MUĞLA
YATAĞAN ANTİK STARATONIKEIA ANTİK KENTİ VE DİNİ MERKEZLERİ
LAGINA VE PANAMARA I
Muğla turizmin gelişmesi ile gerilerden en öne çıkan illerden biridir.
Ağustos 2018 tarihinde gerçekleşen Kurban Bayramı'nı tatil olarak görenler tarafından dolup dolup taşmıştır. Ne derece doğrudur bilemem gazete haberlerinde bayram dolayısıyla 10 milyon insan Muğla ve çevresine yaklaşık bir milyon insan Akyaka'ya gelmiştir.
Muğla çevresi antik kent ve kalıntılarla doludur.
Her türlü kültürel antik alt yapılar da buna olanak sağlamaktadır.
Bunların en başında Muğla'ya çok yakın olan Stratonikeia antik kenti gelmektedir.
Yakın zamanda burada gerçekleşen İdil Biret konseri ve Sttratokeia antik tiyatrosunun müzikseverlerle doluşu pek çok şey anlatmaktadır.
Ben bu yazımda antik kentin kuruluşu ve çok önemli iki dini merkezi Lagina ve Panamara hakkında bir özet sunacağım.
Bu özetlerde bu yörelerde geniş araştırma yapmış olan George Bean'ın “Eski Çağda Menderes'in Ötesi” isimli kitaptaki bilgiler esas alınmıştır.
Büyük İskender'in ölümünün ardından kurulan Suriye Krallığı döneminde Kral Seleukos I tarafından M.Ö 281 yılında kurulduğu kabul edilebilir. Aynı bölgede yapılan kazılarda daha önceden yerleşim izleri bulunmuştur. Ama kent kesin olarak Helen-Makedon kuruluşudur. Kent yapılan kazılarla gün gün eşsiz eserler aydınlığa çıkarılmaktadır.
Kentin ismi ilginç bir aşk ilişkisine bağlanır. Kral Seleukos I oğlu Antiokhus'u çok sevmektedir. Oğul sararıp solmaktadır.
Üvey annesine âşıktır, kral bunu öğrenince eşi Stratonike'yi M.Ö 294 tarihinde oğluna veriverir.
Stratonikeia kenti onun onuruna kurulur. Bir aşk kenti olarak anılır.
Krallığın başkenti Hatay ilindedir. Adına kent kurulan Stratonike burada yaşamış mıdır bilinmez.
Stratonice Makedonya Kralı Demetrius ile Phila'nın kızıdır. Doğumu yaklaşık M.Ö. 317 yılıdır. Yaklaşık M.Ö 300 yılında Kral Seleucos ile evlenir. 17 yaşında genç ve güzel bir kızdır. Yaklaşık 6 yıl evli kalır. Krala Phila adında bir kız dünyaya getirir.
Kralın oğlu Antiochus ile evlendirildikten sonra oğul krala da 6 çocuk doğurur.
Stratonikeia kentinin iki önemli dini merkezi tapınma alanı vardır. Lagina ve Panarama
LAGINA &TANRIÇA HEKATE
Stratonikeia yaklaşık 10 km'lik bir kutsal yol ile Lagina Tapınak alanına bağlıdır. Burada tanrıça Hekate adına dikilmiş çok az görülür anıtsal bir tapınak yer alır.
Tanrıça HEKATE hakkında Mitoloji de bilinenler ve inanılanlar şöyledir.
Hekate Anadolu kökenli bir tanrıça olduğu kabul edilmektedir. Yunan Olimpos tanrıları arasında pek görünmez.
Ölümün ve yeraltı dünyasının (Hades) anahtarları ondadır. Kötü rüyaların göndericisi olduğu gibi, koruyucu da Hekate'dir.
Tanrıçaya çoğunlukla köpekler eşlik eder, Ayrıca köpeklerin ona kurban olarak sunuldukları bilinir.
Aynı zamanda Ay Tanrıçası olarak da bilinir geceleri ana yollarda ve yol ayrımlarında gezerdi. Ayın son evresinde olduğu karanlık gecelerde çörek, balık, yumurta ve peynir sunularak tapınılırdı.
Hekate kültü Anadolu ve Yunanistan'da pek çok yerde görülür. Ancak adına dikilmiş en büyük ve en görkemli tapınak Lagina'dadır.
BU MUĞLA İÇİN ELE GEÇMEZ BİR FIRSATTIR., Athena, Artemis, Afrodit adına dikilmiş sayısız tapınak olmasına karşı, Muğla'da, Karia en muhteşem tapınak Hekate tapınağıdır.
LAGİNA'DAKİ HEKATE KÜLTÜ NE KADAR ESKİ?
Hekate rahiplerinden bahseden en eski yazılı belgeler Rodos'ta bulunmuş olup M.Ö 189-167 arasına denk düşer. Hekate hakkında belgeler M.Ö 125 yılından İlk Roma İmparatoru Augustos (M.Ö 27-M.S 14) gününe
kadar tarihlenir.
Burada çok önemli bir gerçek ortaya çıkmaktadır. Lagina'daki Hekate Tapınağı Stratonikeia kentin kuruluşunda çok daha sonraları olduğudur.
M.Ö 81 yılından itibaren Hekatesia-Romaia her dört bir ihtişamlı törenlerle kutlanıyordu. Ayrıra Hekatesia törenleri her yıl kutlanmaya devam ediyordu. Bunun yanında yılda bir yapılan ve oyunlar eşliğinde
ANAHTAR TAŞIMA FESTİVALİ ÇOK ÇOK ÖNEMLİYDİ.
Tapınağın anahtarı bir alay halinde yürünerek Stratonikeia'dan Lagina'ya götürülüyor ve aynı törenlerle geri götürülüyordu.
BU GELENEKLER TÖREN OLARAK DEVAM ETMELİDİR.
Bu tapınma ve törenler Hıristiyanlığın yayılışı ile ortadan kalkmıştır. Ona inananlar kalmamıştır.
Son zamanda öğrendiğime göre bu tapınmaları devam etmek isteyen sayıları yüzlerce ifade edilen küçük
topluluklar oluşmaktadır.
Ayrıca bu yaşanmış bir kültürdür, devam etmeli ve ettirilmelidir.
Bu sayede geçmişte büyük uygarlık kuran bu insanların yaşayışı zorunlu ortaya çıkarılır ve bugün nerelere
geldiğimiz görülebilir.
KAZI ÇALIŞMALARI
Lagina antik tapınak alanında 1892 -1893 yıllarında Osman Hamdi Bey tarafından kazı çalışmaları başlamıştır. İlk çıkanlar eserler İstanbul Arkeoloji Müzesine taşınmıştır.
Bugün kazı çalışmaları devam
etmektedir.
Tapınak alanına sonradan Lagina adı verilmiş bu halk dilinde Leyne'ye dönüşmüş olup bu gün ismi Turgut'tur. Kazılarda pek çok yazıt ele geçmiş olup bu metinlerde ismi kutsal HIERAKOME olarak geçmektedir.
Bu yazıtlar okunup yayınlanmalı hepsi Türkçeye çevrilmelidir.
Muğla için olağanüstü öneme sahip Lagina'daki Hekate Tapınağının yeniden tasarlanmış 1/100 ölçekli giriş cephesi buraya konulmuştur.
(1/100 ölçekli, çizim Z. Gider) Giriş kolon yükseklikleri yaklaşık 8 m
Dikkatli bakıldığında eserin ne kadar muhteşem olduğu fark edilecektir.