"MİLLET İTTİFAKI-ORTAK EYLEM PLANI MUTABAKAT METNİ !?"

 

Sonunda (eski adıyla) Altılı Masa, 30 Ocak 2023 Pazartesi günü adına "Ortak Eylem Planı Mutabakat Metni" dedikleri ve 9 başlık altında,  2. 300 civarında maddesiyle kamuoyuna duyuruldu, çok beğenildi ve halktan büyük alkış aldı, umutları arttı!..

Ancak, Arapça-Farsça-Osmanlıca veya Batı dilleri sözcüklerinin çok fazla kullanılmaması, artık zor da olsa tamamen bizim 'Öz Türkçemize' dönülmesini sabırla bekleyen ben ve benim gibiler, bu metinde çok fazlaca kullanılan Arapça sözcüklerin olması dikkatimizi çekti!.. Örneğin; 'Millet İttifakı' yerine "Halk Anlaşması" veya "Halkın Oy Birliği Kararı" denilemez miydi? 'Mutabakat Metni' yerine; "Anlaşma Metni" denilemez miydi?

Ama ne olursa olsun, işin daha başında olunduğu için, bundan sonraki çalışmalarında yapılacak 'Basın Eleştirileri' sonrası, beklenen güzel değişimlerin bu konuda da olacağını umut ediyoruz!.. Burada 9 başlığı ve 2.300 civarındaki maddeleri tek tek yazmamız mümkün değil tabii, ama ben bunların 'özetinin özetini' çıkartarak, bizi ve sizleri öncelikle en çok ilgilendiren maddeleri şöyle sıraladım:

---Yolsuzlukla elde edilmiş tüm gelir ve mal varlıkları geri alınacak.                                                                                
 
---Cumhurbaşkanlığı tahsisli Yalı ve Saraylar halkın kullanımına açılacak.                                                               
     
---Seçim barajı % 3'e düşürülecek.                                                                                                                           
  
---Türkiye Varlık Fonu, YÖK kapatılacak.                                                                                                                
  
---Kanal İstanbul Projesi iptal edilip, Atatürk Hava Limanı yeniden uçuşlara açılacak.                                                     
---Yerel Yönetimlere atanan tüm 'Kayyumlar'ın görevlerine son verilecek.                                                            
---Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki tüm ofisler, lüzumsuz kuruluşlar kapatılacak.                                                           
---İstanbul'a taşınacak Merkez Bankası, yeniden Ankara'da görev yapacak.                                                           
 
---Kur Korumalı Mevduat Sistemi (KKM), vadesi dolduğunda tamamen kaldırılacak.                                                  ---Yolsuzluğu tespit edilen Kamu-Özel İşbirliği Projeleri ile devleti zarara uğratan yüklenici şirketler yargılanıp, zararlar tahsil edilecek, yasal sorumluları cezalandırılacak.                                                               
---Mülâkat son bulacak, hiçbir kamu görevlisi bir maaştan fazla ücret alamayacak!..                   
---Her Üniversite kendi yöneticilerini (Rektör-Dekan) kendi içinde seçecekler.                                                              
---Artık Basın özgür olacak, hukuka uygun olmayan 'Yargılama-Tutuklama-Gözaltı' uygulamaları insanlarımıza yakışır hale gelecek!..                                                                                                            
---Tarıma büyük destek verilip, artık dışarıdan ürün alımlarına son verilecek!..                                                       
---Sağlık ve Eğitim, herkesin eşit ulaşabildiği bir hale getirilecek!..

Herhalde sizlerin de umutla duymak ve yaşamak istedikleriniz bunlardı!.. Bu 2.300 madde içinde hepinizin; "Hah, işte ben de tam bunu istiyordum!" diyebileceğimiz bütün beklentilerimiz mevcut, daha ne olsun ki!? Şimdi görev sırası halkımızda, sandıklara bu sefer gittiğimizde artık bunları düşünüp, bunların gerçekleşmesini sağlayacak siyasi kadroları iş başına getirmektir!.. Sözlerini tutmayan, halka hep yalan söyleyen kadroları saf dışı etmek sizin elinizde, çünkü seçimlerde patron sizlersiniz!..

Ocak ayı sonlarında eşimle çok sık hastalandık, her türlü hastaneleri adeta yol ettik, çoğu zaman sıra alamadık veya aylar sonrasına muayene günü verdiler, çok da para harcadık!.. Hastalığımız lâf anlamıyordu ki, o günü bekleyelim!? Doktorlarımızın yazdıkları ilâçların hemen hemen yarısını Eczanelerde bulamadık; ya bekledik, ya da başka yerlerden getirtmek zorunda kaldık!.. Yeni yapılan o devasa hastanelere her gidişimde, aklıma hep şu türkü geliyordu: "Neyleyim Sarayı, neyleyim Köşkü/ İçinde salınan yâr olmayınca/. Neyleyim binayı, neyleyim cihazı/ İçinde her branştan doktor olmayınca!.." Sahi, bu sağlık sistemi ne hale gelmiş yahu!? İnşallah 14 Mayıs'tan sonra bunlar da düzelecektir?..         Sakin KOŞAR.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI