1 ŞUBAT 1979’DA KATLEDİLEN ABDİ İPEKÇİ’NİN ARDINDAN ,DERİN MEVZULAR…

1 ŞUBAT 1979’DA KATLEDİLEN ABDİ İPEKÇİ’NİN ARDINDAN ,DERİN MEVZULAR…

 

Türkiye 1 Şubat 1979 tarihinde Milliyet Gazetesi başyazarı Abdi İpekçi’nin ölüm haberiyle sarsılmıştı.Haberi duyduğumda Lise son sınıfta öğrenci lideriydim.”Derin Devlet”in gerçekleştirdiği bu eylem bir buçuk ay önce gerçekleşen Kahramanmaraş Olayları’ndan sonra Türkiye’yi 12 Eylül sürecine götürecek sürecin başlangıcıydı.Bu olayın ardından bir yığın siyasal cinayetler Türkiye’yi sarsmıştır.

Abdi İpekçi o dönemlerde Milliyet Gazetesi’ndeki “Durum “ adlı köşesinde en çok okuduğum yazarlardan biriydi.katledilmesine bütün Türkiye gibi ben de çok üzülmüştüm.Çok geçmeden tetikçi yakalandı.Yakalanan kişi Malatyalı bir ülkücü olan Mehmet Ali Ağca’ydı.

Mehmet Ali Ağca günümüzün IŞİD’in militanları gibi beyni haplanmıştı.Aynı şey o dönemde sol için de geçerliydi.Bütün cinayetler vatan için,bağımsızlık için,devrim için,Komünizme karşı,Faşizme karşı işleniyordu.

KOD ADI:”İMPARATOR”

Abdi İpekçi’nin katili kod adı “İmparator “ olan ülkücü tetikçi Mehmet Ali Ağca 23 Kasım 1979 tarihinde Maltepe Askeri Cezaevi’nden Abdullah çatlı ve arkadaşları tarafından kaçırıldı.Kaçıran kişilerin başında 8 Ekim 1978 tarihinde Ankara’nın Bahçelievler semtinde 7 TİP’li (Türkiye İşçi Partili )gençlerden ikisini katleden Abdullah Çatlı bulunmaktadır.(Haluk Kırcı’nın ifadesidir).

Bahçelievler’deki diğer 5 genç “ İdi Amin “ lakaplı Haluk Kırcı tarafından tarafından katledilmiştir.(İdi Amin : Afrika’da bulunan Uganda Devleti’nin o dönemin Cumhurbaşkanıdır.Ülkücü katil ,Haluk Kırcı İdi Amin’e benzediği için kendisine bu lakap takılmıştır).

MAFYA LİDERİ, İSTANBUL EMNİYET MÜDÜRÜ YARDIMCISI VE MİLLETVEKİLİ AYNI ARAÇTA.

Abdullah Çatlı 3 kasım 1996 tarihinde Balıkesir Susurluk ‘ta gerçekleşen bir trafik kazasında ölmüştür.Kendisi o dönemde “Uyuşturucu kaçakçısı “ olarak kırmızı bültenle aranmaktadır. Üç kişinin öldüğü Mercedes otomobilde Abdullah Çatlı'nın sevgilisi Melahat Özbay sahte kimlikli sevgilisi Gonca Us ve İstanbul Emniyet Müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ da ölmüştür.

İlginç olan aynı araçta olupta sağ kurtulan kişi Doğruyol Partisi Urfa Milletvekili ,Bucak aşireti lideri Sedat Edip Bucak’ın da olmasıdır.

Bu durum o dönemin Türkiyesi hakkında da bilgi vermektedir.Bir yanda kırmızı bültenle aranılan uyuşturucu kaçakçısı Abdullah Çatlı,bir yanda İstanbul Emniyet Müdürü yardımcısı ,bir yanda bir milletvekili üçü bir araçta.

Abdullah Çatlı’yı bazı kesimlerin gözünde kahraman kılan Fransa’da Türk diplomatlarına karşı saldırıya geçen Ermeni terör Örgütü “ASALA”ya karşı düzenlediği operasyonlardır.Bu operasyonların büyük çoğunluğu MİT elemanları tarafından gerçekleştirilmiştir.Bu kişiler biz yaptık diyemediği için Çatlı tarafından yapıldığı algısı ortaya atılmıştır.

