HADİ GEÇ DE, GÖR ANANIN ÖREKESİNİ!

 

HADİ GEÇ DE, GÖR ANANIN ÖREKESİNİ!

 ÖZEL otomobil sürücüleri, taksiler ve belediye araçları ”Yayalara öncelik verilmesi” kuralını akıl almaz bir süratle önemseyip, tahminlerden çok daha çabuk benimsediler ki, hayret etmemek mümkün değil(!) Böyle bir olağanüstü başarı, herhalde en medeni diyebileceğimiz Avrupa ülkesinde bile yoktur. İnsan gurur duymaz da ne yapar?(!) Böylesine sıkı sıkıya kurallara saygı göstermek, her ülke yurttaşının haddi değildir, bu bize Tanrı’nın bir lütfudur(!)

 ANCAK; küçücük, ufacık ve bir o kadar önemsiz detaylar var, onları da belirtmek istiyorum. Öncelikle, yayalar açısından uygulamanın ne durumda olduğunu gözlemledim ve değerlendirdim. Tabii ki, harika(!) Yaya, karşıya geçmek için adım atamıyor çünkü araçlar yaya geçidindeki yurttaşı pek dikkate almıyor. Herhalde içinden: “Bekle, işin ne?” Deyip hızla geçiyor, geçerken de: “Yaya geçidiymiş, öncelik yaya’ya verilmişmiş, hadi canım sende!” Der gibi davranıyor.(Kurallara saygılı yurttaşı, tenzih ederim.)

 YAYA bu durum karşısında, otomobiller geçip yol boşalıncaya kadar bekliyor. Sonra, hızlıca koşar adımlarla soluğu karşıda alıyor. Çünkü otomobil sürücüleri, taksiler ve bazı belediye araçları tabakhaneye malzeme yetiştirmek için süratli gitmek zorunda(!) Eğer yaya geçidinde durur, yurttaşın geçmesini beklerse, malzemenin kalitesi bozulacağı gibi, fiyatının da düşeceğini düşünüyor, herhalde(!)

 SADECE bir farkla duruyor. Uygulamayı gözleyen trafik polisi varsa, durmak farz oluyor. Tabii bu arada, beklerken süratle durum değerlendirmesi yapıyor: “…koca otomobili durduruyor insana, geç diyor. Nerede görülmüş bu saçmalık yahu?(Bu soru tabii ki isabetsiz) İnsana öncelik verip de ne yapacaksın? Bir yere mi yetişecek? Farz-ı mahal engelli ve ağır yürüyor, o zaman ne olacak? Dakikalarca burada mı bekleyeceğiz?(Bu soru da görüldüğü gibi çok münasebetsiz.) Buna cevap: (Yoo! Beklemene gerek yok, sür otomobili üstüne ez geç anasını satayım. İnsandan çok ne var, bir tanesi eksilsin bir şey fark etmez, önemli olan senin işin!) Diye verilir…

 MIRILDANMA sürüyor. “…yahu bırakın şu; medeniyeti, kuralı, insana saygıyı da, işimize bakalım. Yayayı düşüneceğinize, bizi düşünün!”(Bu mantığından ötürü kendini insan olarak görmediği anlaşılıyor!) Bu arada: “Eğer tabakhaneye gidecek malzemenin kalitesi bozulursa ekonomi çöker” (Demediği kalıyor.) “İnsana saygı, sokak hayvanlarına saygı, şuna saygı, buna saygı. Ooh! Hani bize saygı? Arada biz harcanıyoruz. Bu kadar saçmalık olmaz, icabında biz de insanız(Nihayet insanlığını hatırlıyor!) Yayaya torpil yapılmış, haksız şekilde öncelik tanınmış.”(Yaya’ya geçiş önceliği ona ters geliyor. Mantığına göre öncelik kendisine verilmeli.) 

BİRAZ sonra yayalar karşıya geçiyor, otomobil de hareket ediyor. Ancak seyir halinde bile eleştirel mırıldanmayı devam ettiriyor.   “Birader bir sürü yaya var. Hepsi geçip bitecek de, biz de yürüyeceğiz. Onlar beklese gökten taş mı düşecek?” Bakanlık: “Geçiş üstünlüğü yayanın!” Diye, kural getirmiş. Otomobil geçide yaklaştığında karşıya geçmek isteyen yaya varsa, adımını geçide atar atmaz “Zınk” diye duracakmış! Olacak iş mi bu? İki üç saniye beklese de, biz geçsek olmuyor mu acaba?(Tabii sürekli nalıncının keserini kullandıkça, yontular önüne düştüğünden her işinde bu sonucu bekliyor.) Ayıp diye bir şey vardır!(Bunun anladığı ayıp başka) Nereden çıktı şimdi bu öncelik möncelik? Sonuçta kabak bizim başımıza patlıyor” Diye dertlense de çaresi yok…

 Kafasına takmış bir kere “…artık bundan sonra, her geçitte dur. Beyefendi, hanımefendi geçsin diye bekle! Pekiii! Farz edelim, yaşlı adam yavaş adımlarla yürürken, cebinden metal liralarını saymak için çıkardı. Sayarken o an’da bir kısmını elinden düşürdü. Ve düşenleri hem aramaya, hem de bulduğunu toplamaya başladı. O zaman ne olacak?” Hadi konuşun bakalım! Konuşalım: (Direksiyonda oturup seyredeceğine, in otomobilden yardım et. İnsan olduğunu kanıtla!)

“ESKİDEN önce otomobil geçerdi, sonra insan. Şimdi ne oldu da, yaya öne geçti? İşine geç mi kaldı? Sen tut koskoca otomobili durdur, tepesine kuş kondur sonra 3-5 saniye dondur.” (Sürücünün hiç bir kurala tahammülü yok. Kuralsız yaşamayı seviyor.) “Yayalar insan da, biz insan değil miyiz?”(Yaya için küçücük bir zamanı bile kabul etmiyor!) “Akıl alacak bir şey değil. Yok arkadaş! Ben dinlemem geçerim.” (Hadi geç de, gör ananın örekesini!) “Ben bekleyeceğime yaya beklesin, sonra geçsin. Allahallaaah bu ne yahu? Durup düşünüp yeni icat çıkarıyorlar!” (Kuralın eski olduğundan bihaber!)

YAZARIN DİĞER YAZILARI