BİR ZAMANLAR "BOZÜYÜK PAZARLARI!?"

 

                   

Yatağan İlçemiz-Bozüyük Köyü Pazarı, 1932-1936 yılları arasında, köyün ağalarından 'Selahattin Toksöz' ün çabalarıyla kurulduğu söylenmektedir... İlk kuruluşu olarak "Hayvan ve Et Pazarı" olarak kurulup, aradan geçen 4 yıllık sürede de, 'sebze-meyve-bakliyat pazarı' da gelişmiştir... Haftanın Pazar günü kurulan Bozüyük Pazarı, geçen yıllar içinde çok gelişmiş, Cumartesi ve hatta Cuma günlerinden hareketli hale gelmeye başlamıştır...

Pazarın bu kadar gelişip, büyümesinde, yurt çapında bir hale gelmesinde, Selahattin Bey'in payının çok büyük olduğu söylenmektedir... Pazarın ilk kurulduğu haftalarda, Pazar sabahı erken kalkan Selahattin Bey ve adamları, altlarında atları, ellerinde kırbaçlarıyla köyün çıkış yollarını tutup, kimseyi tarlalarına, bahçelerine ve başka köylere gitmelerine müsaade etmemişler, Pazarın kalabalık görünmesine, alışverişi de zorunlu olarak yaptırmışlardır...

Pazarın kısa zamanda tutması, büyümesi, yurt sathında bilinmesinin bir başka nedeni de; köy çevresinde Gökpınar (Girenizler), Bahçeyaka, Bozarmut, Yatağan, Madenler, Akgedik, Bağyaka, Gevenes, Dereköy, Bayır, Kapubağ, Şahinler, Eskihisar, Bencik, Bağcılar (Gibye) ve Turgut gibi tam 16 yerleşim yerinin çok yakınında olmasının payı da büyüktür...

'Bozüyük Hayvan Pazarı' kısa zamanda öyle büyümüş ki; Milâs'tan, Bodrum'dan, Marmaris'ten, Dalaman'dan, Fethiye'den, Çine'den, Aydın'dan, İzmir'den, Denizli'den, Antalya'dan, hatta daha sonraları Kayseri, Sivas, Erzurum ve Erzincan'dan bile celepler gelmeye, kamyon kamyon hayvan alıp-satmaya başlamışlar...

Bizim çocukluğumuzdaki Hayvan Pazarı müdavimlerinin başında Çineli Celep Ahmet, Bencikli Hacı Ceylan, Gibye'den Deli Memet, Şeref'ten Celep Cemal Ağa, Tavas'tan Yörük Hasan ve Yörük Ali Ağalar; Yatağan'dan gelen kumaş tüccarları Yavsalı Memet ve Necip Ağa, Gazozcu Memet, Kasap Osman ve Kasap Halilibrahim, Balıkçı Deli İsmet, Tulumba Tatlıcısı Çineli Memet; Muğla'dan gelen Pabuççu Ali ve Pabuççu Şükrü, Dondurmacı Seyfi, Kestaneci Kemal; Bozüyük lokantacıları Gırobalı Memet (en çok Muğla Kebabı ile meşhur ustaydı), Aşçı Halilibrahim ve Aşçı Nail; Bakkalları Cafer, Mustafa Beçin, Hacı Hatapçı, Gırobalı Memet, Cemil Bey, Mustafa Buğday; köydeki Ağaların Kahvesi, Zeybekler Kahvesi, Mağollar Kahvesi, Cipçi Süleyman Kahvesi, Küçük İsmail Koşar ve Kazım Bencik Fırınları; 7 terzi dükkânı, 8 berber, 5 ayakkabı tamircisi, 3 demirci dükkânı, 4 semerci, 3 nalbant da, Bozüyük Pazarı'nın unutulmaz esnaflarıydılar!.. Tabii 'Pınarbaşı'nı da bu arada unutmayalım...

Cuma ve Cumartesi gününden köye gelen celepler, köylünün sattığı saman, kuru ot ve mısır saplarıyla hayvanlarının karınlarını doyurur, hemen alış-satış pazarlıklarına başlarlardı... Celepler pazarlık için el sıkmaya başladılar mı, mengene gibi sıktıkları elleri bırakmaz, ama Cumartesi akşamı lokantalarda ve Pınarbaşı'nda iki duble rakılarını içmeden de bu pazarlıklar bir türlü sona ermezdi!.. Birinci şişeler devrildikten sonra o mengene gibi eller gevşer, fiyatlarda anlaşılır ve alım-satım hızlanmaya başlar, biz de bu işe şaşar kalırdık!? Ne vardı o rakıda da, taraflar hemen anlaşıverirlerdi, kimse de bunu anlayamaz ve bilemezdi!..

Pazara ayrıca, o günün değişmez seyyar doktoru eli çantalı "Cemil Doktor, Dişçi Ömer", Kırık-Çıkıkçı Pepir Osman, jiletle alın delici-dil altı kesici Durmuş Ali, kekik yağcı Bencikli Memet, esansçı ve tespihçi Deli Hasan da gelirlerdi...

Bu güzel ve devasa Bozüyük Pazarı, 1980'li yıllara kadar bütün görkemiyle devam etti!.. 1983'teki Özal İktidarı sonrası, siyasi baskılar ve ana yol kenarı avantajı sebebiyle, Bozüyük bu pazarını ANAP'lı Belediyesi olan Bayır Kasabasına kaptırdı... İşte bir efsane Pazar böyle sona erdirildi, bir daha da Bozüyük kendini hiç toparlayamadı... Bu efsaneden geriye de, o muhteşem günleri sadece sözcüklere döken benim gibiler kaldı...           Sakin KOŞAR...  

YAZARIN DİĞER YAZILARI