ULA İLÇESİ ÇITLIK MAHALLESİ HAŞİMBAHÇE MEVKİİNDE MEZARLIK
MEHMET BİLDİRİCİ
Bilindiği gibi Ula ilçesi ilçe merkezi dâhil bazı mahalleler yüksek kotlu (rakımlı) bazı mahalleleri ise deniz seviyesindedir. Benim yaşadığım Akyaka dâhil buraya Giova ya da Cova çukuru denir. Halk ise buna kısaca ÇUKUR adı verir. Yabancı kökenli bir kelime olan Cova’nın ben şahsen bunca yıl araştırma yapmama rağmen kökenini çözemedim.
Akyaka, Gökova, Çıtlık, Şirince, Akçapınar, Elmalı, Portakallık, Kızılyaka mahallelerinin (eski köylerinin) bulunduğu yörede iki antik kent bilinmektedir. İdima (Idyma) ve Kallipolis (Türkçede Gelibolu).
Gökova ve Akyaka mahallelerinin (eski beldelerin) olduğu yerde olan Idyma kenti hakkında çok doyurucu bilgiler bulunmaktadır. Bu konuda benim Web siteme girmek yeterlidir.
Buna karşı Kızılyaka, Elmalı, Portakallık, Sarayyanı mahallerinde yer alan Kalipolis antik kente ait bilinenler çok çok azdır. Sadece daha önce buralarda geçen yüzyıl Fransız Louis Robert ile İngiliz George Bean bazı araştırmaları vardır.
Kallipolis, İdima’da bulunmuş ve koruma altındaki yazılı taşlarda ismi görülmektedir. Kalipolis Türkçede Gelibolu olarak bilinir. Gökova Körfezi’nde bu isimde bir köy vardı, şimdiki ismi Çamlık’tır. Ancak köyün adı değiştirilmiş açığında bulunan GELİBOLU ADASI aynı ismi taşımaktadır. Gelibolu isminin buraya nasıl geldiği bilinmemektedir.
Çukur’da bu iki kentle ilgisi olup olmadığı bilinmeyen Çıtlık Mahallesi HAŞİM BAHÇE mevkiinde Bizans döneminden kalma KİLİSE VE MANASTIR (Dini okul) kalıntısı bugüne gelmiştir
Kilise yeri daha sonra buraya yerleşen Türkler tarafından Mezarlık alanı haline getirilmiş ve halen de gömü işlemine açıktır.
Yaptığım araştırmalarda mezar kazımı sırasında insan vicdanını sızlatan insan kemikleri çıkmaktadır. Aynı mahalde kilise ve manastırda kilise taşları pek çok binada kullanılmasına rağmen onlarca
taş insitü (yerinde) olarak bulunmaktadır. Yazıma burada belirlediğim bir işlemeli taş ve çevrede toprak sahibi Celal Ağa’nın 1944 yılında yaptırılmış, iki katlı konağının bir fotoğrafını koyuyorum. Yaptığım araştırmalarda Celalettin Kürşat’ın (Celal Ağa) Ula ağalarından olduğu Akçapınar, Haşimbahçe, Şirinköy, Gökova köylerinde geniş arazileri olduğu, Ula’da Hükümet Konağı arkasında bir konağı olduğu öğrenmiş bulunuyorum. Olasılıkla yörede etkin bir kişi olan Celal Ağa’nın iki
katlı konağında Haşimbahçe’de tarihi kalıntılardan taşların kullanıldığını sanıyorum, Tıpkı civar köylülerinin yaptığı gibi.
Konağı ve çevreyi aynı yöreden Ahmet Metin ile 2003 yılında ilk defa ziyaret etmiştik.
Ben şahsen Konyalıyım, bu civarda hiçbir taşınmazın mevcut değildir.
Tarihe ve çevreye duyarlı bir kişi olarak Muğla Valiliğine 2016 yılında bir dilekçe vermiş, bu durumun incelenerek bir çözüme bağlanmasını talep etmiştim. Ancak hiçbir sonuç alamamıştım. Ta ki
Muğla Müzesi’nden yazıma bir cevap alana kadar, Yaptığım izlenimlerden Muğla Müzesi’nin olumlu görüşü ilgili kuruma iletildiğini sanıyorum.
Gerekli inceleme ve alınacak kararlardan sonra buranın içindeki kalıntılar ve mezarlarla bir Park haline geleceğini görmek beni çok mutlu edecektir. Bu civarda büyük gelişmeler olmakta ve olmaya da devam edecektir. HAŞİMBAHÇE anıtsal bir Park olmaya layıktır. Kısa sürede görmek umuduyla
Yazıma bir kültürel yapı olan Celal Ağa Konağı ile Haşimbahçe’de sözü edilen yerden bir işlemeli taşın resmini sunuyorum.