Sizleri bilemem, ama ben sağ-salim 2023'e vasıl olup, 31 Aralık 2022 gecesini yaşayabilirsem eğer, ilk daha 'Altı Yaşımdayken' kutladığım yılbaşlarından, bilinçli olarak tam '66 Tane' kutlamış olacağım!.. Herhalde siz de öyle imişsinizdir; altı yaşımıza kadar bu yılbaşının ne olduğunu, anlamını ve neden kutlandığını o yıllarda kim biliyordu da biz bilecektik ki!? Zati o yıllarda bizim köyde ne elektrik vardı, ne şebeke suyu, ne televizyon, ne de radyo vardı!..
Ben 06 yaşımdayken, ilk yılbaşını 31 Aralık 1956'da kutladık. Babam bir gün önceden, tütün balyasının yarısı büyüklüğünde, cilâlı ahşaptan bir radyo getirmişti. Biri yassı (lokum sandığı kadar), biri de 70'lik rakı şişesi büyüklüğünde, adına "anot-katot" denilen kocaman pilleri vardı. Ustalar radyoyu kurdular, bir telle topraklamasını yapıp, nasıl çalıştığını, açıp-kapamasını rahmetli babama anlattılar, öğleyin saat 13.00'te hepimize 'TRT Öğle Ajansı'nı dinlettiler ve gittiler!..
O gün köydeki bütün hısım-akrabamız, konu-komşu ve de çocukları bizim orada toplandılar, radyodan yılbaşı müzikli eğlencesini, haberleri (acansı) ve de Milli Piyango bilet çekilişini dinleyeceklerdi. Biz çocuklar sevinçten havalara uçuyor, kulağımız radyo sesinde, gözlerimiz de, merhum annem ve ablalarımın patlattıkları mısırlarda, kırdıkları ceviz-badem ile karıştırdıkları kuru üzümlerdeydi!.. Babam ve dayılarım, ocağa ve teneke sobaya boyuna odun atıyor, adım atacak yer olmayan 9 x 8 metre ebadındaki koca odamızı ısıtmaya çalışıyorlardı!.. Çok geç saatlerde yattığımız o geceyi hiç unutamıyorum!..
Ertesi yıllarda biraz daha büyüdük, yılbaşı hazırlıklarımızı ve planlarımızı kendimiz yapıp, kendimiz uygulamaya başladık!.. Genelde o gün 8-10 erkek arkadaşımızla buluşup, sırtımıza bol ve eski elbiseler, paltolarla, başımıza delik-yırtık fötr şapkalar giyerek, yüzlerimizi de ocak isiyle boyayıp, acayip gürültüler çıkartarak komşu evlerdekileri korkutmaya giderdik!.. 1960 yılı sonunda, bu yaptığımız son şovumuz, son şerliğimiz oldu: Karşı komşumuz olan Hacımemedoğlu İsmail Öztürk amcanın evine şerliğe gitmiştik!.. Dışarıda bağırdık, çağırdık, kapı ve pencereleri vurduk, içeriden hiçbir tepki gelmedi!.. Halbuki kızları Perihan, Tennur ve Şennur ablalar böyle şeylerden çok korkar, ünleri çıktıkça bağırır, etraftan yardım isterlerdi!.. Gurubun en şerleri olan ben, Hasan Bilgin ve merhum Sacit Şimşek, beraberce oda kapısını yavaşça açıp, içeri doğru yuvarlanacak, orada bulunanları havalara sıçratacaktık!.. Kapıyı açtığımızda bir de baktık ki; içeride İlkokul Müdürümüz ve bizim ezeli korkulu rüyamız olan merhum Süreyya Buğday öğretmenimiz 'altın dişlerini' parlatarak gülüyordu!.. Belki de bizleri tanımış, notunu almış, ertesi günlerde bütün okul öğrencileri önünde bizden soracağı ağır hesap için alaylı şekilde gülüyordu, kim bilir? Hemen oradan kaçtık ama, bizim Hasan Bilgin, GS'lı şapkasını orada düşürmüş, hesap günü de hepimizin ismini ihbar edivermişti.
Yeni bir yıl gelince bütün insanlar umutlanır, kötü kaderlerinin o yıl değişeceğini düşünür, bazıları da 'büyük ikramiyenin' kendisine vuracağını umarak bir tomar Milli Piyango biletleri alırlar!.. Her '31 Aralık' akşamı durum böyledir de, '01 Ocak' yeni yılda hiçbir şeyin değişmediğini hayal kırıklığı ve hüsranla fark ederler!..
Bakınız, bu fani dünya kurulduğundan beri insanlar şiddet, yalan, hırsızlık, haksızlık, rüşvet, baskı, stok yapma huylarından hiç vazgeçtiler mi? Bakınız, artık 'Milenyum Yıllarına' girdik, önümüzdeki günlerde 2023 olacak!.. Ukrayna-Rusya savaşı devam ediyor, Çin ve Hindistan kapışmak üzere, Suriye-Libya işgali devam ediyor, nükleer savaş tehlikesi kapıda, Kuzey Kore lideri gibi bazı psikopatlar güya ülke yönetiyor ve her gün denedikleri yeni tip füzelerle bu çağda 'İlerlediklerini' zannediyorlar!.. Bazı ülke insanları yiyemedikleri yiyecekleri çöpe atarken, bazı fukara ülke insanları açlık ve susuzluktan ölüyor, bütün olan da masum çocuklara oluyor!.. Bu mu yaşamak, bu mu huzur, bu mu yeni umutlar, bu mu yarattığımız dünya!? Gelecek nesiller bize lânetler okuyarak yaşayacaklar, göreceksiniz!? Ama ben, her şeye rağmen, "Yeni Yılınız Kutlu Olsun" diyerek yazımı bitiriyorum!.. Sakin KOŞAR.