Yazan: Ünal Şöhret Dirlik
Gök Bekiroğlu Mustafa ile Zilli Aşa (Ayşe) otuz senelik evlidirler. Birbirlerine karşı çok sevecen davranırlar, biri üzülse öteki daha çok üzülür. Gök Bekiroğlu hastalansa Zilli Ayşe onun iyileşmesi için elinden geleni yapar, eşinin başını bekler durur. Güzel bir olay karşısında da sarılıp öpüşerek sevinçlerini belli ederler. Ovaya gitseler dönerken onları el ele görürsünüz. Gök Bekir oğlu az uzacık bir yere gitse Zilli Ayşe’ye uyku yoktur artık, kocası gelinceye kadar gözü yollardadır.
Bu kadar sevgiyi, birlikteliği gören komşular, bilhassa komşular içinde kocalarından pek yüz bulamayan, çoluk çocuğa karışmış, az pasaklıca kadınlar onları gıpta ile seyrederler, içlerinden de kıskanırlardı. Bu yüzden Gök Bekiroğluna erkekler Gülibik (kılıbık) lakabını takmışlar. Ondan söz edeceklerinde de “Geldi Gülibik, gitti Gülibik” diye konuşmaya başlamışlar.Az biraz patavatsız olanlar da yüzüne karşı Gülibik deme cesaretini gösterirlerdi. Gök Bekiroğlu bunlara bir şey demez, güler geçerdi.Akşam eve geldiğinde de Zilli’ye olanları anlatır da, beraberce gülerlerdi. Oğlu ile kızı da kendilerine çekmişler, onlar da olayların tatlı yanlarını bulup gülümserlerdi.
Yıkılan Taş’ın önünde devrilmiş bir çam ağacı gören Gök Bekiroğlu; yanına eşini de almış, kuru çamdan odun kesmek için erkenden yola çıkmışlar. Zilli yürümeyi sevdiği için kocasını eşeğe bindirmiş, Kapı Kaya ’nın oradaki yokuşu tırmanmaya başlamışlar. Sabah karanlığında eşeğin önünden bir çakal geçivermiş ve ürken eşek geriye sıçramış, boş bulunan Gök Bekir oğlu yere yuvarlanmış, kol ve bacakları berelenmiş, alnı yaralanmış, çok korkmuş. Ah! Oh! Çekerken karısına sesleniyormuş: “Bayıldım, Aşa nerdesin? Bayıldım, Aşa nerdesin?” diyormuş. Zilli Ayşe’nin çığlıklarına yetişen komşular; Gök Bekiroğlu’nu düzgün bir yere taşıyıp yere uzatmışlar.
Zilli Ayşe kocasına “-Nasılsın Bekir’im” dedikçe ?Kocası da :
“-Bayıldım Aşa! Bayıldım Aşa!” Diye cevap veriyormuş. Köylüler o günden sonra Kapaya Yokuşu’na; “ Bayıldım Aşa Yokuşu” demeye başlamışlar. İşte bizde bazı yer isimleri böyle verilir
(*)Fethiye-Pırnaz Yaylası yolunun Söğütlüdere köyü sınırları içindeki; Susuzdan Kestane Yaylasına aşılan kayalık yokuş.Kstirme olduğu için, dolaşımdan on dakika evvel Kestane Yaylasına ulaşılır. Yanında hayvanı olmayanlar bu yolu tercih ederler.