereli beyler.

 

Yazmıyor kalemim, tutmuyor elim,

Söyler iken bile tutmuyor dilim,

Gelecekse eğer canlara ölüm,

İsterim ki gelsin sıralı beyler.

 

FERHATİ'yim derki artık uyanın,

Kıymeti kalmadı fakirde canın,

Zalim sefasını sürer dünyanın,

Yoksullar canını vereli beyler.

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI