KURULUŞ GÜNLERİ DOĞUM GÜNLERİDİR
14 Aralık Cumartesi günü akşamı İnşaat Mühendisleri Odası'nın kuruluş günü dolayısıyla düzenlenen yemeğe çağrılı olarak katıldım.
Dostum, Yerel Tohum Derneği Başkanı ve İnşaat Mühendisi Mehmet Bal'a, mesleğinde kırkıncı yılını doldurması nedeniyle oda tarafından bir plaket verilecekti.
Kalabalıkta zor olacağı düşüncesiyle karşılıklı konuşmaya biraz zaman ayırmak için erken gittim. Çünkü geçirdiği kaza dolayısıyla telefonla konuşma dışında böyle bir fırsat bulamamıştık. İki kolu da uzun süreden beri alçıda idi. Şu anda hem mesleğindeki önemli dönüm noktası, hem de her iki elini de kullanabiliyor olmanın mutluluğunu yaşamaktaydı. Dilerim ağaçlara tırmanırken daha dikkatli olur.
Çoğu eşiyle ve çocuklarıyla salona gelmeye başladılar. Bir yemekten çok bayram havası vardı. Birbirine tanıştırılanlar, birbirleriyle sarmaş-dolaş olanlar, koyu bir söyleşiye dalanlar, böyle bir hava yaratıyorlardı. Bu arada ben de çoğu kişiyle tanıştırıldım. Birçoğunu da tanıdığım için bir bakıma özlem giderdik. Benim açımdan iyi de oldu.
Salon doldu. Açılışı Şube Sekreter Yardımcısı, İnşaat Mühendisi Emrah Uygunol yaptı. Odaya katılanlara bir hoş geldiniz konuşmasından sonra konuşmasını yapmak üzere Oda Başkanı Azmi Cihangir Aygın'ı davet etti.
İnşaat Mühendisleri Odası Muğla Şubesi Başkanı Aygın, öncelikle herkesi selamlayıp "Hoş geldiniz!" diyerek sözlerine başladı. Sonra Cumhuriyet öncesi ve sonrasında yerli teknik gücümüzün yabancılara tanınan ayrıcalıklı çalışma koşulları karşısında yürüttükleri uğraşın zamanla örgütlü bir uğraşa dönüştüğünü, farklı zamanlarda kurulan Mimarlar ve Mühendisler Cemiyetinin 1954 yılında TMMOB adını aldığını, İnşaat Mühendisliğinin kurucu mühendisliğin başında gelmesi dolayısıyla evrensel bir meslek olduğunun altını çizdi. Artan toplumsal gereksinmeler nedeniyle yeni ve çağdaş tekniklere dayalı bir meslek mensubu olduklarını sözlerine ekledi. Kuruluş günlerinin doğum günleri olduğunu, geçmişle gelecek arasında sıkı bağlar kurmanın gereğini vurguladı.
"Ülkemiz, çok ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunuyor. İçte ve dışta örtülü bir savaşla her eve bir ateş düşüyor. Sürekli gündem değiştirilerek ülkenin ve ekonominin nereye sürüklendiği belli olmayan döngüde git-geller yapılmaktadır. İnsan haklarının, hakkın, hukukun adaletin ve en önemlisi, kişi özgürlüklerinden yoksun olan bir ülkede yaşamaya çalışmaktayız.
Her şeye saldıran, bilimi, tekniği ve mühendisliği dışlayan bir yönetime karşı mücadele eden tüm meslektaşlarımızı, kuruluş günümüz nedeniyle kutluyorum." Dedikten sonra toplumsal yaşama ve mesleğe hizmet eden tüm meslektaşlarına başarılar dileyerek sözlerine son verdi.
Meslekte uzun yıllar hizmet edenlere plaketler verildi. Yukarıda da belirtildiği üzere bir bayram havası vardı. Karşılıklı oyunlar oynandı, danslar edildi. Herkes gönlünce eğlendi. Bir aile ortamındaymış gibi bir hava vardı. Geç saatlere dek bu güzel görüntüler sürdü.
Böylesine içtenlikli ve güzel görüntülerin özlemini ne denli de çekermişiz meğer! 25.12.2019
Nuri Çelik