MEHMET BARLAS'TAN YENİ ZIRVALAR !?


Tam da kurtarıcımız ve kurucumuz Büyük Atatürk'ümüzün ölümünün 83'üncü yıldönümünün anılacağı '10 Kasım' gününden bir gün önce, 09 Kasım günü, eskimiş gazetecilerden sayın Mehmet Barlas, artık iyice huy edindiği üzere, yine CHP'yi eleştiren yazısının bir bölümünde şöyle yazmış: "... Bir de bakmışsınız ki, CHP seçimlere giremiyor ve kapatılıvermiş..."
Bir zamanların çok hızlı 'solcu'suyken, şimdiki sağ iktidarların bir numaralı yağcısı haline gelen bu ve buna benzer gazeteci gibilere, bunlar uğruna kitaplar yazan, yargılandığı mahkemelerde aklanan sayın Emin Çölaşan bu sefer neler söyler bilinmez ama; bu yazısı için 09 Kasım 2021 Salı günü saat 17.00'de Halk TV'de yayımlanan "Kadraj" adlı programda, Hukukçu sayın Gürkan Çakıroğlu, bu yandaş  Mehmet Barlas için; "...Bu arkadaş 12 Eylül sonrası rotasını şaşırmış vaziyette, bütün sağ iktidarların papağanlığını yapmaktadır!.. Kendisine bizler 'Gazeteci' diyemiyoruz da, birileri bunları gazeteci zannederek gazetelerinde yer veriyor, ne hikmettense hâlâ yazdıkları saçmalıkları okuyorlar" dedi...
Aynı akşam Tele-1'deki 18 Dakika programında sayın Dr. Merdan Yanardağ da bu adam için; "İktidarların iflâh olmaz yardakçısı" deyimini kullandı...
Ülke gündemini biz de takip ediyoruz, her türlü haberleri biz de izliyor, değerlendiriyor, yorumlarımızı yazarak, okuyucularımızla biz de paylaşıyoruz... Mehmet Barlas'ın CHP hakkındaki bu yazdıkları, tam da; "Bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü?" veya "Delik dondan çıkar gibi, o yine niye çıktı?" sorularına benziyor... Sahi, CHP hangi suçu işlerken yakalandı da, hemen onun kapanması gerekiyor eyy Mehmet Barlas!? Burası bir 'Hukuk Devleti' değil mi bayım!? Bir suç veya ihanet varsa, bu memleketin Mahkemeleri yok mu bayım!? Neden hemen sizin gibiler ikide bir ortaya çıkıp da, kendinizden olmayan herkese hangi hakla ve selâhiyetle "Yargısız İnfaz" yapıyorsunuz!?
"Kadraj" haber programında Hukukçu Gürkan Çakıroğlu, bu adam hakkında şunları da söyledi: "...Bu gazeteci kılıklılar, 12 Eylül darbecilerinin devamı niteliğinde olanlardır!.. Bu ülkenin kurucu partisi olan CHP, sadece 12 Eylül zamanındaki darbeciler yüzünden kapatılmıştı!.. Günümüzdeki temsilcileri de, herhalde bu papağan gazeteciler olmalılar?" dedi... Hangi olay, haber veya ihanet, bunları o adama yazdırmıştı, bir fikri olan var mı!?
'Padişah ve Patlıcan' fıkrasını bilir misiniz? Eskiden Saray mutfağına hiç patlıcan girmezmiş, çünkü Padişah patlıcan yemeklerini hiç sevmezmiş... Onun minik Soytarısı da, her gün patlıcan yemekleri aleyhinde konuşur, bu sebzenin ne kadar kötü ve zararlı bir yiyecek olduğunu anlatır durur, aşçıbaşını kulağından kuruturmuş... 
Her nasılsa, bir gün Padişahın patlıcan yemeklerini canı çekmiş, mutfağa haber gönderip, birkaç çeşit patlıcan yemeği yapılmasını emretmiş... Bunu duyan Soytarısı durur mu, hemen herkese patlıcan yemeklerinin ne kadar faydalı ve şifalı olduğunu anlatmaya başlayınca, ustabaşı kızgınlıkla Soytarıya çıkışmış; "Hani ulan sen patlıcan düşmanıydın, şimdi ne oldu da her yerde patlıcanı övüyorsun bre dallama!?" diye sorunca, Soytarı çok rahat bir şekilde omuz silkip; "Sen beni ne zannediyorsun ustam, ben patlıcanın değil, Padişahımın Soytarısıyım" diye cevap vermiş ya? Bu 'dönekler' ekibi de, aynen o fıkraya benziyor mu?
Neyse, bu tatsız mevzuyu burada bırakalım, nasılsa Emin Çölaşan, Yılmaz Özdil gibi büyük üstatlarımız gereğini yaparlar. Bugün de size Orhan Veli'nin 'Pireli Şiir'i ile veda edeyim:
"Bu ne acaip bilmece/ Ne gündüz biter, ne gece/ Kime söyleriz derdimizi/ Ne hekim anlar, ne hoca?// Kimi işinde, gücünde/ Kiminin donu yok kıçında/ Ağız var, burun var, kulak var/ Ama hepsi başka biçimde!..// Kimi Peygambere inanır/ Kimi saat-köstek donanır/ Kimi kâtip olur, yazı yazar/ Kimi sokaklarda dilenir!..// Kimi kılıç takar böğrüne/ Kimi uyar dünya seyrine/ Karı hesabına geceleri/ Gündüzleri baba hayrına!..// Bu düzen böyle mi gidecek/ Pireler filleri yutacak/ Yedi nüfuslu haneye/ Üç buçuk tayın yetecek!.."  
YAZARIN DİĞER YAZILARI