EYY AYDEM! ŞİMDİ SANA NE DİYEM?
GEÇEN hafta, Pazartesi saat 10.00 da, öğretmenevinde otururken, telefonum çaldı. Arayan eşimdi, “Hayrola?” Diye açtım. “Sinir! Elektrik kesilmiş!” Dedi. “Eee, ne var bunda? Sanki şimdiye kadar hiç elektrik kesilmemiş gibi duyurdun! Yılda kırk kere kesinti yapılıyor!” Dediğimde: “Ama bugün sadece bizim daireninki kesilmiş!” diye yanıtlayınca, şaşırdım. “Anlamadım… Neden sadece bizimki kesilmiş?” Diye sordum: “Bilmiyorum, çabuk gel!” Deyince, Muğla ağzı ile biraz şaka yapmak biraz da sakinleştirmek için: “Kalkdım varıpbarın!” Diye yanıtladım. Bu arada, hemen koşar adım eve gittim, elektrikçiyi çağırdım, geldiğinde duruma baktı: “Dairede bir sorun yok. Bir de bodruma inip tabloyu kontrol edelim.” Dedi. Birlikte indik. Bir de ne görelim, saati mühürlemişler. Kaynar sular tepemden döküldü. Çünkü tüm ödemelerim; gerek yaşlılık ve gerekse unutkanlık nedeniyle banka tarafından yapıldığından herhangi bir gaile taşımıyordum.
HEMEN bankaya koştum. Ama sinirlerim tavan yapmış çok sinirlenmiştim, bankacı hanıma: “Hanımefendi, elektrik paramı ödememişsiniz evimin elektriğini kesmişler üstüne üstlük mühürlemişler! Bu ne demek oluyor?” Diye öfkeli halimle, veryansın edince: “Bedri bey! Lütfen sakin olun, izin verin durumu görelim, bakalım neden ödenmemiş!” Derken hesabıma girdi. Şimdi size çıktısını da vereceğim deyip, kısa süre sonra bakın! “ Aydem elektrik şirketi ücreti gününde çekmiş, ama sonra iptal etmiş, sonra tekrar çekmiş yine iptal etmiş, işte buyurun!” Dedi ve bir çıktı verdi. Gerçekten de, iki kez çekilip iptal edilmişti. O an: “Eyy Aydem! Şimdi ben sana ne diyem?” Yanlış yaptığınız işlemle, günümü zehir ettiniz, sinirlerimi tepeme çıkardınız kimyamı bozdunuz! Ya, yaşım gereği sağlık sorunu yaşayıp o an bir rahatsızlık geçirseydim, ya tansiyonum yükselip yere düşseydim ve başımı yere çarparak, hayattan kopsaydım! Ne olacaktı? Bu durumdan şirketin sorumlu olduğunu kimse bilmeyecek ve “Ne şehittir ne gazi, valla hiç anlamadık, birden bire gitti Niyazi!” olacaktı.
ÇÜNKÜ ben ve benim gibi; yasalara saygılı, kuralları ve prensipleri ile düzenli yaşam süren yurttaşı haksız yere üzdünüz, psikolojisini bozdunuz, sabahın kuşluk vakti sinirlerini bozdunuz! Her yurttaş gibi ben de ücretini ödeyip enerjiyi kullanıyorum. Ama yeterli yatırım yapmadığınız için, sistemde oluşan arızalar nedeniyle her mevsim defalarca kesinti yapılıyor. Yetmiyormuş gibi, bu tür bir hata ile genelin dışında, şahsıma ve eşime sıkıntı yaşatıp mağdur ettiniz! Ülkemizde, düzgün insanımız için genel kabul gören bir tanım vardır: “Allah adamıdır. Kimsenin işine karışmaz, kokmaz bulaşmaz kendi halinde iyi bir insandır.” Denir. Ve işte o iyi insanımız bu tür olaylar karşısında, Muğla ağzı ile: “Le arkıdeş! Ugudan yanneş oluveri, tek sağlık oosun!” Der. Ama ben böyle demiyor ve sizi kınıyorum.
EVİMİN; Haziran ayı enerji ücreti, işletme tarafından çekilip iki kez iptal edildikten sonra, bir de: “Ödenmemiştir” diye elektriği altı saat kestiniz. Bu yaz sıcağında hem ruhsal hem fiziksel sıkıntı çektik; o sıcakta bir bankaya, bir Aydem’e koşmaktan helak oldum. Tabii ki; buzdolabı çalışmadı, TV izlenmedi, bilgisayarda çalışmam gerekiyordu çalışamadım, eşim makineye çamaşır atmış yıkama yarım kalmış, o gün birkaç parça ütülenecek giysi varmış yapamamış! İki gün önce torunumuz gelmişti, onun için fırına pasta, kurabiye koymuş onlar pişmemiş telef olmuş… Sonuç olarak yaptığınız hata, aileye hak etmediği sıkıntı yaşattı. Aydem; bu ve benzeri hatalarından ötürü bir bedel ödemiyor, umurunda bile değil, ama yurttaşın ruh sağlığı bozuluyor…