CANIM HİÇBİR ŞEY YAZMAK İSTEMİYOR !?
Bugün 12 Şubat 2023, günlerden Pazar!.. Hiç moralim yok, elimin mecali yok, düşünce kıtlığı içindeyim, bugün hiçbir şey yazmak istemiyorum!.. Doğu ve Güneydoğu'da 10 İlimizi yıkan korkunç depremlerin 7. Günü!.. Bugün itibariyle ölü sayısı 29 Bini, yaralı sayısı da 82 Bini geçti, hâlâ mucizevi şekilde göçük altlarından canlı insanlarımız çıkıyor, onların sevinciyle teselli bulmaya çalışıyoruz!.. Geçmişte yapılan büyük hataların, imar aflarının ve ihmallerin bedelini bugünlerde ülke insanları olarak toptan ödüyoruz!..
Gazetelerde ve TV haberlerinde yorumcular anlatıyorlar; yakın tarihlerde defalarca ve tam '294 Bin' bina için "İMAR AFFI" çıkarılmış!.. Maçlar için uzaklardan gelen öğrencilerin kaldığı Malatya'daki bir otel, daha önce 'Depreme Dayanıklı Olmadığı' gerekçesiyle mühürlenmiş, ruhsatı iptal edilmiş, sonra bu aflarla güya bina sağlam hale gelmiş de, işletmeye açılmış, bu depremde bu yavrularımızın hepsi orada ölmüşler!.. Şimdi kim verecek bunun hesabını bu çocuklarımızın ailelerine ve kamuoyu vicdanına, ha!?
Elim ayağım birbirine dolaşıyor, beynim uyuşuyor, bugün hiçbir şey yazmak istemiyorum!.. Ekranlara çıkan bütün Deprem Uzmanlarının ortak bir sloganı vardı; "Deprem Öldürmez, Çürük Binalar Öldürür!.." Kahramanmaraş-Pazarcık merkezli iki büyük depremin ardından bir yazı yazan 'Sözcü Gazetesinin' ekonomi yazarı Murat Muratoğlu, yeni bir slogan üretti ve şimdilerde herkesin dilinden düşmüyor!.. Yeni slogan ise şuydu: "Deprem Öldürmez, Hırsızlar Öldürür!.." Peki, kim bu hırsızlar? Kim olacak, tabii ki binaları yaparken malzemeden çalan 'Müteahhitler' ve çürük binalara rüşvet karşılığı 'Sağlam Raporu' veren Mimar-Mühendis-Yöneticiler!..
Bugün canım hiçbir iş yapmak istemiyor, evimden dışarı adım atasım yok, canım ne kahvaltı, ne yemek-çay-kahve istiyor!.. Bugün hiçbir şey yazmak da istemiyorum!..
Herhalde siz de duymuşsunuzdur: Nüfuslarımız hemen hemen aynı olan Almanya'da sadece '3 Bin Müteahhit' varken, bizdeki Müteahhit sayısı kaç biliyor musunuz; tam '330 Bin Müteahhit' var!.. Tüm Avrupa ülkelerindeki Müteahhit toplamının da tam '13 Katı' kadar Müteahhit sayımız var, iyi mi!? İnşaatlara çakılan kazıklara çekilen ipleri, bu bizim çok bilmiş müteahhitlerimiz, elin Avrupalı salakların 'Elektronik Gönye' ile ölçtükleri köşeleri, bizimkiler 'Kibrit Kutusu' ile ölçüyorlar, ya bunu da biliyor muydunuz!? Bu binalar en küçük depremlerde yıkılmasınlar da, ya ne halt etselerdi yani!?
Yardıma gelen İspanyol ve Alman Kurtarma Ekipleri, birçok insanımızı göçük altından kurtaran köpeklerini de alarak ülkelerine geri döndüler!.. Neden biliyor musunuz? Bu yardıma gelen adamların alet-edevatları yanında, ceplerinden paralarını da çalmışlar!.. Adamlar en sonunda; "Burada güvenlik sorunu var" diyerek ayrılmışlar, ya bunu da duydunuz mu!?
Can sıkıcı haberler üst üste geliyor, bugün canım hiçbir şey yazmak istemiyor dostlar!.. Bilgisayarımın tuşları gözüme hiç iyi görünmüyor, parmaklarımı onlara basmak istemiyorum, çünkü bunlar bana birer 'Devedikeni' gibi görünüyorlar!.. Kafam allak-bullak, haber dinleyemez oldum, siyasi tartışmalara tahammül edemez oldum, telefonumun arama sesine tahammül edemiyor, hiçbir yeri aramak içimden gelmiyor, gazete-kitap-dergi okumak, bana 12 gündür işkence gibi gelmeye başladı, çok sevdiğim rakı ile bile 12 gündür dargınız!..
Kusura bakmayınız, aynen dediğim gibi bugün hiçbir şey yazmadım görüyorsunuz, buna siz de şahitsiniz, yazmayı da düşünmüyorum, bu karalamaları siz de görmezden gelin, hiçbir şeyi okumamış gibi yapın, gidin de herkes gibi, sevgili Haluk Levent'in "Ahbap Derneği'ne biraz yardımda bulununuz, olur mu benim can dostlarım!.. Sakin KOŞAR.