ABD'Yİ SURİYE'DE DURDURACAK GÜÇ VAR MI ?

                ABD'Yİ  SURİYE'DE  DURDURACAK  GÜÇ  VAR  MI ?

Trump'ın  ABD  Başkanı  olmasından sonra  Suriye'de bazı gelişmeler  olacağı yolunda ülkemizde bazı  görüşler ileri sürülmeye başlandı.  Olumlu  olan  görüşlere  göre  Türkiye'nin  bazı   harekatlarda serbest bırakılacağı düşüncesi var. Erdoğan'ın tamamlanmamış ele geçirmelerin tamamlanacağı biçiminde bir demeci var. Savunma Bakanı da hazırlıkların tamam olduğu, bir komutun beklendiği şeklinde demeç verdi.

                Ancak  30  km  eninde ki  güvenlik kuşağının bizim dışımızda ki bölümleri  Rusya'nın denetimi altında ve Rusya da Suriye'den çekilme düşüncesinde değil.  En  Doğu  uçdaki  Haseke'de de  petrolün varlığından dolayı  ABD üssü var.  Tel Rifat  ve  Münbiç  ise bir hayal. Birincisi Rus'ların denetiminde,   ikinci  PYD'nin  elinde.

 Türkiye açısından hoş olmayan gelişmelerin görüleceği görüşleri de var. Seçmekte olduğu bakanların ve bürokratların PYD'yi tutan kişiler oldukları söyleniyor. PYD iyi müttefikimiz diyen var aralarında. ABD'liler müttefik sözcüğünü yanlış olarak ya da bilerek kasıtlı olarak kullanıyorlar.  Müttefik  sözcüğü  iki devlet  arasında ki durumu  tanımlayan bir sözcüktür.

                Suriye  şu  anda  çatışmanın olmadığı  ve  hakkında  anayasa ve seçimler konusunda uluslar arası çalışmaların yapılmadığı bir durumu yaşamaktadır. Bu durum ABD'nin ve PYD'nin yararına olan bir durumdur. İkisinin de amaçladığı Kuzey  Doğu  Suriye'de  PYD'nin  asi yapısı ve  hüküm sürmesinin devam etmesidir.

                ABD Suriye'de Irak'da yaptığının bir benzerini yapmaktadır. Önce  özerk  yönetimler  kurulacak daha  sonra  da  bunlar birleştirilerek devlet ortaya konacaktır. Suriye'de özerk yönetim kurulması aşamasını başlatmaları olasılığı var. ABD'nin bu emelinden vazgeçmesi düşünülemez. Onca çaba ve masraf yapıldı bu projeye. İsrail gibi varlığını ABD'ye borçlu olan bir devlet daha oluşturulacak.  ABD'nin Irak, Suriye, İran ve Türkiye'nin parçalanmasında İsrail ile, daha  çok, oluşturduğu  bu  devlet   kullanılacak.

                ABD  başkanları  ülkelerini  yönlendiren  kişiler  olamamaktadırlar. ABD'de çok güçlü bir ABD'nin  çıkarları  düşüncesi  ve  politikası  var. Kimse bu çıkarların dışında davranmaya bırakılmaz. Hiçbir Başkan kendi olamaz.

                Barış  Pınarı  Operasyonu  başladığında  Trump  Erdoğan'a  acil bir mektup yazdı. Bu mektupta  "Sert adamı oynama. Aptallık etme. Biz de Türk Ekonomisini mahvetmekten sorumlu olmak istemeyiz ve bunu yaparız." diye yazdı. Yani bunun hepimizce bilinmesi lazım.

                 Şimdi bir duruma dikkatinizi çekeceğim. Gazetelerde ve televizyonda Trump'ın el sıkışmasına dikkat ediniz. O hiç ellerin yan yana olduğu durumda el sıkışmaz. Karşıtının elini büker ve alttan elinin içine alır. Karşıtı artık onun elindedir.  Onu  elinde  tuttuğunu  düşünür  ve  karşıtının da onun elinde olduğunu  düşündüğünü düşünür.  Yani  bu  da bir çeşit  Amerikan  hakim olma hareketi.  Söylediğim gibi olmayan  fotoğrafı  yoktur. Bu hareketi  siz de  kendiniz  deneyin.

                Son  olarak  bir çaycımızın halimizi eleştirisi  "Çay 10 TL. Yarım çay bulunur."  Bu yazı  çay ocağının  camında  asılı.

YAZARIN DİĞER YAZILARI