BÜYÜK TAARRUZUN 1.- 2. GÜNÜ/KOCATEPE


                Değerli okurlar, Kocatepe, birbirinden önemli ve değerli o kadar çok tarihi belgelerle dolu ki, hangi birine bakacağımızı, hangi birini yazacağımızı şaşırıp kalıyoruz. Ama bu ilk gün, Nazım'ın "Paşalar O'nun arkasındaydılar/O, saati sordu. Paşalar "üç" dediler" Dediği yerdeyiz. Daha fazla gevezelik etmeden sizlere işi aslından verelim:

                BÜYÜK TAARRUZUN 1. GÜNÜ (26 AĞUSTOS 1922)

"Türk topçusu sabah saat 4.30' da ateşe başlaması gerekirken fazla sis yüzünden topçu ateşi bütün cephede birden 05.00' da başlatıldı. 05.30' kadar devam etti. Topçu ateşi, Kalecik Sivrisi, Belentepe, Beytepe, Tınaztepe; Erkmentepe üzerinde yoğunlaştırıldı. Asıl taarruzu yapacak, 2. Ordu Afyon-Çal Demiryolu ile Çiğiltepe arasındaki 40 km. genişliğindeki bölgeden taarruz edecekti. Buna göre 1. Ordu, Afyon güneyinden itibaren bölgeyi 4. Kolordusu' na, Belen Tepe ile Çiğiltepe' yi kapsayacak şekilde Ahır Dağlarına kadar olan bölgeyi de 1. Kolordusu' na vermişti. 4. Kolorduyu toplam 137 top destekliyordu. Bu durum, o günün koşullarına göre büyük bir topçu yığınağı ve gerçekten büyük bir ateş üstünlüğü idi. Topçuları isabetli ve yoğun atışlarıyla düşman siperleri iyice ezilmiş, irtibat hatları parçalanmış ve hatırı sayılır kayıp verdirilmişti.

                Hazırlık ateşini müteakip 57. Tümen; Çiğiltepe' ye, 14. Tümen; Damlalı Boğazı' na, 15. Tümen Tınaztepe' ye, 23. Tümen, Belentepe' ye, 11. Tümen, Beytepe' ye, 5. Tümen Kalecik Sivrisi' ne, 8. Tümen, Afyon istikametinde taarruza başladılar. Yarbay Halit AKMANSU, komutasındaki 5. Tümen, saat 07.00' da Kalecik Sivrisi' ni ele geçirdi. Yarbay Naci TINAZ, komutasındaki 15. Tümen, saat 08.00' a doğru Tınaz Tepe'yi ele geçirdi.  Yarbay Ömer Halis BIYIKTAY komutasındaki 23. Tümen, saat 09.00' da Belen Tepe' yi ele geçirdi. Bir İngiliz Kurmayının verdiği raporda; "Eğer Türkler, bu mevzileri dört-beş ayda işgal ederlerse bir günde elde ettiklerini iddia edebilirler" dediği bu mevzileri ele geçirmek için Türkler' e üç-dört ay değil; bir günde değil, yalnız birkaç saat yeterli gelmişti.

                Fahrettin ALTAN Paşa komutasındaki 5. Süvari kolordusu; bütün gece süren yorucu bir yürüyüşten sonra 20. Km. lik dağ yolunu aşarak Sincanlı Ovası' na inmişti. İleri sürülen keşif kollarına "Afyon-İzmir Demiryolunu ve telgraf hatlarını kesmeleri" emri verildi. Saat 10.00' a doğru Albay Mürsel BAKÛ komutasındaki 1. Süvari Tümeni' nin öncü alayı, Dumlupınar'ın doğusuna kadar ilerlemiş, İzmir-Afyon demiryolunu tahrip etmiş, yer yer koşup gelen dağınık Yunan kuvvetleriyle çarpışmaya girmişti. Keşif kolları telgraf hattını kesmiş ve demiryolları üzerine taş yığdıkları sırada düşman demiryolu muhafızları ile çarpışmışlardı. 1. Ordu komutanı, cephedeki taarruzun başarılı olması için 5. Süvari Kolordu Komutanına Kırka istikametinde taarruz etme vazifesini verdi.

                26 Ağustos 1922 günü öğle saatlerinde; ilk şoku atlatan Yunan kuvvetleri yavaş yavaş toparlanmaya başlamış ve mukavemeti gittikçe sertleşmişti. Tınaztepe bölgesinde saat 14.00' da düşman mevzilerine giren ve başarıyla ilerleyen Türk 15. Tümeni, düşmanın karşı taarruzu üzerine saat 14.00' dan itibaren taarruzlarını durdurarak çekilmeye başlamıştı. Bunda, Tınaztepe kuzey yamacına geçen birliklerin topçu desteğinden mahrum kalması ve Türk 38. Alay Komutanı Yarbay İlyas Bey'in yaralanmasının da tesiri vardı. Tınaztepe' de düşman, tekrar tamamen hâkim oldu. Ancak takviye edilen birliklerimiz, süngü hücumuyla Tınaztepe' yi saat 22.00' da yeniden ele geçirdi. 26 Ağustos 1922 günü, 2. Ordu'nun kuzey kanadında bulunan 61. Tümen, Kaz uçuran Tepesi' ne yaptığı taarruzda başarılı olmuşsa da karşı taarruza uğrayarak geri çekilmişti."

