“YATAĞAN’DA İZ BIRAKANLAR”
Son zamanlarda her nasılsa dostların armağan ettiği son yayınladıkları kitaplar el altı kitaplarım oldu. Dışarıdan kitap satın almama bile gerek kalmadı. Bir an önce okuyup arkadaşlarıma geri dönüş yapma isteğimin beni epeyce zorladığını söylemeliyim. Son okuduğum kitap ise Turgay Mutlu’nun “Yatağanda İz Bırakanlar” ıydı.
Turgay Mutlu ile Gene Yatağanlı Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi profesörlerinden Rahmetli arkadaşım Ayhan Çıkın’ın cenazesinde karşılaştık ilk kez… Muğla Devrim’deki yazılarımızdan birbirimizi tanıyorduk. O Yatağan’da çıkan dönemeç gazetesinde de köşe yazıları yazıyordu. Konu olarak da genelde kitap tanıtımını seçmekteydi… Kısa ve ayaküstü söyleşiydi bu ilk karşılaşmamız. İlk fırsatta görüşmek dileğiyle ayrıldığımızı anımsıyorum.
Bu ilk fırsat geçenlerde İzmir’e gelen Mutlu’nun telefonuyla gerçekleşmiş oldu biraz gecikmeli olarak… Onunla Hatay- Uğur Mumcu Tesisleri’nin Kafeteryasında buluştuk. Hem benimle söyleşmek hem de “Yatağan’da İz Bırakanlar” kitabını armağan etmek istiyordu. “Sevinirim, mutlu olurum” dedim.
Mutlu, çok sıcakkanlı hemen kaynaşıveren tam da benim aradığım tipte bir arkadaş. Onunla uzun boylu tanışma seremonisine gerek duymuyorsunuz. Konuya doğrudan giriyor ve acelesi varmışçasına da sizi zorluyor.
Aslında amacı, hem özelde hem de yeni hazırlamakta olduğu bir kitap için benimle de bir söyleşi yapmaktı. Önceden bazı sorular hazırlamış ama konu sık sık o sınırın dışına taştı. Çünkü ortak arkadaşlarımız tanışlarımız vardı ve ne de olsa aynı çevrenin çocuklarıydık.
Yaşım ilerledikçe ben de eski Muğla’yı her fırsatta anlatmanın bir telaşı var, bunu yazılı basında da gerçekleştirmek için çaba harcıyorum. Neden mi derseniz? Benim çocukluk ve ilk gençlik yıllarım tüm dünyada olduğu gibi Muğla’da da büyük bir değişimin yaşandığı yıllar oldu. Asla bir daha geri dönmeyecek bu yaşanmışlıklar bir an önce yazıya geçsin istiyorum. İstiyorum ki bizim ağzımızdan kayda giren anlatıları, ileride bu dönemin yaşamına ışık tutacak sosyologlar, yerel tarihçiler bir kaynak olarak kullansınlar…
Mutlu, benim konuyu o noktalara çekme isteğimi zaman zaman fotoğraflarımızı çekerek zaman zaman da sorularını tekrar ederek gülüşerek karşıladığımız sınırlama çabasına giriyordu ama sonunda bir denge kurduk her anlamda başarılı bir söyleşi gerçekleştirdik.
Eve gelince ilk işim “Yatağan’da İz Bırakanlar” kitabının içindekiler bölümüne bakmak oldu. İçlerinde yakından tanıdığım ya da sosyal medya yoluyla arkadaşlık kurduklarım olduğu gibi ilk kez burada Mutlu’nun kaleminden tanıyacaklarım vardı…
Bu küçük ilçemiz ne değerler yetiştirmişti ne değerler… Kendi söylemiyle “Yatağan’da İz Bırakanlar’da söyleşi yaptığım kişiler bu topraklarda yetişmiş; her biri sanatta, eğitimde, bilimde ve siyasette ilçemize hizmet etmiş ülke çapında değerler üretebilmiş kişilerdir.” diye tanımlıyordu onları.
Üstelik doğma büyüme Yatağanlı olmasıyla da sınırlamamıştı kişilerini… Yatağan’ın yaşamına sonradan katılsa da Yatağan için değer üretmiş tanıtımına katkıda bulunmuş, ekonomisine destek vermiş kişileri de iz bırakanlar listesinin içine almıştı Sayın Mutlu… Öylesine ki içlerinde Çankırılı olmasına karşın açtığı ocakta, kurduğu fabrika’da geniş çaplı üretim gerçekleştiren böylece Yatağan’ın ünlü mermerini dünyaya tanıtmayı başaran, iki oğlunu da bu işe koşan Ahmet Ayhan’la başlamıştı kişilerini tanıtmaya…
Biraz daha açmak gerekirse 52 kişiden oluşan bu değerler arasında: Üniversite profesörü Ayhan Çıkın, Prof Dr. Gülizar Uzakgiden’den, Eğitimci Yazarlar; Bahattin Uyar, Hamdi Topçuoğlu, TÖS Kurucu Kadrosunda da yer alan Feyzullah Ertuğrul, Sakin Koşar’a… Öğretmen ve eğitimci şairlere… Musander’le Muğla kültür ve sanatına her ortamda destek veren sadettin Özbek’e… “Dondurmam Gaymak” filmiyle tüm Türkiye’de tanınan ve ünlenen Turan Özdemir’e, Neslihan Demirtaş’a… Ses Sanatçısı Atilla Atasoy, Ejder Sözen, Mustafa Özcan. Ünlü Ormancı Türküsünü var eden Tahir Erdinç’e… Arkeolog Cemal Gürpınar’a… Siyasetçiler İlyas karaöz, Ünal Toksöz’e… En sonunda Amatör tiyatro oyuncusu Köylü çocuğu Yusuf Şahin’e kadar geniş bir yelpazede Yatağanlı, Yatağan sevdalısı vardı.
Mutlu, biyografisini ele aldığı kişiler her nerede otururlarsa otursunlar birçok kez evlerine kadar ulaşmıştı. Yaşamlarını en can alıcı noktalarıyla sorgulamayı ve içtenlikli bilgiler elde etmeyi başarmıştı. Bu başarıyı önceden hazırladığı soruları tam yerinde sormasıyla elde etmişti bana göre… Ayrıca sorular sıradan kalıplaşmış sorular değildi; kişinin konumuna, mesleğinin özelliğine, meşrebine ve Yatağan’la olan ilintisine göre düzenlenmişti.
Kitabı, Yatağanlılar dışındaki insanlarımız ve diğer hemşerilerimiz de ilgi ile okuyabilirler. Kendisini içtenlikle kutluyorum.
TURGUT DERELİ
YATAĞANDA İZ BIRAKANLAR / 328 SAYFA / ANIL OFSET YAYINEVİ-YATAĞAN / 0252 5725544
İLETİŞİM: e-posta: [email protected]