Bu yazının konusu Abdullah çatlı olmadığı için biz yine Mehmet Ali Ağca’ya dönelim.

Mehmet Ali Ağca Sanatçı Hülya Koçyiğit’in kardeşi Nilüfer Koçyiğit’in kocası olan silah kaçakçısı Bekir Çelenk tarafından Bulgaristan’a kaçırılır.

PAPA,MAFYA,AĞCA.

24 Ocak 1993 tarihinde Türkiye’yi kaos ortamına sokmak isteyen isteyen “ Karanlık Güçler “ tarafından öldürülen Uğur Mumcu,bu olayları “Papa,Mafya,Ağca “ adlı kitabında belgelerle dile getirmiştir.Bulgaristan o dönemde Varşova Paktı üyesi Komünist bir ülkedir.Bu ülkede bir silah kaçakçısı “ Faşist “ olarak nitelendirilen bir ülkücünün barınması soru işaretidir.Aynı şekilde silah kaçakçısı bir mafya lideri olan Bekir Çelenk’in de Komünist bir ülkede barınması manidardır.

KOMÜNİSTLERİN HİZMETİNDE “ÜLKÜCÜ “ BİR TETİKÇİ.

O dönemin siyasi konjoktörü gereğince Varşova Paktı açısından Hristiyanlığın Katolik Kilisesi’nin ruhani lideri Papa II.Jan Pol’ün öldürülmesi gerekmekteydi.Bu işi için Bulgar gizli servisi ile iyi ilişkiler içinde olan silah kaçakçısı mafya lideri Bekir Çelenk üstlenir.Bu eylemi Abdi İpekçi’nin katili olan ülkücü tetikçi Mehmet Ali Ağca ‘ya ihale eder.İşin içinde aynı dünya görüşüne sahip Oral Çelik’de yer almaktaydı.

Malatyalı gariban bir ailenin çocuğu olan Ülkücü dünya görüşüne sahip Mehmet Ali Ağca “ Küresel baronların “ hizmetinde olan bir tetikçi olarak 13 Mayıs 1981 tarihinde Roma’da ,Vatikan’da bir ayin sırasında Hristiyanlığın Katolik Mezhebi’nin ruhani lideri olan Papa II.Jean Pol’e silahlı suikast girişiminde bulunur.

Papa yaralı olarak kurtulur.Mehmet Ali Ağca yakalanır.2000 yılına kadar İtalya’da hapis yatar.Türkiye’ye gelen Mehmet Ali Ağca Abdi İpekçi cinayetinden dolayı almış olduğu ölüm cezası 1991 yılında çıkan bir yasa sonucunda 10 yıl hapis cezasına çarptırılır.2006 yılında salıverilen Ağca geçmişte işlemiş olduğu diğer suçlarından dolayı tekrardan hapse konulur.Ardından 2010 yılında salıverilir.

40 Yıl önce Abdi İpekçi’yi katleden ülkücü katil Mehmet Ali Ağca bugün “ Sade  bir “ Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak aramızda dolaşmaktadır.

SON SÖZ: Ülkücü ve katil sözcükleri birbirleriyle uyuşmayan iki kavramdır.Ülkü “ İdeal “ demektir.”Katil “ ise cana kıyan demektir.Bu iki kavram taban tabana birbirine zıttır.Burada bu kişilere “hap “ olarak ,ülke için , vatan için,millet için bayrak kavramları ileri sürülmektedir.

Aynı şey halk düşmanlarına karşı “ Seni halk adına ölüme mahkum ediyorum “ diyen Devrimcilik anlayışı içinde geçerlidir.O zaman tekbir getirerek kafa kesen beyinleri haplanmış “IŞİD,TALİBAN ve BOKO HARAM”dan ne farkımız olur.

Kısacası katilin ülkücüs,devrimcisi, sağcısısı,solcusu, dincisi,dinsizi olmaz.Cana kıyan hangi dünya görüşüne sahip olursa olsun “ KATİL”dir.Mehmet Ali Ağca’da bu katillerden biridir.

Katledilişinin 40.yıl dönümünde Abdi İpekçi'yi saygı ve rahmetle anıyorum.Ruhu şad,mekanı cennet olsun.

YAZARIN DİĞER YAZILARI