                BÜYÜK TAARRUZUN 2. GÜNÜ (27 AĞUSTOS 1922)

"4. Kolordunun doğudaki 8. Tümeni daha gece bitmeden saat 04.00' da baskın tarzında, hiç ateş etmeksizin süngü hücumu ile düşmanın ilk siperlerine saldırdı ve kaşla göz arasında Yunan savunmasına önemli bir direnç noktası olan Kurt kaya Tepesi' ni ele geçirdi. Yunan mevzilerinin en hâkim kesimi 1310 metre yükseklikteki Erkmen Tepe; saat 08.00' da 5. Tümenimizin eline geçmiş, 14. Tümenimiz saat, 09.00' da bir gün önce kaybettiği Kırca aslan Tepesi'ni yeniden ele geçirdi. Saatler ilerledikçe Birinci Ordunun askerleri adım adım siperden sipere kuzeye doğru önlenemez bir kuvvetle ilerliyor, düşman cephesinin çatırdamaya başladığı hissediliyordu. Tam bu sırada saat, 11.00' da Albay Reşat Bey'in intiharı bu sevincin ortasına bir bomba gibi düşmüştü. Albay Reşat Bey (in intiharına sebep; 57. Tümenimize hedef olarak verilen Çiğiltepe' yi iki gündür bir türlü ele geçiremeyişi idi. 57. Tümenimizin sorumluluk sahası genişti. Üstelik ağır topçu desteğinden de yoksundu. Ele geçirilmesi istenen Çiğiltepe, çok sarp, kayalık, dikenli ve çalılıklarla örtülü bir yapıdaydı. 27 Ağustos 1922 sabahı tekrar taarruza başlayan 57. Tümen, dün olduğu gibi bu gün de inatçı bir savunmanın karşısında bir türlü ilerleyemiyordu. Üst komutanlıklardan gelen telefon emirleri, bir an önce Çiğiltepe' nin alınmasını istemekte, 57. Tümen'in son bir gayretle ileri atılması talep edilmekteydi. Bütün bunlardan üzüntüye kapılan 57. Tümen Komutanı Albay Reşat Bey, kendisini yalnız bırakmayan Kurmay Başkanının bir telefon için yanından ayrılmasını fırsat bilerek beylik tabancasıyla başına bir kurşun sıkarak intihar etti. Cebinden çıkan küçük bir kâğıtta; "Muvaffakiyetsizlik, beni hayatımdan bizar etti" yazıyordu. Çiğiltepe, Mehmetçiğin süngüsüne daha fazla dayanamadı ve bu tepe saat; 17.30' a doğru ele geçirildi.

1.Kolordu bölgesindeki Yunan cephesi ve savunmasının parçalanmasından sonra 4. Kolordu bölgesinde de saat; 15.30' da 8. Tümenimiz, Afyon şehrini örten son düşman mevzilerini de ele geçirdi. Trikopis, saat 13.00' ten itibaren Karargâhı ile Afyon'u terk etmiş ve Resul Baba' ya doğru hareket etmişti. Afyon, yanıyor ve Yunanlıların kenti acele boşalttıkları görülüyordu. 8. Tümenimizin 189. Alayı, 27 Ağustos 1922 Pazar günü saat; 17.30' da yer yer yanmakta olan Afyon' a girdi. 5. Süvari Kolordumuz; Düşman derinliklerinde bir kısım kuvvetleriyle Bal Mahmut' a doğru çekilen düşmanı bozguna uğratırken asıl kuvvetleriyle Yunan ihtiyat kolordusu üzerine yöneldi. KÜÇÜKKÖY İSTASYONU' nu elde etmek şarttı. Düşman, İzmir'den trenle getirebileceği kuvvetlerini burada indirirse cephesine kolay yardım edebilirdi. Onun için bu istasyonun indirmeye elverişli olmayacak surette tahribi gerekiyordu. Bu görev 2. Süvari Tümenimize verildi. Düşman da gece burasını ve bütün hat boylarını muhafızlarını kuvvetlendirmişti. 2. Süvari Tümenimiz görevini yaptı ve istasyona sürdüğü 2. Süvari Alayı, bu istasyonu muhafaza eden düşman kuvvetlerine saldırarak onları dağıtıp Küçükköy İstasyonu'nu zapt etti. Böylelikle düşmanın cepheye kuvvet kaydırmasına mani olmuştu. Cephedeki düşman, bu gün Afyon ve Sincanlı Ovasına dökülmüştü."

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI