Bugün 14 Aralık 2022. En büyük İlimizin CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı, hepimizin candan sevdiği, çalışkan ve üretken Başkanımız; hiç hak etmediği, hiç işlemediği bir suçlama yöneltilmesi yüzünden Ekrem İmamoğlu kardeşimiz; yıllar önce Deniz Baykal'ın "Demokrasi Adına" siyasete yeniden kazandırdığı 'Yasaklı' kişiler tarafından, hukuksuz bir şekilde ve baskıyla görevinden alınmaya çalışıldı!.. Suçlamanın nasıl yapıldığını, mahkemenin nasıl oluşturulduğunu, cezanın ise aceleyle, bir maddenin olmayan 'altıncı fıkrasından' nasıl verildiğini artık herkes biliyor!..
Biraz geçmişe dönüp, lütfen düşünelim: Okuduğu bir şiir nedeniyle 'Yasaklı' hale gelen ve o sıralarda; "Artık muhtar bile seçilemez" denilen siyasetçiyi, CHP Genel Başkanı sayın Deniz Baykal, sanki üstüne çok vazifeymiş gibi; "Demokrasilerde böyle şey olmaz, bu kişi siyasete dönmelidir!" diyerek bir çalışma başlattı. 03 Kasım 2002 seçimleri sonrası Siirt'te Pervari İlçesi seçimleri bahane edilerek, seçilmiş olan AKP Vekili Mervan Gül, CHP Vekili Ekrem Bilek ve Bağımsız Vekil seçilen -o meşhur dolandırıcı- Fadıl Akgündüz'ün Milletvekillikleri düştü, yeni seçimin "09 Mart 2003'te" yenilenmesi kararı verildi. Yapılan Anayasa değişikliği ile sayın Recep Tayyip Erdoğan Siirt'ten aday oldu, 'CHP ADAY BİLE GÖSTERMEDİ' ve üç milletvekilliğinin tamamını AKP kazanmıştı, hatırladınız mı? Evet, CHP aday bile göstermemişti, halbuki bütün partiler ne diye kurulmuştur!? Bu yüzden, o günün CHP Genel Merkez yönetimi affedilebilir mi!? Peki, bütün bunları 'Demokrasi' adına kim yaptı, tabii ki Genel Başkan Deniz Baykal yaptı!.. Bunu asla unutmayınız!..
Yine aynı Deniz Baykal'ın kızı, ortada hiçbir sebep yokken CHP'den istifa etti!.. Babası, eski bir Genel Başkan olarak buna bile engel olamadı!.. Gerçi, partiye hiçbir katkısı olmayan kızı sayın Aslı Baykal ayrılsa ne olacaktı, istifa etse CHP için kaç yazacaktı ki!? İşin bir ilginç yanı da; sayın Baykal'ın en yakınında olan sayın Mehmet Sevigen, bugün bütün yandaş kanallara çıkıp, Genel Başkan sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimine demediğini bırakmamaktadır!.. Deniz Baykal bu adamını durduramaz mıydı!? Yine Baykal'ın en yakın adamlarından biri (Sn. Savcı Sayan) partisinden ayrılıp, iktidar partisine katılarak, Ağrı Belediye Başkanı olmuş, her dakika CHP ve yönetimini kötülemektedir!..
Sayın Kılıçdaroğlu, nezaketi ve saygısı nedeniyle, son seçimler öncesi felçli Baykal'ı hasta yatağında ziyaret edip, ayıp kaçmasın diye ona -lütfen- bir Milletvekilliği adaylığı teklif etmiş, Baykal haline bakmadan, Meclis'te hiç çalışamayacağı halde, sırf Vekillik maaşı ve menfaatleri için bu teklifi balıklama atlayarak kabul etmiş; bildiğiniz gibi de, sadece Meclis'e 'Yemin Etmek' mecburiyetinden dolayı gelebilmiş, bir daha hiç uğramamış, ama maaşlarını ise hiç aksatmadan, tıkır tıkır almaktadır!.. Emeğe olan saygısı bu muydu yani!?
Bendeniz, 03 Kasım 2002 ve 22 Temmuz 2007 Genel Seçimlerinde Muğla-Yatağan CHP İlçe Başkanı idim!.. Değerli Yönetim Kurulu, Kadın ve Gençlik Kolu yöneticilerimizle, sabahtan akşama kıyasıya çalıştık, İlçemizde çok iyi seçim sonuçları aldık!.. O zamanki Genel Başkan Deniz Baykal'dan, İlçe Yönetimi olarak iki 'Takdir Belgesi' de aldık!.. Ancak, Baykal'ın tembel siyaseti sonucu, 1999 genel seçimlerinde CHP, tarihinde ilk kez sandıktan çıkamadı, bizler ülkemizin kurucu partisi CHP çelengini, tam üç yıl boyunca, resmî törenlerde en son dernek ve sendikalarla beraber koymak zorunda kaldık, partimize hep ağlayarak geri döndük!..
Şimdi düşünüyorum da, geçmişte CHP Genel Merkezimizce yapılan siyasi hataların sonucunda, bugün bizim çok sevdiğimiz Büyükşehir Belediye Başkanımız İmamoğlu, haksız ve hukuksuz olarak siyaset sahnesinden silinmek isteniyor!? Buna sebep olanlar kim!? Bir zamanlar Deniz Baykal'ın siyasete tekrar kazandırdıkları!.. Sizce o hatayı bir merhum Ecevit, bir Demirel, bir Erbakan, bir Türkeş veya Özal yapar mıydı!? Bu kişi, hiç emek vermediği ve maaşlarını tıkır tıkır aldığı Milletvekilliğinden ne istifa ediyor, ne de çok zarar verdiği CHP'den ayrılıyor!.. Tüm bu olanlara karşın artık yeter sabrettiğimiz!.. Bu kişi derhal partiden ayrılmalıdır!.. Çünkü devlet ve siyasi partiler duygusal olarak değil, belli bir başarı ve disiplinle yönetilir, bu partiler hayır kurumu veya sığınma evleri değildirler!..
Bence, O kişiye hiçbir vefa borcumuz kalmamıştır! Eminim dostlar, Baykal yüzünden CHP'ye oy vermeyenler, o gidince partilerine hemen geri döneceklerdir!? Lütfen bu konu etraflıca düşünülsün, gereği de yapılsın, artık yeter!.. Sayın CHP Genel Merkez, İl ve İlçe Yöneticileri ile partililerimize önemle duyurulur!.. Sakin KOŞAR.