KİŞİLİK SORUNLARI

                              KİŞİLİK  SORUNLARI

           İnanın biyo.psiko,sosyal,kültürel sorunları arasında en önemli sorunu kişilik sorunlarıdır.Tüm öteki sorunlarını çözmüş olsa bile böyle  bir orunu olanın insanca davranması,düşünmesi;kendini çevresine kabul ettirmesi zordur.

İnsanın en önemli sorunlarından biri KUL  ve BİREY olabilme sorunudur,Böyle bir sorunu yaşayan insanın çevresiyle uyumlu olması,kendisiyle barışık olması beklenemez.Denilebilir ki bir toplumda çözümsüz gibi duran sorunlardan biri oradaki insanların "sorunlu insan" olmasıdır.Toplulardaki özgürlükler kavgası,haklar savaşları,değerlerin zedelenmesi veya  geçerli olması doğrudan kişilik sorunlarına bağlıdır.

       Her toplumda iki insan modeli vardır.Bunlardan biri orada insanlar ya KUL'dur  ya da BİREY.Kendini birilerin bir yerlerin kulu olarak görenler asla özgürlükler.demokrasi,hukuk gibi  değereleri için yaşamazlar.Bu değerleri savunamazlar.Kimlerin kulu iseler onun gördüklerine dayattıklarına bağlı olmak zorundadırlar.Kendine göre seçeilme özellikleri yoktur .Çünkü     kendinin birilerinin kulu gören ve sayan insanın kul olduğu kişi veya düşüncenin dışına çıkma seçeneğine sahip değildir.KUL  anlayışının getirdiği dayatmaları aşması mümkün değildir.

Biat ve itaat diye bir koşullanmayı çiğnemesi mümkün değildir.Tüm dünyada demokrasinin gelişmemesinin nedeni bu kul insan anlayışının varlığına bağlıdır.

   BİREY   yapması gereken davranışlara kendi karar verebilir.Kimseden izin almak icazet almak durumunda değildir.Ama KUL yapacağı davranışlarda izin beklemek zorundadır.

     Demokrasi bireylerin yaşama şeklidir.Geri kalmış toplumlarda demokrasilerin de geri kalmasının nedeni birilerinin söz ve davranışlarında "ACABA NE DER"   diyerek birilerinden korku duyması kendi aklına göre karar vermede özgür olmamasıdır.BİREY'in böyle bir korkusu olmamaması gerekir. Birey davranışlarını olması gerektiği gibi yaptığından kimseden çekinmesine gerek yoktur.Bireylerin çok olduğu bir yerde de yapılması gereken davranış yapılır.Az olduğu yerde ise beklenen davranışlar öne çıkar

      Geçtiğimiz hafta sonunda bir gazeteden yer alan şu habere bakalım . "SOKAK RÖPORTAJI YAPTI  EVİNİ POLİS BASTI"  Haber şöyle devam ediyordu:Bir yurrtaş ekonomik gidişatı ve iktidarı eleştiren bir söylemde bulunmuş  sorulan bir soru üstüne..bu röportajın yapıldığı günün akşamında vatandaş karakola götürülmüş,sorgulanmış.Yurttaşın söylediğine göre kendisini sorgulayan kişi "BİRİYERİ SANA BUNLARI SÖYLÜYOR SEN DE TEKRARLIYORSUN "   diyesiymiş.

      Birileri bazı durumlarda göstericilerin mutlaka başkaları tarafından öyle söylemeye ve davranmaya zorlandığını var sayıyor.Gösterilere katılanların kendi düşünceleri değil de başkalarının istediklerini söylediğini sanıyorBu yanlış bakış elli yıldır devam ediyor bir gurup insan tarafından.Çünkü onlar insanların illede başkaları tarafından yönlendirildiğini kendilerinin böyle düşünceleri olamayacağını düşünüyorlar.Bu yanlış bakış hep yanlış sonuçlar doğurdu bu toplumda.yahu adam bir paritinin üyesi olmuş bir derniğin üyesi olmuş hpartisi ve derneği bir eylem düzenlemiş.buna ya katılır ya katılmaz.taşıyacağı pankartı taşımak için birilerinden para  mı alıyor bu tür kişiler..Yada kendine göre söyleyeceği sözü yok da ille başkalarından söyleyeceğini  mi öğrenir..

    Bu nasıl bir yaklaşımdır bilirmisiniz?Herkesi kendi gibi bilmek anlayışı, Bu kafayı birilerinin değiştirmesi gerekir..

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI