Enflasyon Sizleri Ezdi mi, Ezmedi mi !?
Hazine ve Maliye Bakanımız sayın Nureddin Nebati; Kastamonu'da AKP İl Teşkilâtının düzenlediği "2023'e Doğru Şehir Buluşmaları" programı kapsamında yaptığı konuşmada aynen şunları söylemiş: "20 yıldır bu ülkede kimse, ama hiç kimse çıkıp da; 'Beni enflasyon altında ezdirdiler!.. Beni doktorsuz bıraktılar!.. Benim çocuğumu kitapsız bıraktılar' diyemez!.. Enflasyon, baz etkisiyle de olsa, önümüzdeki 'Aralık ayından' itibaren hızlı şekilde düşecek!.. Hiç kimse işini, aşını kaybetmeden, kepengini kapatmadan, 20 yıllık iktidarımızın ekonomik başarıları ile halkımız rahat bir yaşam sürecek" demiş, iyi mi?.. (04 Kasım 2022 tarihli gazeteler.)
Bu haber için şu fıkra iyi gider: Boks ringinde iki boksör maç yapıyorlarmış. Boksörün biri sürekli yumruk atıyor, dövüyor; öteki de yüzünü kapatmış, sürekli dayak yiyormuş. Dayak yiyen boksörün beceriksiz antrenörü de ringin kenarından ha bire; "Dayan oğlum, iyi gidiyorsun, bu maçı sen kazanacaksın!" diye bağırıyormuş. Birkaç raunt sonunda dayak yiyen boksörün eli-yüzü-gözü şişmiş, ağzı-burnu kan içindeyken, beceriksiz antrenörü yine; "Dayan oğlum, çok iyi gidiyorsun, maçı sen kazanıyorsun!" diyormuş. Raunt sonunda köşesine hakemin yardımıyla gidebilen boksörün antrenörü yine aynı şeyleri söyleyince, artık boksör dayanamayıp; "Madem ben iyi gidiyorum, madem maçı ben kazanıyorum da, şu benim halim nedir, 8 raunttur beni sürekli döven kim hocam!?" diye isyan etmiş ya!?
Yahu, madem enflasyondan kimse şikâyetçi değilse, kimse aşsız - işsiz kalmayıp, hiçbir esnaf kepenk kapatmamışsa, şu ülke insanlarının hali nicedir!? Neden kimsenin yüzü gülmüyor, neden en küçük anlaşmazlıklarda herkes birbirine saldırıyor ve hatta öldürüyor!? Neden şu günlerde bütün kiracılar ve ev sahipleri, yeni kira ücreti yüzünden mahkemelik oluyor!? Neden birçok aile çocuklarını masrafları yüzünden okullarından alıyor!? Neden şu meşhur 'TÜİK' in açıkladığı enflasyon rakamları yüzünden TÜİK kapıları önlerinde gösteriler yapıyorlar!? Veee en önemlisi de; siz Kastamonu'da çıkıp da, neden yukarıdaki sözlerinizi söylemek zorunda kalıyorsunuz!? "Yok" dediğiniz enflasyon eğer gerçekten yok idiyse, neden çıkıp da; ".Önümüzdeki Aralık ayında enflasyon hızla düşecek, halkımız rahat yaşayacak!" diyorsunuz efendim!? Demek ki bu 'münasebetsiz enflasyon' maalesef var!.. Halkımız ondan ötürü perişan, kepenkler ondan kapanıyor, şu Kara Kış günlerinde çoğu insanımız parasızlık ve pahalılıktan sobasını-kaloriferini yakamıyor, soğuk odalarında tir tir titriyorlar!..
Başımızdaki iktidarın 20 yıllık konuşmalarına ve vaatlerine bir bakınız, her yıl yaşanan geçim sıkıntıları karşısında; "Önümüzdeki Yaz aylarında enflasyon düşecek inşallah!.. Önümüzdeki Kış aylarında işsizlik ve geçim derdi kalmayacak inşallah!.. 2023 yılında kişi başı gelirimiz 25 Bin Dolar olacak inşallah!.. Halkımız pek rahat maşallah, 2053 yılında dünyanın en zengin ilk 10 ülkesinden biri olacağız inşallah!.." diyorlardı. Ancak, daha 2022 yılındayız da; eskiden kilolarla aldığımız meyve-sebzeleri, artık 'Taneyle' alır olduk!.. Asgari ücretli insanlarımızın mideleri ete-süte-peynire hasret bir haldeler!.. Daha önce 12 Bin Dolar olan kişi başı milli gelirimiz, şu günlerde 8,500 Dolara gerilemiş!? Avrupa'da yüksek enflasyonda birinci, yıllık kişisel gelir olarak sonuncuyuz!.. Halimiz buyken, sayın Bakanımız çıkıp; "Kimse enflasyondan ezildiğini söyleyemez!" diyebiliyor. Sayın Nureddin Nebati Bey; artık enflasyondan ezilmiyoruz, çünkü ortada ezilecek bir vücut, kütle bırakmadınız, biz artık iskeleti kalmış emekçiler ve emekliler olarak tamamen yok oluyoruz, yok!..
Yazımızı Cahit Sıtkı Tarancı'nın 1935'te yazdığı 'Ölüm' şiiriyle bitirelim bari:
"Sözünde durmadı mavi gökler/ Gün kararıyor, git gide ölüm/ Akşam yeli nedameti söyler/ Nedamet yer etti bende ölüm!..// Ne yapsan gün doğmuyor gönlümce/ Sudur, akar kendi bildiğince/ Hangi pencereye koşsam, gece/ Gitmiyor bu can, bu tende ölüm!..// Ne vefasız geçmişten hayır var/ Ne gelecekler imdada koşar/ Çoktandır tekneyi aldı sular/ Çoktandır, ümitler sende ölüm!.." Sakin KOŞAR.