İLÇEMİZE DE KAR YAĞDI !..

 

İLÇEMİZE DE KAR YAĞDI !..

Aylardır Belediyeler, Tarım ve Meteoroloji Uzmanları, Basın, Çiftçiler, yağmur ve kar yağmadığı için dertlenip duruyorlardı!.. Birçok yerleşim yerinde Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da teşviki ile 'Yağmur ve Kar Duası'na çıktılar!.. Hatta Güneydoğu'da bazı köylüler 'Elektrik Duası'na bile çıktılar da, bazı kuruluşlarla mahkemelik bile oldular ya, neyse... Nihayetinde  yağmurlar da geldi, kar da geldi, soğuklar da!.. Bizim Yatağan'a bile '18 Ocak' Pazartesi günü yemin olsun kar yağdı, tutmadı ama yağdı işte!.. Ama 'elektrikler' geldi mi, ben duymadım!?

Ama insanoğluna galiba pek iyilik yaramıyor!.. İlk günlerde bizim bazı Basın mensupları; "Nihayet beklenen kar geldi!.. Yağışlarla İstanbul ve İzmir Barajları dolmaya başladı!.. Artık susuzluk endişeleri geride kaldı!.." diye haberler yaparlarken, kar ve yağmurlar biraz fazla olunca da başladılar yine şöyle haberlere: "Doğu'da Kar Hayatı Felç Etti!.. Bursa'da Aşırı Kar Yağışı Yüzünden Yollar Trafiğe Kapandı!.. Kar Yağışıyla Kartpostallık Manzalar Oluştu, İnsanlar Dışarı Çıkamadı!.. Tatil Cenneti Bodrum'da Kar ve Dolu Şaşırttı!.." gibi haberler yapmaya başladılar!.. Yani, şu insanoğluna iyilik de yaramıyor yahu; dün kuraklıktan feryat ederken, bugünlerde yağış bolluğundan hemen şikâyete başladılar!..

Siz bilmiyor musunuz yani, zati karın huyudur bu; çok yağdığı zaman yolları kapatır!.. Suyun da huyudur; aşırı yağdığı zaman sel olur, önünde ne bulursa alır götürür!.. Öfkeleri biraz geçince de, her yer eski haline döner!.. Bu kadar feryat edecek ne var? Keşke bu feryatları her yere betonla kaplarlarken yapsaydınız da, doğanın sinirlerini bu kadar bozmasaydınız!..

Neyse, bendeniz buna da şükrediyorum, ya biz de 'Endonezya' gibi olsak ne yapacaktık ki!? Asya Kıtasının bir ada ülkesi olan Endonezya'nın başına, 2021 Yılı gireli gelmedik kalmadı: Uçak düştü 62 kişi öldü... Toprak kaydı, 11 kişi öldü... 6.2 büyüklüğünde deprem oldu, 46 kişi enkazda yaşamını yitirdi, 104 yaralı vardı... Daha bir ay önce patlayan 'Semaru Yanardağı' yeniden lâv püskürtmeye başladı, şu Kış gününde köyler boşaltıldı!..

Yeni yılın ilk 17 gününde bu kadar peş peşe felâket de biraz fazla değil mi? Bizim de bu sürede Karadeniz'de Bartın açıklarında bir Rus yük gemisi battı, mürettebattan 6 kişi öldü... 'Pandemi Yasaklarının' ne zaman biteceği belli değil? Pandemide 2 Milyon esnaf ve 446 Bin şirket batmış, İcra'da ise 22 Milyon 127 Bin dosya birikmiş... Halimize çok şükür değil mi? Ama siz bu Kış günlerinde 'Acı Biber Turşusu' yemeyi ihmal etmeyiniz, çünkü bu turşu bağışıklığı güçlendirip, barsakları temizliyor, hazmı kolaylaştırıyor ve kabızlığı önlüyormuş!.. Yemin olsun bunu ben değil, sayın Bülent Arınç da değil, Diyet Uzmanları söylüyorlar...

ABD Başkanı Donald Trump nihayet gitti ya; birçok olumsuz işleri yanında,120 yıl boyunca en çok idama onay veren Başkan olarak da tarihe geçti!.. Dört yıl içinde, en son Dustin Higgs (48) adlı zenci mahkûmu idam ettirerek gitti... Afganistan'da da, Yüksek Mahkeme'de görevli iki 'Kadın Hâkim'e suikast düzenlendi ve öldürüldüler!.. Nedir bu kadınların eğitimsiz-embesil-ilkel erkeklerden çektikleri, yeter ama yahu!?

Kusura bakmayın, ben yağışlarla ilgili bir konuyu yazarken, bu Turşu, Trump ve Afganistan haberleri nereden aklıma esti de bunları yazdım acaba? Elim sürçtü veya yine güncel haber gazeteciliğine heveslendim zaar!? İyi de, ben bu yazının sonunu nasıl bağlayacağım? En iyisi, size bugün de bir Yunus Emre şiiriyle veda edeyim:

"Sarraflığı öğrenmeyen/ Bu gevheri boncuk sanır/ Varır, verir yok nesneye/ Bilmez neye sattığını!..// Hak kim onun didarını/ Bunda iyan görmez ise/ Yarın ol sergerden gezer/ Hiç bilmeye nittiğini!..// Yunus eydur, er kuluyam/ Tapdukumuz dost yüzüdür/ İşbu söze inanmayan/ Edebilsin ettiğini!.."                     Sakin KOŞAR...

 

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI