ÖĞRETMENİM PERRAN YÜCEL'İN MEKTUBU

ÖĞRETMENİM  PERRAN YÜCEL'İN  MEKTUBU

                                                                                                                Ünal Şöhret Dirlik

Ben 1938 İncirköy doğumluyum. Hani ünlü Muğla Valisi Recai Gürel'iyi  İncirköy Çamlığı'nda karşılayanlar arasında benim akranlarım da varmış. Çam  Torularının arasına doluşmuş çok sayıda çocuğun "Vali Amca biz okul istiyoruz" diye bağırıştığı zamandan iki yıl geçmeden okul inşaatı başlamıştı köyümüzde. Onun için  Biz İncirköylüler Vali Recai Güreli'yi çok severiz. Onunla ilgili bir çalışma yapıldığını duyduğumda çok sevindim ve Büyük Şehir Belediyesi tarafından yayınlandığı ay içinde Muğladaki dostlarım gönderdi.

İncirköy İlkokulu 1944-1945 öğretim yılında açıldı. O yıl Kızılçullu'u bitiren köyümüzden Muhtar İbrahim Şahin'in oğlu Ziya Şahin Başöğretmen olarak geldi ve bizi okutmaya başladı.Sonraki yıllarda Hacer Demirezen, Ferit Solmaz, Fevz i Orhun köyümüze atandılar.Resim bölümünü kazanan Ziya Şahin Kızılçullu'da okurken öldü, Ferit Solmaz 1956 yılında Karagedik'te öğretmenlik yaparken öldü.Hacer öğretmen  İzmir'e gitti. Vasıf Kayakıran Fethiye'de çocuk kütüphanesinde görevlendirildi...

Beşincı sınıfı bitirmeme bir ay kala Çalış'ta Çardak Zeytin mevkiinde dikilen okaliptüsleri beklemek için  ailecek tam denizin kenarına göçtük. Günlerce dalga sesinden ve beş metre uzağımızdan geçen dekovil sesinden uyuyamadık.İlk pazartesi günü ellerimizde tahta  çantalarla Karagedik'in yolunu tuttuk. Orada bizi mavi gözlü, güzel bir bayan öğretmen bekliyordu. Adı; Emine Perran Kovacı idi.Sonra bir Müfettişle evlendi ve soyadı  Yücel oldu.Önceki yıl değerli eşi Turgut Yücel'i kaybetti. Benim de ağır hastam Vardı, üstelik Yeşil Üzümlü'de yazlıyordum arayamadım.

Recai Şahin'le FETAV adına "FETHİYE Yazıları"nı hazırladık, bu kitabın baskısı geçen ay tamamlandı. İlk işim Perran öğretmenime göndermek  oldu.Ona baş sağlığı diledim. Ben de beş yıl önce başlayan bir hastalıktan sonra eşimi kaybettiğimi yazdım. Öğretmenim  9 Aralık 2016 tarihinde İzmir'den bir mektup gönderdi. FETAV'a geçen Cuma günü  uğrayışımda Dilek Hanım verdi.Şöyle yazıyor öğretmenim.

 

                                                                                              09.Aralık.2016,İzmir

Sayın Ünal Şöhret Dirlik,

Değerli hemşehrim, öğrencim. Meslektaşım;

Size internetten ulaşmaya çalıştım, ama bundan pek emin olamadım, tekrar ediyorum. Eşinizi kaybettiniz, başınız sağ olsun. Allah rahmet eylesin. Eşlerin hayatımızda bambaşka yerleri var. Boşlukta kalıveriyorsunuz, desteğinizi kaybediyorsunuz, kolunuz- kanadınız kırılıveriyor. Kimse de kimsenin yerini tutmuyor maalesef. Dünyanın düzeni bu. Kalanlara sağlıklar, sabırlar dileyelim.

"Fethiye Yazıları"kitabınızı aldım, teşekkür ederim. Yanılmıyorsan birkaç yıl oldu tasarlayalı, planlayalı. Elbette, hiç kolay değil,bir çok kişiye ulaşmak, yazı seçmek, yerleştirmek, kitaplaştırmak.

Sizi ve Recai Bey'i bir çok yönden kutlamak gerek. Bir çoğunu tanıdığım , bazılarının çeşitli yörelerden ve mesleklerden gelerek Fethiye sevgisinde buluşan , bu değerli kişileri tanımaktan büyük bir zevk , onur ve heyecan duydum. Her birinin yazısı, Fethiye ilgili  sayısız anılarımı çağrıştırdı, onları yeniden yaşadım, zamanı geriye sararak nerelere gittim- geldim bilemezsiniz, sağ olun, böyle hayali, nostaljik bir geziye çıkardığınız için beni.

Fethiyeli olmanın ayrıcalığını, coşkusunu tekrar yaşadım.

Benim ailem Rodos'lu, ancak babam, diğer üç amcam gibi, 1929 yılında yaşamını Türkiye Cumhuriyeti'nde sürdürmek için adadan ayrılmış  ve devlet tarafından İstanbul'a iskan  edilmiş. Fakat, babam  Fethiye'yi çok sevmiş, beğenmiş, verilen evi ve nüfus kaydını  da İatanbul'da bırakarak Fethiye'ye yerleşmiş.

Ayrıca bir Beşkaza'lı ile evlenenlerin artık nereli olursa olsun  Fethiyeli olmak  zorunda olduklarını biliyor muydunuz?

İşte bu nedenlerden dolayı Has Fethiye'liyim , diyorum.

""Fethye YAZILARI'ın daki , pek çoğu öğretmen olan yazarlar ve şairlerle tanışmayı çok isterdim. Ellerine, dillerine sağlık. Tekrar takdirlerimi,sevgi ve selamlarımı iletirim.

2007 yılında yayınlanan şiir kitabımda (CAMBAZ) Fethiye ile ilgili dört şiirimden birini, bu özel duygular içinde sizinle paylaşmak istedim.

 

                                                                                               Emine Perran Yücel-imza

 

 

SELAM OLSUN

 

"Cennetten bir köşe" diyorlar

Senin için Fethiye'm

Dağında, köyünde bir mutluluk rüzgârı,

Yaylanda, ovanda bin bereket.

Körfeezin pek te biçimli çizilmiş,

İçine adacıklar dizilmiş,

Her birinde bir efsane dillenir.

Kıvrak türkülerin çınlar

Dantel koylarındaç

 

 

Denize kayan ormanlarındaki

Kuşuna, böceğine, tavşanına,

Geyiğine selam olsun.

 

 

Beyaz saçlarını taramış,

Tacını takmış başına,

Yine Mendos,

Baharı selamlıyor,

Mağrur, edalı.

 

Seydiler'de kilim,

Üzümlü'de Dastar dokuyan,      

Boynu Altın, boncuk döşeli,

Çiçek çiçek etekli,

Gelinlere, kızlara, selam olsun.

 

 

Mertlik, yiğtlik pek yaraşır

Yüreğine, gönlüne,

Uyanık özüne,

Dobra sözlü Beşkazalım.

Emine Perran Yücel-Emekli Öğretmen/İzmir

YAZARIN DİĞER YAZILARI