...SONU GELMEDİ, AMA YURTTAŞA GINA GELDİ

 Bir süredir yerel problemlere; bakışımı, değerlendirmemi, değinmelerimi köşeye almıyordum. Ancak bu mahalli sorunlara önem vermediğim anlamı taşımıyordu. Hatta tam aksine çok önem verdiğim bir gerçektir! Ancak bu durum, konu içerikleri ile ilgili yürüyüş yolunun değişmesinden kaynaklanan sonuçtu. Fakat görülüyor ki, bazıları ihmale gelmiyor, hatta tehlikeli durumlarla karşılaşmamıza neden oluyormuş.

 Örneğin: Geçtiğimiz Çarşamba günü, öğle vakti eve geldiğimde asansör kabinine girip, çıkacağım katın düğmesine bastım. Asansör hareket etti, kısa süre sonra "Gümm!" Diye dibe çakıldı. Çakılma sırasındaki darbeyi bedenimin her noktasında hissedince irkildim, ödüm koptu. Şaşkınlıkla ağzımdan çıkan, ilk tepki sözcüğü: "Ne oluyo be?" oldu.

 Çünkü beden sağlığının zarar göreceği, bu ve benzeri olaylar karşısında, insan an itibarı ile hiçbir şey yapamıyor, yapamadığı gibi nutku tutuluyor! Daha sonra, kabin içinin altını üstünü, orasını burasını gözden geçirip, bir neden aramaya başladım. Gözüm, nerede olduğumu gösterir kırmızı ışıklı numaraya takıldı ki, bodrum kata inmişim! Gerçi dibe vuruşundan bu durum anlaşılıyordu elbet, ama şaşkınlık ve korku yaşanırken ne düşündüğünüzü, nerede ve ne olduğunuzu bilemiyorsunuz. Diler ve isterim, böyle bir olay yaşamayın.

 Hemen kabinden çıktım ve merdivenlerden zemin kata ulaştım. Halâ kendimde değildim, çok heyecanlanıp korkmuştum. Çünkü "Kabin, ya üst katlardan, 15m den, düşse idi?" sorusu sıkça aklıma geliyordu. Biraz sonra aklım başıma geri dönünce: "Zelzele mi oldu acaba?" Diye kendime ilgisiz soru sormaya başladım. Demek ki, aklım başıma henüz dönmemiş kapıda bekliyordu. Ama tekrar kabine girip, üst kat'a çıkmaya cesaret edemedim ve telefonla asansörün periyodik bakımını yapan firmayı aradım.

 Firma sahibi ki, aynı zamanda yöneticisi, onunla görüştüm. Durumu anlatınca, yanıtı: ".sormayın Bedri bey! Maalesef elektrik dağıtım şirketi çalışanları, yanlış bağlantılar sonucu, abonelerimizi aynı sorunla karşı karşıya bıraktılar. Arkadaşlarımız diğer apartmanlarda söz konusu hatayı düzeltmekle meşguller. Sorununuzu hemen halledeceğiz merak etmeyin!" oldu.

 İlimizin elektrik dağıtımını yapan şirket, çalışmalarını bir türlü düzene sokamadı, şimdi sinirlenmenin tam zamanı. Zaten, oturduğum mahallenin elektrikleri çok sık kesilir!!! Kader! (Çalışanın yaptığı hata, kalitesiz malzeme, niteliksiz işgücü sonucu ortaya çıkan sıkıntılar, toplumumuzda kader olarak nitelendirilir.) Kesintinin nedenini telefonla sorduğunuzda verilen yanıt: "Bakım"dır(!) Yıllardır bitip tükenmedi bu bakımlar! Bu denli bakıma, düzenli enerji akımı sağlansa ve nadiren kesinti yaşansa, durum anlayışla karşılanır ve: "Bu kadar hata Kadı kızında da, olur" deyip, ağızın fermuarı kapatılır!

 Kesintiler yapıldıkça; elektrikli cihazlar, buzdolabında yemek ve malzemeler, bilgisayarınızdaki yazılar zarar görüyor. Asansör çalışmadığından yaşlılar merdiven tırmanırken soluk soluğa kalıyor, kalp çarpıntısı başlıyor, tansiyon fırlıyor, yaşam tehlikeli an'larla karşılaşıyor! Kesintilerin mevsimi ve zamanı yok. Sistem, her an bakıma muhtaç görünüyor! Ama yurttaşın sık kesintiler için dillendirdiği düşünce ise şöyle: "Kalitesiz malzeme ve kalifiye olmayan çalışanların yaptığı işin sonunda, oluşan durum!"

 Yeri gelmişken, kamuoyunun konu ile ilgili düşüncesini aktarmakta yarar görüyorum: "Şirketle, aramızdaki sözleşme özeti, alış/veriş. Ancak parasını ödeyerek aldığımız hizmetlerden pek memnun olmadığımızı hatırlamalarını, bu arada hangi kalitede hizmet aldığımızın farkında ve bilincinde olduğumuzu unutmamalarını isteriz!"

 Bu vesileyle, Sayın şirket ortaklarına ve Genel Müdürüne diyeceğim şudur: "Kazandıklarınızın birazını kaliteye ve kalifiye personele yatırınki, abonelerinize BAKIM! Ve diğer konularda sıkıntı yaşatmayın, illallah dedirtmeyin! Hizmeti üstlendiğinizden beri bakım bitip tükenmedi ve sonu gelmedi, ama yurttaşta gına geldi!

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI