Belki hatırlayanlar vardır; 02 Aralık 2010 yılında FİFA tarafından yapılan oylamaya; Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Güney Kore, Japonya, Avustralya ve Katar ülkeleri katılmışlardı. FİFA'nın yaptığı 4 Turluk oylama sonucu, yukarıdaki devasa ülkeler elenmiş, '14 Oyla' küçücük, 2,3 milyonluk ülke olan Katar kazanmıştı!.. O güne kadar futbol konusunda hiçbir başarısı olmayan, finallere kalamayan, uluslararası hiçbir futbolcusu ve hakemi gündeme gelmeyen Katar'ın bu başarısı, birçok şüphe duyulmasına sebep olmuştu!..
Bu kararla 'Dünya Futbol Turnuvası' ilk kez bir Arap ve Müslüman ülkede oynanacaktı!.. Herkes bu işe şaşırıp kalmıştı!? Bu karar üzerine herkesin aklına ilk olarak, 'Petro-Dolarların Gücü' geldi; çeşitli araştırmalar başlamıştı!.. İşçi haklarının hiç olmadığı, spor tesislerinin yetersiz, alkol ve eşcinsel ilişkilerin yasak olduğu, yani sosyal yönden hiç tasvip edilmeyecek bir ülkede bu dev organizasyon nasıl yapılacaktı!? Sorular 12 yıldır sorulup duruyordu.
Katar devleti kesenin ağzını açtı; 5 şehrinde oynanacak maçlar için hemen 8 adet 'Modern Stadyumlar' yapmak için yarışmalar düzenleyip, ihaleler açtı!.. Diğer harcamalar hariç, toplamda tam 440 Milyon Dolar ödüllü turnuva düzenleneceği kararı alındı. Buna göre: Şampiyon takıma 42 Milyon Dolar, İkinci Takıma 30 Milyon Dolar, Üçüncü Takıma 27 Milyon Dolar, Dördüncü Takıma da 25 Milyon Dolar, öteki elenen takımlara da; 17-13-9 Milyon Dolar ödül verileceği duyuruldu!.. Bu rakamları duyan herkesin o günlerde iştahları açılmış, başka hiçbir şeyi düşünemez olmuşlar, sadece o turnuvaya katılmanın yollarını arıyorlardı!..
Bütün maçlar oynanmış, finalde herkesin keyfi yerindeyken, Belçika'dan kötü haberler gelmeye başladı!.. Basında; Yunan Sosyalist Parti Milletvekili ve Avrupa Parlamentosu Ortadoğu Ticaret İşleri Başkan Yardımcılığını 8 senedir sürdüren 'Eva Kaili' ile Katar Çalışma Bakanı 'Ali Bin Semih El Mahri'nin baş başa fotoğrafları yayımlandı!.. Daha önce TV spikeri iken milletvekili seçilen, 44 yaşındaki sarışın, ona bakanların dönüp de yine baktığı o güzel kadının ve 4 İtalyan Milletvekilinin daha, '22. Dönem Dünya Futbol Şampiyonluğu'nun Katar'da oynanması için, yıllardır Avrupalı parlamenterleri ikna etmeye çalıştıkları, bu iş için Katarlılardan 'rüşvet aldıkları' iddiaları ortaya atıldı!.. Brüksel'de gözaltına alınıp, evinde arama yapılan Yunan Milletvekili Eva Kaili ile diğer 4 İtalyan milletvekillerinin mekânlarında, toplam '1,5 Milyon Euro' nakit para ele geçirildiği haberleri bomba gibi düştü, partisi PASOK hemen Eva Kaili'yi partiden ihraç ettiğini duyurdu!..
Tabii bu haberler; Belçika-İspanya-Almanya-İngiltere-Hollanda-İsviçre gibi Avrupa takımlarının ve de Amerika-İran-Kanada-Japonya-Brezilya-Arjantin gibi Asya ve Amerika kıtası takımları elendikten sonra ortaya çıktı!.. "Bu işi, FİFA'dan intikam almak için bunlar mı çıkardılar acaba?" Herhalde önümüzdeki günlerde bunlar da gündeme gelecektir!? Hiç endişeniz olmasın, bu ihtiyar dallama yazarınız bunları da araştırıp, yine sadece gerçekleri sizlere mutlaka ulaştıracaktır!..
Zaman zaman düşünüyorum da; işsizlikte, pahalılıkta, enflasyonda, ucuz işgücünde, mültecilere kucak açmada 'Dünya Lideri' olma adayı olan bizim ülkemiz, ne diye böyle "Dünya Futbol Şampiyonası" gibi organizasyonlarında yok!? Maşallah, dünya kadar futbolcumuz var, bunlara Milyonlar değil, 'Milyarlar' harcıyoruz, haberlerimizin yarısını bu futbol palavrası sıkarak havadan geçinenlere ayırıyoruz, ama bir türlü başarılı olamıyoruz, neden acaba !? Yahu, bir Vilâyetimiz kadar olan birçok ülkeden Takımlar ve Hakemler oradaydı, bir tane bizden Hakem bile yoktu!.. Bu sizce normal bir durum mu!?
Bizim Temel çok büyük bir hayvanat bahçesini gezerken, her tarafı çok korunaklı, en kalın tellerle çevrili bir kafesin açık kapısından merakla içeri doğru yürümüş!.. Kafeste temizlik yapan işçiler çıldırmışçasına Temel'e bağırmışlar: "Çabuk çık oradan, orası Aslanların kafesi, belânı mı arıyorsun be adam!?" diye bağırınca, Temel geri dönerken söylenip: "Ne olmuş yani Aslan kafesu isa, Aslanınuzu yemeduk ya uşağum!?" diyormuş.
Hani, Katar kadar çok paramız yok ama, ne olurdu sanki biz de bu organizasyonu yapıp da, Dünya Kupası'nda bir kez olsun Katar gibi beleşten oynasaydık yani!? Sizin futbolcularınızı ve seyircilerinizi mi yiyecektik sanki biz, haa!? Sakin KOŞAR.