GELDE MERAK ETME! ACABA DÜNYA SIRALAMASINDA KAÇINCI SIRADAYIZ?
İNSAN, yaşarken bazen şaşkınlık, bazen kızgınlıkla bakakaldığı görüntülere rastlar. Tuhaf olsa da, bu karelere özellikle yurdumuzda çok sık rastlanır, örneğin: “Işıksız yaya geçitlerde” aracın yayayı görür görmez durması ve yayanın salimen karşıya geçmesi hayati önem taşır. Bu kurala özellikle şehrimizdeki “Taksi”ler dikkat ediyor ve harfiyen uyuyor.
ÖZEL otomobillere gelince, yaya geçerken: “Hadi izin veriyorum, geç bakalım” der gibi eliyle işaret ediyor ve ağırlaşıyor, ama durmuyor. Bazıları ise, karşıdan öyle süratli geliyor ki, sanırsınız vuracak! 20-30m. Kadar hız kesmiyor, (Hani, koşturarak geçsin ve hızımı kesmesin.) Gibilerden. Hatta bazıları yaya geçidinde, dibinize kadar yaklaşıyor ve geçidin üzerinde ancak durabiliyor! Bu da, yaya’ya: “Bak! Geçerken sallanma, çabuk geç. Fren tutmayabilir, vallahi hem kendini hem beni yakarsın!” kabilinden uyarı niteliği taşıyor sanki! Yaya hızlı adımlarla(Korkarak) karşıya geçiyor, ama heyecandan bitap düşüyor.
70 YIL evvel araç yok denecek kadar azdı, trafik kuralı neyin nesidir kimin fesidir bilinmiyordu. Aklımda kalan, 1950’lili yıllarda ehliyetin Zabıta amirliği tarafından verildiği idi. Çünkü trafikle ilgili; kurallar, yollar, işaretler henüz düzenlenip uygulanmaya konulmamıştı ve konu ile ilgili hiçbir şey hazır değildi. Kurallar ve bunların aksaklıkları, ancak yıllar geçtikçe, yerli yerine oturacaktı.
AMA ülkemizde kurallar; özellikle trafikle ilgili yanlışlar, hatalar bugün bile hala düzeltememiştir. Trafik kazaları öyle kanıksanmıştır ki, kaza haberi, olağan karşılanır olmuştur! Buna tek neden herhalde trafik yasalarının yeterli caydırıcılığa eriştirilmemesidir, çünkü akla başka bir şey gelmiyor. Çay çorba ücreti karşılığındaki cezalar hazineye gelir sağladığından, kuralları harfiyen uygulatacak yaptırımların göze alınamaması bu duruma neden olarak gösterilebilir. Ne tekim, motosikleti beygir gibi şaha kaldırıp gösteri yapan densizler, hala engellenememektedir. Tabii sorun sadece bu değildir.
ŞEHRİMİZDEKİ bir alış veriş merkezinin önünde, ışıklar vardır. Buradan geçen bazı yayalar, asla ve kat’a kurala uymaz. Bu güne kadar hiç kural duymamış, görmemiş. Sanki henüz uygarlığa erişmemiş bir başka gezegenden gelmiş. Örneğin: Kırmızı ışık yanarken ve otomobiller geçerken, cahil cehaleti ile karşıya geçer. Yeşil ışığın yanmasını bekleyen yayalardan biri geçti mi, arkasından diğer koyunlar da ona uyar. 5-6 saniye sonra yayalara yeşil ışık yanarken, bu kez otomobiller, kural gereği kendileri için yeşilin yanmasını beklemeye başlar ki, otomobiller beklemeye ekleme yapar.
İLÇE Emniyet müdürlüğü, hiç olmazsa o noktada bir süre gözetim yapmalıdır. Çünkü yurttaş kurala uymamaktadır. Bu kurallar ne zaman ve nasıl öğrenilecek, ne zaman uygulanacaktır? Bir otomobilin, bu tür tedbirsizlik ve yanlışlıklardan ötürü yayanın üzerine çıksa ve hatanın 8/8 yaya’da olduğu tespit edilmesine rağmen, “Yetkililer neden tedbir almadı?” vaveylası koparılır!
BİR başka örnek: Aydın il’i Efeler ilçesinde, günde binlerce kişinin gelip geçtiği ve bendenizin kurala uyarak kırmızı ışıkta bekleyip, Yeşil ışıkta karşıya ulaştığı bir yaya geçidi vardır! (Kırmızı ışıkta geçenler, beklerken dönüp bakıyor. Beklememi tuhaf karşılıyor!) Netice olarak durum, aynen şehrimizdeki gibidir! Hatta biraz daha fazladır!
SÖZ konusu yaya geçidi Menderes Bulvarı ile Kıbrıs caddesinin kesiştiği noktadadır. Bu noktada, zamanlı ışıklar vardır. Ancak geçen yurttaşın ise bir saniye bekleyecek vakti yoktur(!) O nedenle ışıkları dikkate almaz. /Kırmızı /Sarı /Yeşil kendi kendine yanıp söner ve bu süre içinde yayalar, kurala uymadan karşıdan karşıya gelip geçer. Eee… Serde efelik vardır nede olsa.
YİNE aynı ilçenin, Salı pazarına yakın bir yerinde, kırmızı ışıkta geçen Efekentliyi durdurup, Aydın yerel ağzı ile: “Bi şee sorcam efecim!” Dedim, yanıtı: “Buyur, ne sorcadın bakem?” Dedi. “Gırmızıdı geşdin, n’olcak gari hindi?” Sorumu, ışığa baktıktan sonra: “E! Ne va? Napcadım? Gırmızı yanıyo deye geçmecamıdım?” “Gırmızı da geçcak mıdık?” Dedim, “Gırmızı yanıyo deye, oturcam da, beklecam mı?” Deyince, “Beklimecamıdık?” Diye sordum. Hemen itiraz etti. Bazardan aygıd alcam, bu ıccakda nezman alcam?” Deyip arkasına bile bakmadan gitti.
BU arada söz konusu geçitte otomobiller, kendileri için yeşil yandığında yayalardan bir fırsat bulabilirse, zar zor aradan sıyrılıp yola devam ediyor! Şimdi gel de merak etme! Acaba Dünya’da; trafik kurallarına uymakta zorlanan ülkeler sıralamasında kaçıncı sıradayız?